Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Şeref Kalaycı, Türkiye’nin maden potansiyeli açısından zengin bir ülke olduğunu söyleyerek “Türkiye’de bor, krom, kömür, altın, gümüş, mermer ve kil gibi madenleri bazıları dünya sıralamasında ilk sırada yer alıyor” dedi.
İstanbul Maden İhracatçıları Birliğince (İMİB) ‘Türk Madenciliğinde Farkındalık ve Uluslararası Marka Yolculuğu’ toplantısı Bilecik’te gerçekleştirildi. Bilecik Ticaret ve Sanayi Odasında düzenlenen toplantıya, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Şeref Kalaycı, Bilecik Valisi Bilal Şentürk, Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin, İMİB Başkanı Aydın Dinçer, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şükrü Keskin, vali yardımcıları ve kaymakamlar ve daire müdürleri ile maden sektöründeki iş adamları katıldı.
“Türkiye maden potansiyeli açısından zengin bir ülke”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Şeref Kalaycı toplantıda yaptığı konuşmada, “Türkiye maden potansiyeli açısından zengin bir ülke ve 60 çeşit madenin ticaretinin yapılıyor. Türkiye’de bor, krom, kömür, altın, gümüş, mermer ve kil gibi madenleri bazıları dünya sıralamasında ilk sırada yer alıyor. Maden açısından zengin bir ülkemiz var. 60 çeşit maden çıkmakta, bazılarında ülke sıralamasındayız. İnsanlarımızda beklentiler çok fazla. 2 yıl içerisinde Balıkesir’de bor karbür fabrikası açılması için Çinlilerle çalışılıyor fakat ham madde madenden elde edilen ekonomi, istenilen düzeyde değil. Ülke ekonomimizin en büyük sorunu cari açık, bu açığı kapatabilmemiz açısından madencilik çok önemli. Bakanlık olarak riskleri biliyoruz fakat madencilerimizin de her zaman arkasındayız. Son 1 yıldır ruhsat anlamında bir sıkıntı yaşanıyor. Bu sıkıntıları da Eylül ayına kadar büyük bir bölümünü çözmüş olacağız. Açık anlaşılır ve kapsayıcı bir şekilde hazırlanan madencilik kanununa ihtiyacımız var. Bu anlamda da 20 Kasım’da çalıştay düzenleyeceğiz” ifadelerine yer verdi.
“Sektöre yönelik olarak bilgi eksikliği de çok fazla”
Kalaycı konuşmasının devamında, bu sektörde bilgi eksikliğinin de çok fazla olduğuna değinerek “Geçtiğimiz hafta sonu televizyonlarda ve sosyal medyada altın arama ile ilgili haberler yer aldı ve yanlış bilgiler verildi. Orada kesilen ağaç sayısı 13 bin 400, o firmamızın diktiği ağaç sayısı ise 14 bin. Su havzası kirletiliyor dendi, su havzasının uzağında. Siyanür kullanılıyor dendi, siyanür altın ararken kullanılmaz. Kuartzı mineralden ayırmak için kapalı alanda kullanılır. Bütün bunlar kamuoyunun eksik ve yanlış bilgilendirilmesinden kaynaklanıyor. İMİB gibi kuruluşların bu konularındaki bilgi eksikliklerini gidermesi gerekiyor. Bakanlık olarak sektörün yanındayız. Onların işlerini kolaylaştırmak için varız ve çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Madencilik ülkemizde istihdam kapısı demek”
Bilecik Valisi Bilal Şentürk ise, madenciliğin ülkede istihdam kapısı olduğunu belirterek, “Türkiye’de ve Bilecik’te gerek ihracat gerekse istihdam açısından maden vazgeçilmez bir sektör. Madencilik ülkemizde istihdam kapısı demek. 7 organize sanayi bölgemiz var. Yatırıma bakıldığı zaman madene olan yatırım önde çekiyor. Ekonomisi anlamında vazgeçemediğimiz sektör. Ama 4 mevsimi olan gerek bitki örtüsüyle gerekse ürün çeşitliğiyle tarım geliyor. Hem doğa hem maden. Biz istiyoruz ki bu ülkenin zenginliği olan madenleri değerlendirelim. Hem yatırımcı açısından hem de orada yaşayanlar açısından maksimum dengeyi tahsil etmek bizim amacımız. Üzerimize ne düşüyor ne yapabiliriz, detaylı çalışmalıyız. Üzerimize düşen görevi yaparsak ülkemizi hep beraber daha iyi noktaya taşıyacağız” ifadelerine yer verdi.
“Her gittiğimiz yerde Türk madenciliğinin geldiği nokta ve yürüdüğü hedefleri anlatıyoruz”
İMİB Başkanı Aydın Dinçer, madenciliğe ilişkin öteden beri gelen olumsuz algının maden yatırımlarını olumsuz etkilediğini ifade ederek “Gerek ekonomik katkısı ve potansiyelinin, aynı zamanda hayatımızdaki yerinin farkında olunmaması, gerekse geçmişteki olumsuz uygulamalarla oluşan negatif sosyal algının bugün yapılan iyi şeyler ve gelinen profesyonel noktalarının anlaşılmasında büyük engel teşkil etmesi sebebiyle, kamuoyuna ciddi planlı reel bir iletişim stratejisi ile anlatılması elzem olmuştur. Her gittiğimiz yerde Türk madenciliğinin geldiği nokta ve yürüdüğü hedefleri anlatarak aynı zamanda Türkiye’nin yarınlarına katkıda bulunmayı amaçlıyoruz” dedi.
Toplantı, katılımcıların sunum yapması ve madencilik sektörüyle ilgilenen kuruluşların sorunlarını dile getirmesiyle sona erdi.
