ALTIEYLÜL Belediye Başkanı Hasan Avcı ve yardımcıları.. Yanlarına birkaç hayırsever iş insanını da katıp.. “Bu ramazanda bir iyilik yapalım, vatandaşın bakkal borcunu kapatalım” diye düşünmüşler.
İlçenin çeşitli mahallelerinde seksen altı bakkal belirleyip veresiye defterlerini istemişler.
Seksen altı bakkalın veresiye defterlerinde kayıtlı borçları bir seferde kapatmışlar.
Toplamda bin vatandaşın bakkal borcu kapanmış oldu şimdi.
***
YÜZLERCE, binlerce kişiyi açık hava iftarlarında doyurmaktan daha iyi.
Yüzlerce aracı konvoy halinde peş peşe sıralayıp ilçe ilçe dolaştırmaktan daha iyi.
Ramazan kolisi adı altında, vasat markaların ürünlerini ‘yardım’ diye vatandaşa dağıtmaktan daha iyi.
Tüm bunları göstere göstere yapmak, yedirdiğini içirdiğini cümle aleme duyurmak, işin şovunu reklamını yapmak da var…
Ayrıca, ardından yürüyen maaşlı zikirmatikçinin her tokalaşmadan sonra butona basıp sarılıp öptüğün insanların hesabını tutması da var…
Belediyelerin maddi olanaklarıyla yapılan ramazan etkinliklerine, mensubu olduğun siyasi partiyi de dahil edip, vatandaşın parasıyla propaganda yapmak da var…
Asıl ihtiyaç sahipleri dururken, parti örgütlerinin ‘ihtiyaç sahibi’ diye yutturduğu partililerin kapısına kadar ramazan kolisi götürmek de var…
Yani hep şov, hep reklam, hep propaganda.
..ve göstere göstere!
Milletin gözüne sokaraktan…
***
OYSA, mahallenin sinekli bakkalına ekmeği cigarayı veresiye yazdırmak zorunda kalan vatandaşa dönüp bakmak lazım biraz.
Aradığınız her şeyin bulunabildiği anlı şanlı marketlerde alışveriş yapmak için, ya peşin paran olacak cebinde, ya da ‘yetersiz bakiye’ utancını yaşatmayacak kredi kartın!
Çoluk çocuğa bayramlık bir şeyler alacaksan eğer.. AVM’deki zincir mağazalara yollanacaksın. Onun için de para lazım…
“Hesaba yaz, ay başında öderim” diyebileceğiniz tek kişi, mahallenin bakkalıdır.
Hani, zincir marketlere göre ürün fiyatları biraz daha yüksek olabilir belki. Ama sonuçta sizi anlayabilecek, durumunuzu bilecek tek insandır.
Aynı zamanda mahallenin her şeyini bilendir. Kim kimdir, necidir, ne yer ne içer, dürüst mü üçkağıtçı mı.. Bakkal bilir.
Parasızlık utancını size yaşatmayacak tek adamdır.
Yani, bakkal olayına bu açıdan bakmak lazım bir de.
“Yoksa sonra verirsin” cümlesini duyabileceğiniz tek yerdir bakkal.
Senet sepet olmaz.. “Paran yoksa alışveriş de yok” olmaz…
Deftere yazar.. Sarı çizmeli Mehmet Ağa misali…
Bir gün öder hesabı!
***
ALTIEYLÜL Belediyesi’nin iyilik hareketinde, alacaklının adresi belli; ama borçluyu kimse bilmiyor.
Ödeyemediği veresiyeler yüzünden bakkalın önünden geçmeye utanan vatandaşı hiç kimse tanımıyor.
Bu önemli.
Vatandaşın borcunun bir başkası tarafından ödendiğini sadece bakkal biliyor.
Yani, bir elin verdiğini diğerinin görmemesi olayı.
Bu iyilik hareketinde utanma yok, utandırma yok, mahcubiyet yok, laf yok, söz yok, ima yok.
***
BU iyiliği Belediye kasasından yapmamaları da önemli tabi.
Altıeylül Belediye Başkanı Hasan Avcı, Başkan Yardımcıları ve birkaç iş insanı, kendi ceplerinden ödüyorlar.
“Cami bahçesinde on bin kişiyi iftarda ağırladık” diye hava atanların, sanki babasının parasıyla bu işi yapmış gibi hava estirdiği ortamda..
“Biz bu iyilik hareketini kendi birikimlerimizle yaptık” diyebilmektir önemli olan.
Bir anlamda fitre zekattır. Kişinin ramazan ayına karşı sorumluluğudur.
Belediye kasasından fitre zekat ödenmez zaten.
***
ALTIEYLÜL Belediye Başkanı Hasan Avcı ve arkadaşlarını kutluyoruz bu hareketten dolayı.
