SANAYİ ŞEHRİ Mİ, ÜNİVERSİTE ŞEHRİ Mİ?

ALİ İHSAN GÜLER

 

YILMAZ BÜYÜKERŞEN Hoca’nın başarısı Belediye Başkanlığı ile başlamamıştır Eskişehir’de. Üniversite Rektörlüğü’nde yaptıkları sıçrama noktası olmuştur.

Nasıl mı?

Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim buluşu ile bu bozkır kentine artı değer kazandırmıştır. Bir Üniversite şehri haline gelmiştir Eskişehir. Yerel yönetimdeki anlayış ve şehircilik anlayışı da bugünkü örnek kenti oluşturmuştur.

Bizim neyimiz eksik? Eksik bir yana, bir sürü fazlamız var. Coğrafi özellikler, iklim ve ulaşım gibi, denize yakınlık gibi. sosyo ekonomik ve kültürel skaladaki yerimiz gibi bir sürü artı değerimiz var.

Bir süre önce Üniversitemizin kampüs arazisine alıcı gözle bakınca, “neden olmasın; biz niye Üniversite kenti olmayalım diye düşündüm.

Çok geniş bir arazi üstüne kurulmuş olan üniversitemizin gereğinde genişleme imkanı da var.

Sonra gözümün önüne iki genç yöneticimiz geldi. Bunlar Üniversitemizin yeni Rektörü İlter Kuş Hoca ve Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz.

Göreve geldiğinden beri en başta yıllardır öksüz çocuk gibi bir kenarda unutulmuş Tıp Fakültesi ve hastanesinden başlayarak. Üniversitenin gelişimi için bir sinerji ve enerji yaratan İlter Hoca ile kısa sürede yılların açığını kapatabiliriz.

Tabii hepimize düşen görevler var. Birinci ilkemiz bardağın boş olan yarısına değil, dolu olan tarafına bakmayı öğrenmeliyiz.

İktidarı ile muhalefeti ile siyaset kurumunun da omuz vermesi gerek.

Seçimler bitti. Hatta Balıkesir seçimleri belli olduktan sonra ülkemizin gündemi bir süre İstanbul seçimleri idi.

Diyeceğimizi dedik. Oylarımızı verdik. Epey de zaman kaybettik.

Yücel Yılmaz artık hepimizin Belediye Başkanı’dır. Genç ama ilçe belediye başkanlığından birikim ve deneyimi olan  Yücel Yılmaz Başkanın da Balıkesir’in Üniversite ve Kültür Şehri olmasında olanak ve sorumlulukları olduğu yadsınamaz.

Şu anki trend, sanayi kenti olmakta. Sanırım ortak istek ve talep bu yönde. Ben buna bütünüyle katılamıyorum. Çünkü sanayileşme yanında çevre ve doğa ile ilgili sıkıntıları da beraber getiriyor.

Ben sebzemi, meyvemi, yoğurdumu, peynirimi vs hemen çevremizdeki köylerden yemekten yanayım. Dozunu kaçırmadan sanayileşmeye de evet. Ama iki tane denizi ile, dağıyla, ormanıyla, ovasıyla ve doğal güzellikleriyle ucuz yaşam skalası ile, kültürlerin iç içe yaşadığı Balıkesir’in Üniversite ve kültür, turizm kenti olmasından yanayım.

İlter Hocam ve Yücel Başkanım; ellerinize ve yüreğinize sağlık peşin peşin.

 

Exit mobile version