Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, Türkiye’nin birim alana düşen pestisit miktarında Avrupa ve dünya ortalamasından daha iyi bir konumda olduğunu belirtti. Bayram, alınan önlemlerin etkisiyle, Türkiye’nin Avrupa Birliğindeki Gıda ve Yem için Hızlı Uyarı Sistemindeki bildirimlerinde son 4 yılda yüzde 61 düşüş olduğunu ifade etti.
Online olarak yapılan toplantının açılış konuşmasını İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap, moderatörlüğünü ise gazeteci Celal Toprak yaptı. “Tarımsal Ürünlerde Pestisit Sorunu ve Çözüm Önerileri” başlıklı etkinliğe; Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram, Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği (ZİMİD) Yönetim Kurulu Başkanı Onur Çamili, Kınık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ziraat Mühendisi Burhanettin Konu ve İstanbul Ticaret Borsası Meclis Üyesi Emin Demirci konuşmacı olarak katıldı.
“Kontrolsüz Pestisit Kullanımı Gıda Güvenliği ve Tarımsal İhracatı Etkiliyor”
İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap, toplantının açılış konuşmasında pestisit kullanımının yalnızca tarım sektörünü değil, gıda güvenliğini, halk sağlığını ve ihracatı da ilgilendiren bir konu olduğunu belirterek, “Malumunuz, pestisit gibi zirai ilaçlar, özünde birer bitki sağlığı ilacı. Nitekim pestisiti bir sorun olarak ortaya çıkaran en temel sebep, bilinçsizce ve gereğinden fazla kullanılması. Üreticilerimiz, mahsullerinin zararlılardan etkilenmesinden endişe ettikleri için, zirai ilaçlara başvuruyor. Kontrolsüz yapılan bu uygulamalar, öncelikle insan sağlığı, ardından da ekonomi açısından büyük riskler oluşturuyor. Diğer taraftan ihraç edilen tarım ürünleri, toplam üretiminin sadece bir kısmını oluşturuyor, iç piyasada tüketilen ürünler de var. Biz, devletimizin sağlıklı ve güvenli gıdalar konusundaki hassasiyetini biliyoruz. Ancak, bu konuda kamuoyunun daha fazla bilgilendirilmesi ve farkındalığın artırılması da büyük önem taşıyor. Bu noktada, atmamız gereken adımların çok açık olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, pestisit denetimlerinin ziraat mühendislerinin gözetiminde, hasat öncesinde tarlada yapılması ve her aşamada tekrarlanması büyük önem taşıyor” dedi.
“Türkiye, Pestisit Kullanımında Avrupa ve Dünyadan Daha İyi Durumda”
Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre Türkiye’nin birim alana düşen pestisit miktarında Avrupa ve dünya ortalamasından daha iyi bir konumda olduğunu belirterek, “Ülkemizin birim alana düşen pestisit kullanım miktarı 2,22 kg iken bu rakam dünyada 2,37 kg AB ülkelerinde ise 3,24 kg olarak açıklandı. Pestisit kullanımında özellikle son yıllardaki etkin mücadelemiz tüm hızıyla devam ediyor. Her hafta bir ilde üniversite ve araştırma enstitüleri iş birliğinde üretici, tüketici, bayi ve diğer paydaşlara seminerler düzenleyerek pestisit kullanımında paydaşlarımızı bilinçlendiriyoruz” dedi.
Doç. Dr. Yunus Bayram, Türkiye’nin Avrupa Birliğinin Gıda ve Yem için Hızlı Uyarı Sistemindeki bildirimlerinde son 4 yılda yüzde 61 daha az bildirim aldığını ifade ederek, “Avrupa Birliği içindeki gıda güvenliği sorunlarını bildirmek için oluşturulan Gıda ve Yem için Hızlı Uyarı Sisteminde (RASFF) ülkemiz 2021 yılında toplam 356 bildirim alırken bu rakam 2024 yılında yaklaşık yüzde 61 düşüş göstererek 139’a geriledi. Yurt içi ve yurt dışı denetimlerimizi artırarak bu rakama ulaştık. Açıklanan bildirimlere konu olan başlıklar kamuoyunca doğru değerlendirilmiyor. 139 bildirim alan üründen yalnız 45 ürün yerinde imha edildi. Medya tarafından yapılan açıklamalar ve haberlerde pestisitli ürünlerin ülkemizde tüketildiği ya da tüketileceği algısı oluşturuluyor. Bu haberler tüketiciyi ve üreticiyi güvensizliğe uğratıyor. Kamuoyu toplumu doğru bilgilendirerek üreticilerin yanında durmalı ve gıda güvenilirliğinde itibarın artırılması için doğru bilgiler ile kamuoyu oluşturmalı” şeklinde konuştu.
“Üretimi ve Kaliteyi Artırmak için Bitki Koruma Ürünleri Kullanılmalı”
Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği (ZİMİD) Yönetim Kurulu Başkanı Onur Çamili, dünya nüfusunun 2050 yılında yaklaşık 10 milyar olacağının beklendiğini belirterek, “Bu nüfusu beslemek için gıda üretiminin yüzde 70 artması gerekiyor. Bu artışı sağlamanın yolu da bitki koruma ürünlerinden geçiyor. Günümüzde tarımda bitki koruma ürünleri olmasıydı gıda üretimi yüzde 40 düşerdi. En yaygın ürünlerden örnek vermek gerekirse buğday yüzde 19, çeltik yüzde 32, mısır yüzde 33, soya fasulyesi yüzde 42 daha az üretilirdi. Bunun yanı sıra ürünlerin kalitelerinde de düşüşler görülecekti. Çoğu üründe olduğu gibi bu ürünler de bitki koruma ürünlerinden yararlanılarak üretim gerçekleştiriliyor ve hastalıklardan korunarak bu rakamlara ulaşılıyor. Avrupa Parlamentosunun açıkladığı verilere göre 1960 yılında kişi başına düşen üretim alanı 0,43 hektar iken, 2024 yılında 0,23 hektara düştü. Bu alanın 2050 yılında kişi başına sadece 0,16 hektar olacağı öngörülüyor. Bu veriler göz önünde bulundurulduğunda mevcut üretim alanlarını en iyi şekilde değerlendirerek bitki koruma ürünlerinin kontrollü bir şekilde uygulanması, üretiminin artmasına, hastalıkların azalmasına ve ihraç edilmesine katkı sağlayacaktır” dedi.
“Destekler Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerine Verilmeli”
Kınık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ziraat Mühendisi Burhanettin Konu, tarımsal desteklerin bireysel olarak verilmesinden ziyade, tarımsal kalkınma kooperatiflerine verilmesinin desteklerin uygulanabilirliği yönünden fayda sağlayacağını belirterek, “Bireysel verilen destekler bazı durumlarda amacına uygun olarak kullanılmamakta, desteklerin geri dönüşü yeterince verimli olmamaktadır. Bu sebeple, destekler tarımsal kalkınma kooperatiflerine verilmeli, Bakanlığımıza bağlı ziraat mühendisleri kooperatiflere atanmalı, çiftçilerimiz bilinçlendirilmeli, ilaç ve gübre kayıtları mutlaka denetlenmelidir” şeklinde konuştu.
“Pestisit Kullanımı Sertifikalandırılmalı”
İstanbul Ticaret Borsası Meclis Üyesi Emin Demirci, pestisit kullanımının tarlada ürünü korurken, kontrolsüz kullanımın sofrada tüketici sağlığını tehdit eden bir duruma geldiğini belirterek, bu sebeple Bakanlık öncülüğünde üreticilere eğitim verilmesi gerektiğini ifade etti. Demirci, eğitimin sonunda başarılı olan üreticilerin sertifikalandırılması gerektiğini de ifade ederek, “Kimyasal ilaç kullanımı üretim bölgelerinde halen net olarak anlaşılamamakta. Bazı üreticilerimiz kimyasal ilaçları referansla kullanıyor. Pestisit kullanımının zorunlu olduğu durumlarla Bakanlık öncülüğünde sivil toplum kuruluşları işbirliği ile üreticileri bilinçlendirme çalışmalarının artırılması gerekiyor. Bu eğitimlerde çiftçilere bilinçsiz ve kontrolsüz kullanımlarının sonuçları gösterilmeli. Bu bilinçlendirme çalışmaları sonucunda başarılı olan üreticiler sertifikalandırılmalı” şeklinde konuştu.