S.S. Balıkesir Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliği Başkanı Faruk Özen, ’50 Peynirli Balıkesir’ kitabının dünya birinciliği elde etmesi sonrasında yapılacaklarla ilgili İhlas Haber Ajansı’na konuştu. Özen, kitapla gelen başarının devamında Peynir Festivali ve Peynir Çarşı’nın kurulmasını ile Peynir Tanıtım TIR’ını gündeme getirdi.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla hazırlanan ’50 Peynirli Şehir Balıkesir’ isimli kitabın dünyada elde ettiği başarının devam etmesi gerektiğini belirten HAYKOOP Başkanı Faruk Özen, ette ve sütte marka şehir olmak için yapılabilecekler hakkında açıklamalarda bulundu. Özen Balıkesir’de süt ve süt ürünlerinin üretiminin artırılarak Türkiye’de marka şehir olma yolunda adımlar atılmasını istedi.
HAYKOOP Balıkesir Başkanı Faruk Özen yaptığı açıklamada, “Peynir kitabımız ödül aldı, hepimizi gururlandırdı. Öncelikle ‘50 Peynirli Şehir’ kitabını düşünen, bu kitabın basılmasını sağlayan Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne, kitabın yazarlarına, özellikle Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığına teşekkür etmek istiyorum. Balıkesir için eşi bulunmaz bir tanıtım imkanı oldu. Öncelikle Almanya’nın Frankfurt kentinde yapılan finalde ilk üçe kaldı, daha sonra da Hong Kong’da dünya birincilik ödülünü aldı. Bu bizim için bir fırsattır diye düşünüyorum. Hepimiz sevindik. Konuyla ilgili herkes gereken açıklamayı yaptı, sevincimizi paylaştık. Ancak bunu burada bırakmamak gerektiğini düşünüyorum. Bunu perçinlemek gerekiyor, bu ödülü devam ettirmek gerekiyor” diye konuştu.
“Başarı yarım kalmasın”
Kitapla elde edilen başarının Peynir Festivali, Peynir Çarşısı ve Peynir Tanıtım TIR’ı ile desteklenmesi gerektiğini belirten Faruk Özen, “Bununla ilgili ne yapılmalı? Bu kitabın muhteviyatında olan peynir çeşitlerini sergileyeceğimiz bir Peynir Festivali yapılmak suretiyle, kitabın içeriği görsel olarak insanlara sunulmalı. Bu festivale Türkiye’nin her yerinden gurmeler, tanınmış insanlar gelir ve Balıkesir’in tanıtımına çok ciddi katkı sağlamış olabiliriz. Yine bu festivalin devamında Balıkesir’e yapılacak Peynir Çarşısı’yla şehrimize gelen yabancılar, turistler, misafirler memleketlerine geri dönerken buraya uğrayıp, peynir çeşitlerinden alışveriş yapmak suretiyle de yine Balıkesir’in peynirle markalaşmasına imkan sağlanmış olacaktır. Bunu tabii başta Büyükşehir Belediyemiz, Balıkesir Valiliğimiz öncülük yapmalıdır. Hayvancılık sektöründeki kurumlardan biri olan biz de HAYKOOP olarak eğer böyle bir çalışma yapılırsa, bizlere de görev düşerse memnun olacağımızı, görevden kaçmayacağımızı bildirmek isteriz. Hatırlarsanız biz Balıkesir’i et ve sütte marke şehir olma yönünde geçmişte bazı çalışmalar yaptık. Örneğin; Balıkesir kuzusu tescillendi, coğrafi işareti alındı. Biz de sütte dünya rekoru kırılması için organizasyon yapmıştık. Yine Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla, fikir mimari olarak biz HAYKOOP olarak bu organizasyonu yaptık. Şu anda Dünya Rekorlar Kitabı’nda aynı anda en fazla süt içen çocuk sayısında Balıkesir’in adı yazıyor. 3 bin 410 çocuğumuzla 2018’de böyle bir rekora imza atmıştık. Bu rekor denemelerini devam ettirmekle de mükellefiz. Yarın en büyük peynirin mayalandığı ya da daha farklı düşüncede çıkabilir, bunları sürdürmeliyiz” ifadelerini kullandı.
“Üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız”
Balıkesir’in ette ve sütte marka şehir olma yönündeki çalışmalarının devam ettirilmesi gerektiğinin de altını çizen Faruk Özen, “Yani etimizle, sütümüzle Balıkesir tarım şehri, hayvancılık şehri, hatta başkenti olarak nitelendiriyoruz. Ancak bunun altını doldurmamız gerekir. Altının doldurulması için de evet kitabımız bize bir vizyon getirdi, şimdi ise misyona sıra geldi. Kitap bir vizyondu, misyon da bunu geleneksel halde festival yapmak suretiyle ve devamlı olarak da festivali yılda bir yaparsınız, iki, üç gün sürer. Ama devamlılık anlamında da bir Peynir Çarşısı ve Balıkesir’de üretim yapan tüm firmalar her peynir çeşidini orada sergileyip, hem Balıkesir’in hem de peynirin tanıtımını yaparlar. Bence çok güzel olur diye düşünüyorum. Balıkesir’in de marka değerine bir katkı sağlar. Bunu konuşmalıyız. Balıkesir’in 50 çeşit peynirini kitapla beraber hem görsel, hem tat anlamında hem de ticaret anlamında markalaşma açısından önemli bir fırsat olarak görüyorum. Bu fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.