DÜRÜSTLÜĞÜNÜZ BUYSA BU MEMLEKET BATMIŞ!

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

ERGÜN AYDOĞAN

 

Malum zattan kastedilen Ahmet Davutoğlu. Ali Babacan, Mehmet Şimşek ve Feridun Bilgin görevlerini kötüye kullanmakla, Halk Bankasını batırmakla suçlanan isimler.
Partili CB Erdoğan partisinin İstanbul İl Danışma Meclis toplantısında kardeşim dediği Abdullah Gül ve eski yol arkadaşlarına ağır suçlamalar yöneltti.
Suçlayan ülkenin tek hakim yöneticisi CB Erdoğan.

Suçlananlar; Başbakan, bakanlıklar ve cumhurbaşkanlığı yapmış Abdullah Gül. Danışmanlık, bakanlık ve Başbakanlık yapmış Ahmet Davutoğlu. AK Partinin kurucusu ve değişik bakanlıklar yapmış Ali Babacan.
Partili CB Erdoğan ‘’Şehir Üniversitesi’nin tahsisini Başbakanlığım döneminde yapan benim. Daha sonra malum zat Başbakan olunca bu tahsisi Şehir Üniversitesi’ne mülkiyet devrine dönüştürmüştür. Öksüz yetimin hakkını kalkıp kurdukları üniversiteye tapu devri yapmak suretiyle, özelleştirme yüksek kurulu başkanı sıfatıyla bunu sağlıyor. Hani bunlar dürüsttü.’’
İsim vermeden Abdullah Gül’ün kendisini bu konu için aradığını ‘’Siz bu işi arzu ederseniz halledersiniz’’ dedi diyor.
Suçlamaya konu Ahmet Davutoğlu’nun kurucusu olduğu Şehir Üniversitesi. Üniversitenin Halk Bankasından aldığı krediler. Bankanın üniversiteyi sıkıştırması… Ne zaman? Davutoğlu parti kurmaya karar verdikten sonra.
Tahsis edilen yer, tahsisi bizzat yapan Erdoğan’ın tabiriyle çok değerli Tekel’e ait arsa ve binalar. Tahsis yapılırken öksüzün, yetimin hakkı, çok değerli kıymeti akla gelmemiş! Tahsis yapılıvermiş! Üniversite’ye Halk Bankasından kredi kullandırılırken; kredinin geriye dönüp dönmeyeceği, bankanın içinin boşaltılma fikri hiç akla gelmemiş!
Ne zaman bütün bunlar akla gelmiş; Malum zat parti kurmak, rakip olmak için yola çıkınca.

Malum zat suçlamasına muhatap olan Ahmet Davutoğlu sosyal medya üzerinden dikkat çeken açıklamalar ve zehir zemberek suçlamalar yaptı.
Davutoğlu ‘’…kamu kaynaklarının hangi amaçlarla nasıl kullanıldığını, ekonomik servet oluşturma bakımından kimlerin nasıl statü değiştirdiklerini milletimiz çok iyi bilmektedir.
…hiçbir şahsi hakkımın ve çıkarımın olmadığı, kızıma, oğluma, damadıma, gelinime bırakmayacağım bir eğitim kurumuna arazi devri olmasında sadece onur duyarım. Sn CB Başbakanlığı döneminde çıkan 4046 sayılı yasaya istinaden gerçekleşen bu devir ile bahsekonu arazinin rant alanı haline dönüşmesi engellenmiş ve kamuya ait olan bu değerli arazinin doğal ortamı korunarak yine kamunun hizmetinde kalması sağlanmıştır…’’

 

MAL VARLIKLARI VE BU MAL VARLIKLARINDAKİ DEĞİŞİMİ ARAŞTIRMAK ÜZERE TBMM’DE KOMİSYON OLUŞTURULMALI
‘’Madem ki bu ülkeye hizmetten gayri hiçbir hedef gütmemiş ve bütün ömrünü buna adamış bir Başbakana ‘dolandırıcılık’ iftirasında bulunulmuştur, o zaman şu anda görev yapanlar da dahil olmak üzere yaşayan bütün cumhurbaşkanları, başbakanlar, kamu bankalarının bağlı olduğu bakanlar ve özelleştirme yüksek kurulunda görev yapmış yetkililerin ve onların birinci ve ikinci derece hısımlarının ve akrabalarının mal varlıklarını ve bu varlıklardaki değişimi, bu kişilerin siyasete girdikleri/devlet görevi üstlendikleri günden bugüne kadar araştırmak ve soruşturmak üzere TBMM’nde gerekli komisyonlar oluşturulmalı ve Sn Cumhurbaşkanı’nın ifade ettiği vechile yetimlerin hakları son kuruşuna kadar korunmalıdır…’’
En yüksek yetkili CB Erdoğan eski CB, Başbakan ve bakanlara ağır suçlamalar yöneltiyor. Suçlamaya muhatap olan malum zat-Ahmet Davutoğlu çok anlamlı bir çağırıyla gelin; ben dahil yaşayan bütün CB, Başbakan, kamu bankalarından sorumlu bakan ve özelleştirme yüksek kurulunda görev yapmış olanların görev öncesi ve sonrası edinimleri TBMM tarafından kurulacak bir komisyon tarafından araştırılsın.
Çağrı doğru ve yerinde bir çağrı, çağrıyı yapanın da dediği gibi; kendisi suçlamaya muhatap olunca çağrı yapmak akla geliyor! Peki böyle bir komisyon kurulur mu? Bugüne kadar ki yaşananlara baktığımızda kurulmaz! Keşke kurulsa-kurulabilse…

Erdoğan ve Davutoğlu arasında iktidar mücadelesi yaşanmasa bu gerçekleri ve suçlamaları kamuoyu öğrenebilecek mi? Tabi ki öğrenemeyecek.
Peki o zaman sadece mal varlıklarındaki artışlar değil, bugüne kadar kime, kimlere, hangi vakıf ve derneklere ne gibi, hangi tahsisler yapılmış?
Kimin oğlu, kızı, damadı, gelini ve aile yakınları hangi vakıf ve dernekler aracılığıyla hangi kamu tahsislerini almışlar, kamu banklarından ne kadar kredi almışlardır?
Öğreniversek, öğrenebilir miyiz derseniz; öğrenemeyiz!
TBMM böyle hayırlı bir çalışma yapsa, siyasette zenginleşenleri toplum öğrense, siyasetin zenginleşme aracı olmadığını, kamu kaynaklarını kişisel çıkarına-yararına kullanmanın suç olmadığı algısı toplumun hafızasından silinse; siyasete güven gelse!

Olmayacağını ve bunların hiçbirinin gerçekleşmeyeceğini toplum zaten biliyor.
90’lı yılların yoğun gündemi liderlerin mal varlığı tartışmasında suçlamalar ‘yüce divana’ kadar gitti ne oldu, adı geçen liderler; Erbakan, Çiller, Yılmaz, sen beni, ben seni, birbirlerini akladı sonra da birlikte koalisyon kurdular. O liderlerin bazıları şimdi Saray’la birlikte!
Ne mi olacak? Gücü elinde bulunduran, sesi çok çıkan, kendisi dışında herkesi suçlamaya, karalamaya, en dürüst benim demeye devam edecek.
Ne zaman kadar mı; toplum sıra bana da gelir mi diye beklemek yerine, siyasilerden-yönetenlerden hesap sormaya karar verinceye kadar!

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
DÜRÜSTLÜĞÜNÜZ BUYSA BU MEMLEKET BATMIŞ!
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!