TARIK SÜRMELİOĞLU
AK Parti’nin aday adayları zorlu mülakat süreçlerinde nasıl terletiliyor, az çok duyuyor, biliyorduk.
CHP de aynı yöntemle aday belirlemeye çalışıyor şimdi!
CHP Milletvekillerinin her birine illerde görev verdiler; belediye başkanlığına aday adayı olan isimlerle bire bir görüşmeleri emredildi.
Hatay ve Karabük milletvekillerinin payına Balıkesir düşmüş.
Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur ve Karabük Milletvekili Cevdet Akay, İl Başkanlığı binasında kurdukları sorgu odasında aday adaylarını soru yağmuruna tutup terletmişler.
Kimileri, “sanki üniversite sınavına giriyoruz, bu nasıl bir uygulama” diyerek tepki göstermişler uygulamaya.
Bu arada, CHP’nin Balıkesir’deki ilçe belediye başkanları da aday adayı. Yani, beş yıllık belediyecilik birikimi ve donanımına sahipler. İlk kez belediye başkanlığına heves eden arkadaşlarla aynı kategoride değiller.
Beş yıllık tecrübeleri var hepsinin.
Cümlesini aynı potaya atmak doğru mu?
Yapacaksan mülakat; belediye başkanlarını ayrı bir odada terleteceksin.
Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu!
BÜYÜKŞEHİR ADAYLARI DA VAR, ONLARI KİM TERLETECEK?
CHP’nin büyükşehir belediye başkan aday adayları da var malum.
Biri, partinin eski Genel Başkan Yardımcılarından Ahmet Akın.
Diğeri, Balıkesir eski milletvekillerinden Haluk Ahmet Gümüş.
Tamam, söylenene göre aday kesin, Haluk Ahmet Gümüş’ü tercih etmeyecekler.. Ahmet Akın beş senedir Büyükşehir için hazırlanıyor.
Ama yine de aday adaylarını da bir sorgu odasına çekip, “anlatın bakalım, seçilirseniz neler yapacaksınız” diye sormak lazım.
Adam bir yığın evrağı hazırlamış, elli bin lirasını yatırmış, dekontunu dosyaya eklemiş; “ben de varım” diyor.
“Yok, seni aday yapmayacaklar” durumları olsa bile.. Haluk Ahmet Gümüş’ün de söyleyeceği iki çift söz vardır, belki umut olur, ışık olur, beyinlerde şimşekler çaktırır falan…
MÜLAKAT GÖREVLİSİ MİLLETVEKİLLERİNE DAİR…
CHP Genel Merkezi her il için ikişer üçer milletvekilini görevlendirdi. Bu vekiller, mülakat için geldikleri memleketi ne kadar tanıyor? Aday adaylarını tanıyıp tanımamak önemli değil; aslolan görevli geldikleri vilayetin nabzını tutabilmek. Bunun için sokakta çalışmak gerek.
Aday adaylarına, “seçilirsen ne yapacaksın, hangi projelerin var” türü sorular yöneltip terletmek zaman kaybı… En çok zamanı da, mükalata çağırdıkları aday adaylarıyla yan ve dik açılardan hatıra fotoğrafı çektirirken kaybetmişler. Sosyal medya, mülakatçı vekillerle çekilen aday adayı fotoğraflarından geçilmiyor!
Aday adaylarının karşısına, şirkete personel alacak insan kaynakları müdürü formatında çıkan vekiller, son genel seçimde listelere seçilebilecek sıralara nasıl girmişler, ağır mülakatlardan mı geçmişler, önseçimde ilk sıralarda mı çıkmışlar sandıktan, saha anketlerinde sokağın tercihi mi olmuşlar?
Yoksa, zaten çok hızlı ilerleyen bir seçim süreciydi geçenki; listeleri yalap şap yapıverdiler.. Zorlanmadan vekil oldu çoğu.
KARESİ VE ALTIEYLÜL’Ü KAYBEDERSEN, BÜYÜKŞEHİR’İ KAZANAMAZSIN…
AMA BU İKİ BÜYÜK İLÇE İÇİN ‘KESİN KAZANIR’ DENİLECEK TÜRDEN BİR ADAY ÇIKMADI NEDENSE!
Böyle de bir durum var Balıkesir’de.
Hem Karesi ve Altıeylül’ü AK Parti’nin elinden almak isteyeceksin.. Hem de bu iki önemli ve belirleyici ilçe için aday adayı çıkaramayacaksın.
Ne oldu, köküne kıran mı girdi adayların?
Vasat ve vasat altı birkaç aday adayı dışında, başvuru yok Altıeylül ve Karesi için.
Merkezdeki partililer dışında sokağın, mahallenin, ilçenin “çok iyi tanırız” diyebileceği kaç aday adayı var?
Tamam, parti dışından, sermaye gücüyle kain birileri çıkıp aday gösterilmesin; partisine emek veren, çabalayan, hırslı, hevesli, atak, çalışma aşkıyla yanıp tutuşan, memleketini gerçekten seven arkadaşlar çıksın aday olsun.
Hani nerede?
Neden çıkmıyorlar, neden aday adayı olmuyorlar?
Yoksa, aday adaylığı işi hikaye mi? Yine dışarıdan ithal bir aday mı söz konusu olacak?
Bildikleri için mi “ben de varım” diyemiyorlar?
Hani, Büyükşehir adaylığı kesinleşen Ahmet Akın’ın, ilçeler için aday gösterilmesini istediği kimi isimler olabilir.. “Bu isimle kazanırız” diyeceği adaylar…
O zaman, üç beş ‘En Kahraman Rıdvan’ dışında, neden kendilerini ortaya atıp isimlerini ayaklar altında paralatsın ki o abiler, ablalar falan…
Doğruya doğru; Karesi ve Altıeylül’ü kaybetmek, Büyükşehir’i kaybetmek demek.
O halde, neden bir Edremit gibi, Bandırma gibi aday adayı kaynamıyor ortalık?
DEĞİŞİM RÜZGARI DİNDİ Mİ CHP’DE?
Kongreler sürecinde bir değişim rüzgarı esti.. İlçe ve il kongrelerinde, değişime direnenlerin çabası hakim geldiyse de, Kurultay salonunda farklı sonuç çıktı. Bir Genel Başkan gitti, yeni bir Genel Başkan geldi.
Değişim kazandı.
Yönetim kadroları falan değiştiyse de, o dillerde pelesenk olan ‘değişim’ sözcüğünden eser yok oysa.
Şunu diyeceğim:
Değişim, yeni bir soluk, yeni bir heyecan getirmeli değil mi?
Hele de yerel seçime yüz küsur gün kalmışken, eski zamana göre çok daha hareketli günler bekler insan.
Değişimin gücü doğrultusunda, ortalığın aday adayından geçilmemesi lazım ayrıca.
Öyle bir durum yok!
Yani; Balıkesir’de yok, göremiyoruz…
Edremit’te bir hareket var meselâ.. Değişime net destek veren bir ilçeydi Edremit. Gelenekselciliğe karşı bir direnç gösterdi; etkili bir grup kemikleşti değişim için.
Şimdi o gruptaki herkes aday adaylığı başvurusu yaptı, Edremit Belediye Başkanlığı için.
Bu da bir harekettir, önemlidir. Ayrıca baktığınızda, her biri birbirinden değerli isimler bunlar. Partide emeği olan, sorumluluk üstlenmiş, mücadeleyi bilen, halkta karşılıkları olan isimler.
Bandırma’da da önemli bir hareket var, Edremit’teki gibi.
Ayrıca bu iki ilçede CHP hakim. Yani kim aday olursa olsun, CHP’nin kazanma şansı yüksek.
Merkezde CHP her daim kayıpta.
Ama bakıyorsunuz, Altıeylül ve Karesi için gözle görülür bir aksiyon yok. Heyecan yok…
Bunun neden öyle olduğunu CHP’nin Altıeylül ve Karesi İlçe Başkanları açıklamalı…
Sonra da İl Başkanı’ndan bir değerlendirme bekliyoruz.
