11. KALKINMA PLANINDA NELER VAR?

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Daha kaliteli eğitim ile yaygınlaştırılmış mesleki ve odaklı eğitim olanaklarıyla iş gücünün yetkinlikleri ve iş hayatıyla uyumu geliştirilecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, On Birinci Kalkınma Planı’nın ortak hedeflere yönelen yoğunlaşma stratejilerinin uygulamaya konulması yoluyla orta ve uzun vadede ekonomik ve sosyal kaynakların artırılarak daha üretken alanlara yönlendirilmesi için yol gösterici bir işlev üstleneceğini belirterek, “On Birinci Kalkınma Planı, her alanda verimliliği artırarak, milli teknoloji hamlesiyle uluslararası düzeyde rekabet gücü kazanmasına yönelik daha fazla katma değer üreten bir ekonomik ve sosyal kalkınma süreci öngörmektedir. Planda, hukukun üstünlüğü, güçlü demokrasi ve sürekli geliştirilen temel hak ve hürriyetler, kalkınma çabamızın taşıyıcı sütunları olarak benimsenmekte; ekonomide istikrar ve sürdürülebilirlik, beşeri, sosyal ve mekansal gelişme alanlarında refahın artışı ve adil paylaşım ile süreklilik arz eden bir gelişmişlik yönelimi öncelikli amaçlar olarak ortaya konulmaktadır. Kalkınma Planında, plan ve bütçe bağlantısını güçlendirmek üzere uygulanacak tüm politikaların ve alınacak tedbirlerin bütçe boyutu da özellikle dikkate alınmıştır” ifadelerini kullandı.

Plan kurumlar arası ortak anlayış ve hedef birliği sağlayacak

Oktay, kamu kuruluşları politikalarını, yatırım ve cari harcamalarını, kurumsal ve hukuki düzenlemelerini Planda öngörülen hedef ve kaynaklara göre yapacaklarını belirterek, “On Birinci Kalkınma Planı, başta Orta Vadeli Program olmak üzere ulusal ve bölgesel plan ve programlar ile sektörel ve kurumsal strateji belgelerinin temel dayanağını oluşturacaktır. Plan, farklı işlevlere sahip söz konusu dokümanlar arasında politika koordinasyonunu sağlayarak tüm planlama çalışmalarını yönlendirici bir işlev görecektir. Böylece, kurumlar arası ortak anlayış ve hedef birliği sağlayacak olan Plan, plan-program-bütçe bağlantısının güçlendirilmesi suretiyle de ülke potansiyelinin üst seviyede kullanılmasına zemin teşkil edecektir” şeklinde konuştu.

Gelişmiş ülkeler yüzde 4.7 büyüyecek

2014-2018 döneminde yıllık ortalama yüzde 3,6 oranında dünyanın büyüdüğünü ifade eden Oktay, “2014-2018 döneminde yıllık ortalama yüzde 2,1 oranında büyüyen gelişmiş ekonomiler ve yüzde 4,6 oranında büyüyen yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerin 2019 yılında bir miktar ivme kaybederek sırasıyla yüzde 1,8 ve yüzde 4,4 oranında büyümeleri beklenmektedir. 2019-2023 döneminde ise gelişmiş ülke merkez bankalarının destekleyici politikaları neticesinde yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerin toparlanma kaydederek yıllık ortalama yüzde 4,7 oranında büyümesi öngörülmektedir. Bu dönemde gelişmiş ekonomilerde iktisadi faaliyetteki ivme kaybının devam etmesi ve yüzde 1,7 oranında büyümesi beklenmektedir” diye konuştu.

İş hayatıyla uyumu geliştirilecektir

Türkiye’nin öncelikli sektörlere ilaveten tarım, turizm ve savunma sanayi Kalkınma Planında gelişme alanları olarak belirlendiğini kaydeden Oktay, “‘Nitelikli insan ve güçlü toplum’ ekseni altında beşeri sermayenin güçlendirilmesi, kapsayıcı büyüme yaklaşımının belirgin bir biçimde hayata geçirilmesi ve refahın toplumun tüm kesimlerine yaygınlaştırılması amacıyla uygulanacak politikalar ele alınmaktadır. Çalışma çağındaki nüfusta iş gücüne katılımın dışında yer alan kesimlerin iş gücüne dahil olmalarına imkan sağlanacaktır. Daha kaliteli eğitim ile yaygınlaştırılmış mesleki ve odaklı eğitim olanaklarıyla iş gücünün yetkinlikleri ve iş hayatıyla uyumu geliştirilecektir” dedi.

Kişi başına düşen milli gelir 12 bin 484 dolar

Oktay, 2019-2021 döneminde ekonomide yeniden dengelenme döngüsüne uygun bir büyüme öngörüldüğünü söyleyerek, “Bu çerçevede Plan döneminde büyüme oranının yıllık ortalama yüzde 4,3 oranında gerçekleşmesi ve Plan dönemi sonunda kişi başına gelirin 12 bin 484 dolara ulaşması, satın alma gücü paritesi (SAGP) cinsinden kişi başına milli gelirin ise 37 bin doları aşması hedeflenmektedir. Plan dönemi boyunca 4,3 milyon yeni istihdam sağlanması ve işsizlik oranının dönem sonunda yüzde 9,9’a gerilemesi öngörülmektedir. On Birinci Kalkınma Planında belirlenen büyüme modelinde üretken alanlara yönelen yatırımların istikrarlı ve yüksek düzeyde olması önem arz etmektedir. Bu yatırımların en güvenilir finansman kaynağını oluşturan yurt içi tasarrufların artırılması amaçlanmakta, Plan dönemi sonunda yurt içi tasarrufların milli gelire oranının yüzde 30’un üzerine çıkarılması hedeflenmektedir. Yurt içi tasarrufların artırılması cari açığın azalmasına ve Türkiye ekonomisinin olası şoklara daha dayanıklı hale gelmesine katkı sağlayacaktır. Kamu tasarruflarının artırılmasının yanında hane halklarının ve firmaların tasarruf bilinci ve eğiliminin artırılması, uzun vadeli tasarrufların özendirilmesi sağlanacak ve tasarrufları ekonominin verimli alanlarındaki yatırımlara yönlendirecek politikalar uygulanacaktır” ifadelerini kullandı.

İhracat 226.6 milyar dolar, ithalat 293.5 milyar dolar

Oktay şöyle konuştu: “Plan döneminde, uygulamaya konulacak politika ve tedbirlerle ihracatın 226,6 milyar dolara, ithalatın ise 293,5 milyar dolara ulaşması ve turizmde hedeflenen gelir artışıyla cari işlemler açığının milli gelire oranının dönem sonunda yüzde 0,9 olarak gerçekleşmesi öngörülmektedir. Ekonominin, enflasyon oluşturmayan, kaliteli büyüme patikasına girmesini destekleyecek şekilde kamu mali disiplini korunacak ve harcama politikası plan hedeflerine azami düzeyde tesir edecek şekilde uygulanacaktır. Bu kapsamda; program bütçe sistemine geçilecek, harcama gözden geçirmeleri yapılacaktır. Vergi adaletini güçlendirici ve vergi tabanını genişletici revizyonlar yapılacak, yerel yönetimlerin öz gelirleri artırılacaktır. Plan dönemi sonunda, milli gelire oranla kamu kesimi borçlanma gereğinin yüzde 1,7, genel devlet açığının yüzde 1,8, merkezi yönetim bütçe açığının ise yüzde 2 olarak gerçekleşmesi hedeflenmektedir. Aktüeryal denge gözetilerek sosyal güvenlik sisteminin mali sürdürülebilirliğinin güçlendirilmesi için kayıtlı istihdamın artırılmasıyla sistemin kapsadığı nüfusun genişletilmesi ve prim tahsilatlarının artırılması sağlanarak emeklilik ve sağlık harcamalarının kamu maliyesi üzerindeki baskısı kontrol altında tutulacaktır.”

Banka kredilerinde imalat sanayinin payı yükseltilecek, girişim sermayesi sistemi büyütülecek
Oktay, finansmana erişimin kolaylaştırılacağına işaret ederek, “Sanayileşme İcra Kurulu tarafından kullanılacak gerekli bütçe kaynağı oluşturulacak, Kalkınma ve Yatırım Bankasının öz sermayesi 10 milyar TL ve ihracat kredilerine yönelik olarak Eximbank’ın öz sermayesi de 10 milyar TL artırılacaktır. Banka kredilerinde imalat sanayinin payı yükseltilecek, girişim sermayesi sistemi büyütülecek, yatırım teşvik sistemiyle ilave destekler sağlanacak, Kredi Garanti Fonunun yüzde 50’si imalat sanayiine tahsis edilecek, KOSGEB desteklerinden imalat sanayine ayrılan pay yüzde 75’e çıkarılacaktır” şeklinde konuştu.

38 adet OSB, özel endüstri bölgesi, liman ve serbest bölge ile 36 adet üretim tesisine 294 kilometre uzunluğunda demiryolu iltisak hattı yapılacak

Oktay, karasal yük taşımacılığında demiryolunun payının yüzde 5,15’ten 10’a çıkarılacağını kaydederek, “38 adet OSB, özel endüstri bölgesi, liman ve serbest bölge ile 36 adet üretim tesisine 294 km uzunluğunda demiryolu iltisak hattı yapılacak, yük taşımacılığına yönelik demiryolu projeleri tamamlanacak ve mevcutlar modernize edilecek, demiryollarında 2 bin 657 kilometrelik elektrik ve 2 bin 654 kilometrelik sinyal yatırımı yapılacak, yük ağırlıklı il yolları projeleri tamamlanacak, Çandarlı ve Filyos Limanları tamamlanacak, Doğu Akdeniz bölgesinde transit yük odaklı büyük ölçekli bir ana liman oluşturulacak, İstanbul’un uluslararası hava kargo ve aktarma merkezi olması temin edilecek, İstanbul ve Sabiha Gökçen havalimanları demiryolu bağlantıları yapılacak, gümrüklerde tek durak kontrol uygulamaları yaygınlaştırılacak, Çukurova Havalimanı tamamlanacak, imalat sanayine yönelik elektrik iletim hattı ve trafo merkezleri tamamlanacak, OSB’lerin doğal gaza erişimi sağlanacak, Trakya’da sanayinin elektrik arz güvenliği amacıyla Anadolu-Trakya arasında iki adet denizaltı kablosu ve kara bağlantıları inşa edilecektir” diye konuştu.

Savunma sanayi ihracatının 2 milyar dolardan 10 milyar dolara çıkartılması sağlanacak

Öncelikli gelişim alanları olarak tarım, turizm ve savunma sanayi olarak açıklayan Oktay, “Stratejik öneme sahip ve son yıllarda önemli atılımlar yaptığımız savunma sanayi alanında silahlı kuvvetlerimizin ve güvenlik güçlerimizin ihtiyaçlarını, sürekli gelişim anlayışı ile azami ölçüde milli teknolojiler ve yerli imkanlarla karşılamak ve savunma ihracatını artırmak üzere savunma sanayii ekosistemini güçlendirmek ve savunma sanayiinde edinilen becerilerin sivil sektöre yayılımını sağlamak amaçlanmaktadır. Bu kapsamda savunma sanayi ihracatının 2 milyar dolardan 10 milyar dolara çıkartılması sağlanacak, savunma sanayii yerlilik oranı yüzde 65’ten 75’e yükseltilecek, Altay Tankı, İnsansız Hava Aracı, askeri deniz platformunun envantere kazandırılması sağlanacak, yerli, yüksek irtifa hava savunma sistemi envantere kazandırılacak, yerli, alçak veya orta irtifa hava savunma sistemi envantere kazandırılacak, kara araç motoru teslim edilecektir. Tarım öncelikli gelişme alanında çevresel, sosyal ve ekonomik olarak sürdürülebilir, ülke insanının yeterli ve dengeli beslenmesinin yanı sıra arz talep dengesini gözeten üretim yapısıyla uluslararası rekabet gücünü artırmış, ileri teknolojiye dayalı, altyapı sorunlarını çözmüş, örgütlülüğü ve verimliliği yüksek, etkin bir tarım sektörünün oluşturulması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda, 2 milyon hektar sulamaya açılacak, tarla içi basınçlı sulama sistemi kurulacak, arazi bankacılığı sistemi kurulacak, ekilen tarım arazileri artırılacak, arazi toplulaştırma ve sulama çalışmalarının eşgüdüm içinde yürütülmesi sağlanacak, arazi toplulaştırma alanı 3,6’dan 6,2 milyon hektara yükseltilecek, tarımsal destekler artırılacak, 450 bin hektar alanda mera ıslah ve amenajman çalışmaları tamamlanacak, kırmızı ette küçükbaş payı artırılacak, yerel ırk ve tohum alanında biyolojik çeşitliliğimizin korunması ve sürdürülebilir hale getirmek için doğa çiftlikleri kurulacaktır” dedi.

Exit mobile version