Yılın ilk aylarında önce Doğu Afrika ülkelerinde görülmeye başlanan istilacı çekirge sürüleri Türkiye’de de görüldü. Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, Suriye’nin başkenti Şam’ı istila eden çöl çekirgelerinin güney rüzgarlarıyla az sayıda da olsa Türkiye’ye gelmeye başladığını söyledi.
Bu yılın ilk aylarında Doğu Afrika’da, Arap yarımadasında ve Körfez ülkelerinde etkili olan çöl çekirgeleri, Suriye’nin başkenti Şam’da daha sonra da güney rüzgarlarıyla Suudi Arabistan’dan Irak’a, Irak’tan da Türkiye’ye geldi. Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde Türkiye Yaban Hayatı Derneği sosyal medya sayfasına gönderilen bir fotoğraf ile çöl çekirgelerinin Türkiye’ye de giriş yaptığı tespit edildi. Diyarbakır Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, çöl çekirgelerinin güney rüzgarlarıyla Suudi Arabistan’dan Irak’a, Irak’tan da Suriye’ye geçtiğini söyledi. Prof. Dr. Satar, sürü halinde gelmeseler de ülkeye çok az sayıda gelmeye başlayan çöl çekirgelerinin, ilaçlama yapılmaması ve çiftçilerin de dikkat etmemesi halinde Türkiye için de bir tehdit oluşturma ihtimali olduğunu ifade etti.
“Önüne ne gelse yiyor”
Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, çok kısa bir sürede yumurtlayarak ergin hale gelen çekirgelerin önlerine ne geldiyse yediklerini vurguladı. Prof. Dr. Satar, “Çöl çekirgeleri diğer çekirgeler gibi davranıyorlar, renkleri grimsi daha sonra iklim koşullarının değiştiği bitki örtüsünün zenginleştiği durumlarda bunlarda üreme ortamları oluştu. O zaman 2 ay içerisinde hemen sayıları çok arttığı için, bu sefer de bizim göç faza geçiyorlar. Dolayısıyla renkleri değişmeye başlıyor, fizyolojileri değişiyor, aşırı saldırganlaşıyorlar ve bulundukları ortamlardan farklı bir yere göç ediyorlar. Göç etmeden önce bunlar yine çiftleşiyor, çiftleştikten sonra içlerinde 50 adet yumurta bırakan yumurta yüksükleri dediğimiz yumurta paketleri şeklinde toprağa kumlu nemli yer ise toprağın 12 santimetre altına bırakıyorlar. Yaklaşık 2 hafta içerisin de yumurtada yavrular çıkıyor, bunlara nimf adı veriyoruz, bu yavrular onlarda bir sürü oluşturuyorlar dolayısıyla orda bulunan kültür bitkilere zarar veriyorlar. Önlerine ne gelse yiyorlar, yaklaşık 4-6 hafta arasında bu sefer bunlar da ergin oluyor, bu erginlerde göç fazına geçiyorlar ve böylede devam ediyor” dedi.
Birecik’te görüldü
Kuzey Afrika’dan Hindistan’a kadar en az 25 ülkenin bu çekirgenin etkisi altında olduğunu, Afrika çöl çekirgelerinin Türkiye Yaban Hayatı sitesine Birecik’ ten bir vatandaşın paylaşımıyla tespit edildiğini aktaran Prof. Dr. Satar, “Ben de onu görünce bizim ülkemize gelmiş olabileceğini düşündüm. Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde 26 Nisan’da bu fotoğrafı paylaşmıştı, göç fazındaki çekirge Normal faz da gördüğünüz gibi gri kalabalık olmadıkları zaman bir sürü oluşturmadığı zaman renkleri bu şekilde, ama sürü halindeyken ise renkleri sarı renkte dolayısıyla gregeni faz diyoruz. Şanlıurfa’da Birecik ilçesinde buraya atılan canlı türleri biz teşhis ediyoruz. Burada da dikkatimiz çekti ayrıca ilk gördüğünüz fazdaki resim gri, fazdaki çekirge de benim doktora yapan öğrencim Mardin’de bulunmuştu. Tabi o göç fazında değil, göç fazında olan daha tehlikeli bunlar hemen yumurtalarını bırakıyorlar o bölgeden ayrılıyorlar. Daha sonra bu yumurtadan dediğim gibi her bir dişiden 80 tane yumurta bırakıyor, bunun 50’si kurtulsa müthiş bir sayıya ulaşıyorlar. Şimdi her biri kendi ağırlığı kadar günde yiyecek tüketiyor, bu da 2.5 grama tekabül ediyor. Milyonlarcası bazı bölgelere de milyarlarcası gidiyor. Her gün bu kadar bitki yerlerse insanların ektiği hiçbir şey kalmaz. Bu çok tehlikeli çekirge türü istilacı bir tür özellikle bunlara çok dikkat etmemiz gerekiyor. Bu çekirgeyi gördüklerinde yerel birimlere haber verilmesi lazım” diye konuştu.
Normalde Afrika’nın kuzeyinden gelerek Suudi Arabistan üzerinden İran ve Pakistan güzergahından Hindistan ve Çin’ kadar giden istilacı çekirgelerin rüzgarın etkisiyle Suriye’ye geçtiği belirtildi. Suriye’nin Deyrizor kentinde görülen istilacı çekirgenin Şanlıurfa’nın Birecik ile Suruç ilçesinde sınır hattına yakın bölgede görülmesi endişeye neden oldu. Görüntüleri çekilen istilacı çekirgenin henüz Türkiye için bir tehdit oluşturmadığını söyleyen Harran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Şahin Toprak, iklimsel değişiklikler nedeniyle böcek popülasyonunda değişme olabileceğini belirtti. Çekirgelerin ciddi anlamda takip edilerek önlem alınması gerektiğini Söyleyen Toprak, “Ben bir şeye vurgu yaparak başlamak istiyorum. Küresel iklim değişikliğiyle ilgili yeryüzünde, dünya genelinde çok ciddi iklimsel değişimler söz konusu. Dolayısıyla bu iklimsel değişimlere bağlı olarak çok ciddi böcek göçlerini görebiliyoruz. Şu anda kritik olan bizim çöl çekirgesi dediğimiz Schistocerca gregaria türüne ait çekirgelerin ülkemize gelip gelmeyeceği ve ya sınırda mı değil mi, bu sorulara cevap aramak üzere biz de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bana Suruç bölgesinde Schistocerca gregaria türüne ait bir fotoğraf gönderildi. Dolayısıyla bu önemli bir kriter. Sadece resim üzerinde yorum yapmak çok doğru değildir fakat şu anda Suudi Arabistan, Sudan ve Suriye’nin Deyrizor kentine kadar gelen bir çekirge istilasından bahsedebiliyoruz. Dolayısıyla bu ülkemize şu anda gelebilir noktasında. Dolayısıyla özellikle sınırdaki İl Tarım Müdürlükleri ve çiftçiler tarafından takip edilmesi gerekiyor. Biz de bilimsel çalışmalarımızı yapıyoruz, takip ediyoruz. Şu anda çok kritik bir düzeyde değiliz ama önlem alınması noktasında A ve B planlarını yapmamız gerekiyor” dedi.
Çekirgelerin Suriye’deki durumla ilgili net bir bilgi olmadığını söyleyen Toprak, “Deyrizor bölgesi Rakka’nın güneydoğusunda ve ülkemize yakın bir alan. Orada görüldüğü fakat popülasyon durumuyla ilgili şu ana kadar net bir bilgi yok ama bu bizim için önemli bir veridir, üzerinde durulması gereken bir veridir” dedi.
Türkiye’deki çekirge istilaları
Geçen yıllarda özellikle Siverek’te bir çekirge salgının olduğunu söyleyen Toprak, “Şu anda tarımsal faaliyetler artık ürün alma noktasında, çekirgelerin de en ergin olduğu döneme rast geliyor. Dolayısıyla önüne gelen her şeyi silip süpürüp yer değiştiriyorlar. Genellikle tarlaların kenarına yumurtalarını bırakmak suretiyle sezonda çok hızlı bir popülasyon artışıyla karşı karşıya kalınabilir. Tarlaların kenarlarının sürülmesi yumurtaların açılmasında önemli bir önlem mekanizmasıdır” şeklinde konuştu.
Yetkililere haber verilmesi önemli
Türkiye’de ilk defa çekilen istilacı çöl çekirgesinin fotoğrafını gösteren Toprak, “Bu çekirgeyi eğer çiftçilerimiz ve vatandaşlarımız görürlerse mutlaka bizimle iletişime geçsinler. Tarım İl Müdürlüklerine haber verebilirler. Bu bahsettiğimiz Afrika çöl çekirgesi ve istilacı olan bir tür” ifadelerine yer verdi.
İklimsel değişikler böcek popülasyonunu değiştirebilir
Dünyadaki iklimsel değişikliklerin böcek popülasyonunu etkilediğini söyleyen Toprak,” Sadece çekirge istilasından bahsetmiyoruz. Burada bir konuyu daha vurgulamamız gerekiyor. Küresel iklim değişikliği aynı zamanda daha önce görülmeyen böcek türlerinin ülkemize, bölgemize gelmesi anlamına da gelebilir. Dolayısıyla böcek popülasyonunun çok iyi takip edilmesi gerekiyor. Bu sivrisinek, karasinek, kene olabilir, hamamböceği olabilir. Diğer vektör özelliği, hastalık taşıyan böcekler de dahil olmak üzere popülasyonlarının her ay takip edilmesi gereken bir zaman dilimindeyiz” diye konuştu.