İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in ‘Kamuda Kürtçe hizmet’ çıkışına İYİ Parti Balıkesir Milletvekili İsmail Ok sert tepki gösterdi.
Milletvekili Ok, sosyal medya hesabında yayınladığı mesajda, Tunç Soyer’in Anayasa suçu işlediğini ileri sürdü.
İsmail Ok’un açıklaması şöyle:
“İşgale karşı İlk ve son kurşunun sıkıldığı İzmir’imizin Büyükşehir Belediye Başkanı Sn.Tunç Soyer yaptığı açıklama ile PKK’nın siyasi uzantısı olan bir partinin belediye başkanlarından hiçbir farkı olmadığını göstermektedir. Sayın Soyer: “kamusal alanda kürtçe hizmet verilmesi” söylemleri ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kuruluş Değerlerine ve Anayasasına karşı savaş açarak suç işlemektedir.
Sayın Soyer CHP ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarının emanetine ihanet ettiğinizin farkında mısınız?
Daha öncesinde de Sayın Soyer , “Türk Milleti Kıbrıs’a fazla müdahil oluyor…” demek suretiyle ,Türkiye’ye karşı olan emperyalistler ile aynı safta yer alabilmiştir!
Maalesef bazı Belediye Başkanları ve Yöneticiler de Sayın Soyer gibi 30 Mart yerel seçimlerinden sonra söylem ve eylemleri ile AKP’nin sözde çözüm (İHANET ) süreci görevine talip oldukları göstermektedir.
Sayın İmamoğlu , hain terör örgütünün elebaşı olan bebek katili için PKK mitinglerinde , seni çok özledik diyen ve Türkiye’ye her türlü hakareti yapan sözde sanatçı Ahmet Kaya’nın mezarını ziyaret etmiştir.
Yine bir Genel Başkan Yardımcısı Barış Pınarı Harekatı esnasında “ Türkiye Kürtlere katliam yapmaktadır” derken bir diğer parti yetkilisi “PYD terör örgütü değildir” demiştir.
Buradan Türk Milleti adına soruyorum:
Şehit ve gazilerimizin kanları ile kurulan TC Devletine “katil devlet “ diyen ve Saray tarafından korunan, havuz medyasının baykuşu sözde kadın gazeteci ile aranızda ne fark var!
Maalesef bu zihniyet sahipleri Büyük Atatürk’ün dediği gibi gaflet , dalalet ve hatta hıyanet içersin de bulunmaktadırlar .
Bu zavallılar ile asla yan yana gelmemiz ve birlikte yürümemiz söz konusu olamaz . Bu zihniyet sahipleri ile mücadelemiz devam edecektir ve bu konuda asla taviz veremeyiz.
Kahraman ecdadımızın kutsal emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti Devletini korumak hepimizin en birinci görevidir Ne Mutlu Türk’üm Diyene.”