Sol Parti Balıkesir İl Kongresi, MYK Üyesi Alper Taş’ın da katılımı ile yapıldı. Salih Tozan Toplantı ve Kültür Merkezi’nde geçtiğimiz gün yapılan kongrede partililere ve konuklara hitap eden Taş, iktidarın antidemokratik baskıcı bir rejim oluşturduğunu ileri sürerek çok sert elestirilerde bulundu.
Taş,” muhalefeti susturmak isteyen iktidarın göstermelik seçimlerle Putin’in Rusya’sı gibi bir Türkiye özlediğini” söyledi. Taş, “Sandığı koyalım ama öyle bir sandık düzenlemesi yapalım ki hep biz çıkalım sandıktan. Böyle bir Türkiye özlüyorlar” dedi.
Taş, bütün sivil olusumlarla ve halkla birlikte, birleşik bir muhalefet örgütlemek gerektiğini savunurken, CHP’yi de, “Rejimin sınırları içinde politika yapmakla.” eleştirdi
ÇOK ÖNEMLİ GELİŞMELER OLACAK
Taş, “Kürt sorunu ve çözüm süreci” konularına da değindi. sorunun silahla çözülemeyeceğini, bu politikanın sonuna gelindiğini belirterek, “Önümüzdeki günlerde çok önemli gelişmeler olacak” dedi. Taş, “Bu süreç emperyal bir amaca dönüşmesin. Yayılmacı olmasın. Silahsız ve demokratik bir çözüm olsun” görüşünü belirtti.
Birgun.net Yayın Koordinatörleri Uğur Koç ve Berkant Gültekin ile birgun.net Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yaşar Gökdemir, Sabah gazetesinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e ziyaretinin haberini haberleştirdikleri gerekçesiyle gözaltına alınmasını da eleştirerek, “Uğur Koç, Berkant Gültekin ve Yaşar Gökdemir, sadece gazetecilik yaptılar” dedi.
“TEK BAŞINA KURTULUŞ YOK!”
Sol Parti MYK Üyesi Alper Taş, şöyle konuştu:
“Muhalefeti sivil bir faşizm ekseninde susturan, susturmaya çalışan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Şöyle bir Türkiye istiyorlar. Putin’in Rusya’si gibi bir Türkiye istiyorlar. Seçim göstermelik olsun, millet sandığa gitsin; çünkü seçim olmazsa meşruiyetleri olmayacak. ‘Sandığı koyalım ama öyle bir sandık düzenlemesi yapalım ki hep biz çıkalım sandıktan’. Böyle bir Türkiye özlüyorlar. Yaptıkları bütün hamleler bu.
O yüzden elbette slogan doğru. Eskiden beri bu sloganı atıyoruz ama tabii bu sloganın gereğini ne kadar yaptık? yapamadık.
‘Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber ya hiç birimiz!’. Evet bugünün Turkiyesi’nde doğru slogan bu. Bu sloganın içeriğini ve hakkını vermemiz lazım. Turkiye’nin, ülkemizin haketmedigi bu Sivil faşist rejimi ve siyasal İslamcı bir rejimi kurma çabası karşısında özgür demokratik Turkiye’yi yaratmamız gerekiyor. Bunun mücadelesini örgütlememiz gerekiyor. Bunun için birleşik bir halk hareketi geliştirmemiz gerekiyor.
Bu siyasal İslamcı rejimi yenmemiz için mücadeleyi birleştirmemiz lazim; artık bunun mazereti yok.
Sevgili Karadeniz’imizin yıldızlaşan yumruğu, geleneğimizin yıldızlaşan yumruğu Sedat Göçmen Abimizin cenaze töreninde vurguladığımız gibi: Bu memleketin hırsızları, dolandırıcıları, yalancıları, soyguncuları yemede içmede soymada birleşiyor da bu memleketin devrimcileri demokratları niye birleşik mücadele içerisinde olamıyor? Bundan kurtulmalıyız. Tek tek hepimiz etkisiz oluruz. Kendimizi etkili kılmanın yolunu bulalım tabii ama bu şu anlama gelmiyor: ‘Sol Parti’nin örgütlenmesini bırakacağız ve birleşik muhalefet içinde olacağız’ ikisi birbirinin karşısına konulabilecek bir şey değil.
Hem Sol Parti’yi örgütleyeceğiz , hem de iyi bir şekilde örgütleyeceğiz. Bilim temelinde örgütleyeceğiz, hem aşağıdan örgütleyeceğiz, hem de birleşik muhalefet hareketi yaratacağız.
Şimdi görev en geniş halk muhalefeti icerisinde kendimizi örgütlemektir. Kendimizi de ancak halk muhalefeti içerisinde örgütleriz; kıyıda köşede değil.
Tek başımıza yetmeyiz, kimse de yetmez. Çünkü karşımızda tek tek güç yok. Birleşmiş bir güç var. Bu birleşik güç karşısında birleşik bir mücadeleyi geliştirmemiz gerekiyor.”
