Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir İl Başkanlığı’nın 37’nci Olağan Genel Kurulu dün yapıldı. Divan Başkanlığını Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu’nun üstlendiği genel kurulda delegelerden yeterli imzayı alan Serkan Sarı, Ender Biçki ve Ömür Mustafa Boyuer’in listeleri yarıştı.
CHP Balıkesir İl Başkanlığı’nın olağan genel kurulu yapıldı. 644 delegenin bulunduğu il örgütünde Serkan Sarı Mavi, Ender Biçki Kırmızı ve Ömür Mustafa Boyuer ise beyaz liste ile seçime girdi. Serkan Sarı 363, Ender Biçki 196 ve Ömür Mustafa Boyuer ise 76 delegenin imzasıyla il başkanlığına aday oldu. İl kongresi öncesinde yaşanan çarşaf liste tartışmaları il kongresinde verilen blok liste önerisiyle sona erdi. Delegeler seçimin blok listeyle yapılmasına oy birliği ile karar verdi.
Yapılan seçim sonrasında Serkan Sarı 341 oy alırken Ender Biçki 267, Ömür Mustafa Boyuer ise 19 oy aldı. Serkan Sarı 2 yıl süreyle yeniden il başkanlığına getirildi.
Düzenlenen kongreye CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Balıkesir Milletvekilleri Ahmet Akın, Ensar Aytekin ve Fikret Şahin, Belediye Başkanları Ali Kemal Deveciler, Tolga Tosun, Orhan Gaga, Hüseyin Sarı, İbrahim Palaz, Tancan Barçın, Mehmet İrem Himam, Hasan Arslan katıldı. Kongreye önceki dönem milletvekilleri Hasan Tahsin Uzun, Orhan Sür, Namık Havutça, Mehmet Tüm, Sedat Pekel ve Ergün Aydoğan da hazır bulundu.
BOYUER ADAYLIK SÜRECİNİ ANLATTI
Seçime katılacak il başkan adaylarının belirlenmesiyle birlikte adaylara söz verildi. Çekilen kura sonucunda ilk konuşmayı Ömür Mustafa Boyuer yaparken ikinci konuşmayı Serkan Sarı, son konuşmayı ise Ender Biçki yaptı. Ömür Mustafa Boyuer yaptığı konuşmada adaylık sürecinde yaşananları dile getirerek delegelerden destek istedi. Boyuer şunları söyledi:
“Öncelikle buradan çıkacak sonucun hem Balıkesir’e hem de ülkemize faydalı olmasını diliyorm. Biz uzun aylardan bu yana ekip olarak yollardayız. İnandığımız ve samimi olduğumuz bir şiarla yola çıktık. Balıkesir’de ortak aklı egemen kılabileceğimiz bir gelecek mümkün şiarıyla yola çıktık. Balıkesir’de ortak aklı hayata geçiremediğimiz sürece Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidara taşıyabilmek mümkün değil. Ortak aklı hayata geçirebilmenin yolu ise Cumhuriyet Halk Partisi’nin her bir üyesinin yönetim kademelerine ve aktif çalışma içerisine çekebilmemizden geçiyor. Yoksa sadece yönetim kademelerinin, il başkanının, ilçe başkanının tek başına sahada koşmasıyla bu yarıştan güçlü çıkamayız. Biz kimlerin il başkanı, kimlerin ilçe başkanı olacağı üzerinde durmuyoruz. Belli bir anlayışların yönetim kademesinde olmasını savunuyoruz. Kamu çıkarını önde tutan, yüzünü halka, sokağa dönen, yurtsever ve antiemperyalist anlayışların yönetimlerde olmasını savunuyoruz. Yoksa Ahmet gelsin, Mehmet gelsin noktasında karar verecek olur isek kusura bakmayın ama Cumhuriyet Halk Partisi’ni başarılı kılamayız.
31 MART SONRASINDA UMUT DOĞDU
31 Mart yerel seçimleri sonucunda ve özellikle İstanbul seçimlerinin sonucunda bu ülkede öğrenilmiş çaresizliğin ortadan kalktığına inanıyoruz. Nedir öğrenilmiş çaresizlik? Ne yaparsanız yapın AKP iktidarı hiçbir şekilde gitmez. Ama 31 Mart sonrası gerçekten halkta bir umut doğdu, yüzünü kurucu değerlere döndü. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu ülkenin kurucu partisiyiz. Sadece oradan çıkan zaferle sonuca gidebilmemiz mümkün değil. Şunu da ifade etmek istiyorum; Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve Millet İttifakı’nın buradan başarılı çıkmasının baş mimarı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Çünkü ittifak cephesini genişletmesi, liyakatli adayları, doğru adayları halkla buluşturması açısından gerçekten çok önemli bir hamle yaptı.
KİMSEYLE PAZARLIK ETMEDİK
Biz ilk çıktığımız günden bu yana hiç kimseyle pazarlık yapmadık ve pazarlık yapmayacağımızı ifade ettik ve şu an itibariyle de hiç kimseyle pazarlık yapmadık. Yaşadığımız süreci anlatmak zorundayım. Burada mutlu ufuklar, umutlu yarınlar çizerek bir sonuca varacağımıza inanmıyorum. Gömeç ilçe kongresiyle başlayan ve en son İvrindi ilçe kongresiyle biten sürecin sonunda bugün il başkanı ve örgütünü seçeceğiz. Biz ilçe kongreleri başlamadan önce adaylığımızı ekip olarak açıkladık. Çünkü hesapsız ve kitapsız, bizim güvendiğimiz tek şey Cumhuriyet Halk Partisi’nin sağduyulu üyeleri ve delegeleridir. Biz hiç kimseyle pazarlık yapmadık ve bunun sonucunda yaşanan bir süreç var. Cumhuriyet Halk Partisi’nde yıllardan beri siyaset yapıyorum. Üç dönem merkez ilçe başkanlığı yaptım. Milletvekili adayı, belediye başkan adayı oldum.
GİZLİ OYLAMAYA HAYIR DEDİM
Cumhuriyet Halk Partisi’nde şu anda hiç bu şekilde seçim yaşanmadı. Taraf olmakta bir sorun yok. Taraf olmak kadar normal bir şey de yok. Ancak bu kadar müdahil olunması Cumhuriyet Halk Partisi’ni kutuplaştırması anlamında çok kötü bir durumdayız. Bugün buradan çıkacak sonucun nihai sonuç olacağını sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Asıl problemler 17 Şubat günü yaşanacak. Burada bazı ilçeler bir araya geldiler bir karar aldılar. Yani mevcut il başkanına karşı bir karar aldılar, toplantılar yaptılar. Dört ilçeyle başlayan, sonuçta da 14 ilçenin imzasıyla basına, kamuoyuna bazı açıklamada bulundular. Ender Biçki ile benim uzlaşmamı isteyen ciddi anlamda çağrılar oldu. Biz Ender arkadaşımla bu çağrılara kulak vermek zorundaydık. Oturduk üç kez görüştük. İlk öneride bulunan bendim. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tabanında uzlaşmamız isteniyor adayın teke düşürülmesi isteniyor dendiğinde bir öneride bulundum. Daha önce biz basın açıklamasıyla adaylığımızı açıkladık. Sen il başkanlığı da yaptın dedim. Bu noktada fedakarlık yapacak olursan bu örgüt mutlaka önümüzdeki süreçte bunu değerlendirecektir dedim. Çünkü bizim öncelikli ve ilk hedefimiz il başkanlığıdır. Daha sonra kendisiyle ikinci kez bir araya geldiğimizde ‘ben il başkanı olayım, sen yönetimde yer al. Ben milletvekili adayı olacağım, il başkanı olarak sen devam edersin’ önerisinde bulundu. Bu siyasi ahlak ve etiğine uygun bir şey değildi, uzlaşma zemini bulamadık. Sonuç olarak en son geldiğimiz noktada ilçe başkanlarının oluşturduğu kurulda siz uzlaşamıyorsunuz, biz oylama yapacağız, bu oylama sonucunu sonunda hareket edeceğiz, söz veriyor musunuz dediler. Ender arkadaşımız söz verdi. Ben karşı bir soru sordum. Ben nasıl oylama yapacaksınız dediğimde gizli oylama yapacağız dediler. Kim size ne dediyse; ben siyaseti dünden bu güne yapmıyorum. Beni taşıyanlar iyi bilir. Ben bu sözün nereye gideceğini, hangi sonuçlar doğuracağını hesaplayan, tecrübeli bir arkadaşınızım. Gizli oylama yapacağız dediklerinde ben Ömür Boyuer olarak bunu kabul etmiyorum dedim. Şimdi bazı arkadaşlarım, özellikle bazı ilçe başkanları aynı ifadelerle bunu inkar ediyorlar. Sanki bunu kabul ettiklerinde har şey çökecek. Yahu kabul etmediğim bir şey için nasıl savunulabilir. Böyle bir şey söz konusu değil. Yani bundan kimden duyarsanız duyun kesinlikle doğru değil. O grup 340 delegeyi temsil ediyormuş, herkes oy kullanacakmış, oradan çıkan sonuca göre hareket edeceklermiş. Bir ilçe de telefonla bağlanacakmış. Zaten alınan kararın ruhuna aykırı. Herkes gizli oylama yaparken o ilçe açık oylama yapacak. Sonuç olarak bunu üzerinden bir algı yürütülmeye başlandı. Ömür Boyer söz verdi, sözünden caydı ve biz de diğer adayı destekleme kararı aldık dediler. Ben aynen gizli oylamayla ortaya bir gerekçe koyamazsınız dedim. Ortaya gerekçe koymanız gerekir, bu gerekçe hem parti tabanını, hem kamuoyunu hem de adayların içine sinecek bir gerekçe olmalı dedim.
ADAY BELİRLEME KRİTERLERİNİ HALA AÇIKLAMADILAR
An itibariyle hala bir gerekçe yok. Peki oy kullanıyorsunuz kriter ne? Aldığınız kriteri merak ediyorum, ama gerekçesi yok. Aldığınız kriter bir başka partiye gidip gelmek mi? Aldığınız kriter adayın parti suçu işleyip, disiplinden ceza alıp almaması mı? Aldığınız kriter Abdullah Cömert davasında gençlere hakaret edip, polise şikayet etme tehdidinde bulunup bulunmadığı mı? Aldığınız kriter gençlerin tokatlanmasına göz yummak mı? Hangi kriteri esas aldınız, hangi kriteri alarak aday belirlediniz? Siz Cumhuriyet Halk Partisi’nin fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür delegelerisiniz. O kabine girdiğiniz zaman elinizi vicdanınıza koyacaksınız. Çok önemli bir göreviniz olacak. Devrimcilik lafla falan olmuyor, devrimcinin özü de sözü de birdir. Devrimci eleştiri de yapar özeleştiri de yapar. Onun için her ağzına devrimciliği alan arkadaş devrimci değildir.
DEKLARASYON İLK GÜN ÇÖKTÜ
Örgüt olarak geldiğimiz son durum budur. 14 ilçenin imzaladığı söylediği bir deklarasyon var. O deklarasyon ilk gün çöktü. Bu da çok talihsiz bir zamanda açıklama yapıldı. Bandırma’da il başkanı adayıyla delegeleri bir araya getirme organizasyonuna giderken bir mesaj ulaştı. Bandırma ilçe başkanı Sayın Selim Panç’ın e-posta adresiyle basına servis edilmiş. Kardeşim orada biz bir tiyatronun parçası mıyız? Hadi bizi geçtim Bandırma’da milletvekilliği yapmış, belediye başkanlığı yapmış çok saygın delegeler var. Niye çağırıyorsunuz o zaman? Niye bir tiyatronun parçası yapıyorsunuz bizi? Samimi olmak gerekiyor. Ona şimdi deklarasyon deniyor ya gerçi Ayvalık ve Marmara desteğini çekti. Ayrıca o deklarasyona imza atmayan ilçelerin gıyabında imza atılmış. Oylama yapıldığı gün hiçbir ilçe, il delegasyonuyla bir araya gelip görüş almadı. Orada kullanılan oylar şahsi oylardır. Tabi demokratik yollarla seçilen ilçe başkanlarına o anlamda bir şey demiyorum ama şahsi oylardır. Sizler delegesiniz, oradaki oylama ile ilgili sizlere bilgi verildi mi? Verilmedi. Görüşünüz alındı mı alınmadı. Bir kaç ilçe başkanı kendi il delegasyonu önünde kandırıldıklarını söylediler. Bu işi geç anladıklarını söylediler. O seçim sonuçlarından sonra bir takım şeylerin farkına vardıklarını söylediler. Bunları tüm samimiyetimle söylüyorum.”
SERKAN SARI: HEP BİRLİKTE BAŞARDIK
İl Başkan Adayı Serkan Sarı da yaptığı adaylık konuşmasında CHP’nin iktidar olması için çalışacaklarını söyledi. Sarı şunları kaydetti:
“Bundan tam iki yıl önce bir başlangıç yapmıştık. O yürüyüşümüz onur ve gururla hala devam ediyor. Siyaset sadece seçme ve seçilme mücadelesi değildir. Bu günden yarına bir şeyleri değiştirebilme mücadelesidir. Biz bu kongrelerimizi yarınlarımızı değiştirebilmek, umutlarımızı tazeleyebilmek için yapıyoruz. Bugün bu mücadeleye gönül verenler bu klasik tartışmalardan kurtaracağımız bilsinler. Bizler hakkı yenen işçimizin, geleceği karartılan gencimizin, hayat mücadelesinde yalnız kalan emekçimizin, ezilen, sömürülen emekçilerimizin, işsiz kalan vatandaşlarımızın, şiddet gören kadınlarımızın, dağdaki ağacın, ovadaki çiçeğin, ormandaki canlının, suyun, havanın, hepimizin yaşam hakkını savunma hakkını mücadele etmek için geliyoruz. Var mısınız bizimle mücadeleye? Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmesin diye mücadele etmeye geliyoruz. Var mısınız mücadeleye? Özgürlüklerimizi yok etmek isteyenler, hakkı, hukuku, adaleti yok sayanlar bilsinler ki Mustafa Kemal’in genç nesilleri görev başında. Sizlerden bir söz istiyoruz. Var mısınız bu devrimci ruh ile mücadele ederek partimizi iktidar yapmaya hazır mısınız? Soruyorum size hazır mısınız partimizin bayrağını iktidara dikmeye? Aydınlık, çağdaş, tam bağımsız Türkiye mücadelesini omuz omuza vermeye hazır mısınız? Yüreği genç olan, mücadele ruhu genç olan sevgili yoldaşlarım hazır mısınız bu mücadeleyi vermeye? Hepinizin kalbinde Kuvayi Milliye ruhu atıyor. Bizim dayanışma kültürümüz var. Bizim yılmak bilmeyen mücadele ruhumuz var. Bizler sabahlara kadar bayrak astık, afiş astık. Nerede bir mücadele varsa en önünde yer aldık. Dinlenmemek üzere yola çıkanlar asla yorulmazlar şiarıyla bu yolda yürüdük. Bu şiar ile her türlü güçlüğe ve imkansızlığa rağmen asla durmadık ve yılmadık. Çalışan ve çalıştıran bir örgüt olmaya geliyoruz dedik. Bugüne kadar hiç durmadık, çalıştık ve bütün örgütümüzü birlikte çalışmaya davet ettik. El birlik mücadele ettik ve birlikte başardık. Bugün Balıkesir’in dört bir köşesinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrağı dalgalanıyorsa, bu mücadeleye inanan, bizimle bu yolda yürüyen siz değerli partililerimiz sayesinde olmuştur. İyi ki varsınız, iyi ki birlikteyiz. Bu kongre yeni bir başlangıç, bu kongre iktidarımızın taşlarını dizdiğimizi kongre olacak. Dört bir köşesinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrağını birlikte dalgalandıracağız. Bu kongre 20 ilçemizle birlikte omuz omuza iktidara yürüyüşümüzün başlangıcıdır. Kazanacağımız bu zafer çok yakın. 31 Mart seçimlerinde Mart’ın sonu bahar diyerek çıktık bu yola. 23 Haziran’da ise her şey çok güzel olacak dedik. Şimdi her şeyi çok güzel yapamaya hazır mıyız?
Güzel işler yaptık, birbirimize inandık ve güvendik. Kol kola girdik, omuz omuza verdik. El birlik Cumhuriyet Halk Partisi’ni Balıkesir’de 1-2 adım değil 4 adım yukarıya taşıdık. Bunu birlikte başardık yine başaracağız. Artık iktidar zamanı, hazır mıyız iktidar olmaya? Hiç kimsenin şüphesi olmasın; asla eğilmemek üzere, asla bükülmemek üzere, demir gibi irademizle mücadele etmek için bu yola çıktık. Emin olun ki bu AKP faşizmini ve zincirleri birlikte kıracağız. Bu iktidarı el birlikte kavuşacağız hazır mısınız? Kimsenin şüphesi olmasın; burada Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunda yürüyen, devrimci, genç yoldaşlarımız var. Bu gençliğin enerjisi ve sizlerin desteğiyle kimsenin şüphesi olmasın bu iktidar çok yakın. Yüreğimizdeki bu sevda asla silinmeyecek. Bu sevdayla mücadeleye devam edeceğiz. Göreve geldik partimizi yukarılara taşıdık. Yıllar sonra Gömeç’te, Burhaniye’de, Balya’da, Gönen’de Cumhuriyet Halk Partisi’ni bayrağını yeniden el birlikte diktik. Bütün başkanlarımı; Edremit, Bandırma, Erdek, Manyas, bütün belediye başkanlarımızı tebrik ediyorum. Bize bu gururu ve onuru yaşattıkları için tebrik ediyorum. Bizim mücadelemize önderlik ettikleri için tebrik ediyorum. Örgütlerimizi yürekten kutluyorum. O değerli emekçi ilçe başkanlarımızı, o değerli, yürekli parti emekçilerimizi, yiğit kadınlarımızı, yiğit, yürekli gençlerimizi tebrik ediyorum. AKP faşizminin zincirini Balıkesir’de hep birlikte kırıyoruz. Hepinizi tebrik ediyorum. Yarın aydınlık bir güne uyanmaya hazır mısınız?”
BİÇKİ: HİÇ BİR ADAY İÇİN KÖTÜ KONUŞMADIM
İl Başkan adaylarından Ender Biçki ise kendilerine 2023 hedefi koyduklarını belirterek şunları dile getirdi:
“Bu kampanya boyunca hiçbir il başkan adayı için olumsuz bir kelime bile etmedim ve bu gün de etmeyeceğim. Çünkü bizim önümüzdeki süreçte kullanacağımız dil, sevgi dili, kardeşlik dili, dostluk dili olacak. Çünkü ben hiçbir il başkanı adayını kendime rakip olarak görmüyorum. O arkadaşların bizim birlikte yürüyeceğimiz dava, yol arkadaşlarımız. Onun için hiçbir yerde aday olan arkadaşlar için rakip kelimesi dahi kullanmadım. Bu vesileyle il başkan adayı arkadaşlarımın ve onların yanında günlerce koşturan yönetim kurulu üyesi adayı arkadaşlarımı yürekten kutluyorum. Biz kavga için değil, geçmişle hesaplaşmaya değil, biz gönüller yapmaya geliyoruz.
2023 HEDEFİMİZ VAR
Önümüzde bir 2023 hedefi var. 2015’de ilk il başkanı olduğum kongrede 2019 hedefini koymuştum. O zaman 2019 hedefi bizim için önemlidir, Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100’ncu yılıdır ve 69 yıl sonra da Büyükşehir Belediyesini almak bizim boynumuzun borcudur demiştim. Ama ne oldu? Ne yazık ki öyledir, böyledir, çeşitli sebepleri vardır ama Büyükşehir belediyesini alamadık. Bir il başkanının başarı olarak anlatacağı hikayesi, başarı olarak sunacağı tek bir kriter vardır, Büyükşehir belediye başkanlığıdır. İlçe belediyelerinin sayısını artırmak il başkanının başarısı değildir. İlçe belediyelerinin sayısını artırmak, ilçe başkanlarının başarısıdır. Bu sebeple de ilçelerinde bu başarıya imza atan bütün ilçe başkanlarını kutluyorum. Ama bizim başarımız büyükşehiri almak olmalıydı. Bu başarıyı gerçekleştiremedik. Ama bunu yapacağız. Önümüzde 2023 hedefi var. Şimdi biz o hedefe yürürken hazırlıklarımızı, planlarımızı yaptık, programımızı yaptık ve bu hedefe de umutla yürüyeceğiz hep birlikte. Bunun için de 10 maddelik seçim bildirgesi hazırladık. 10 numaralı şehire 10 maddelik seçim bildirgesi hazırladık.
BUNDAN SONRA SESİMİZİ DEĞİL SÖZÜMÜZÜ YÜCELTECEĞİZ
Biz bundan sonra sesimizi değil sözümüzü yükselteceğiz. Yani partimizi 2023 hedefine taşımak için gece-gündüz çalışacağız. Biz sesimizle değil, sözümüzle, yaptıklarımızla ve yapacaklarımızla kendimizi anlatmaya çalışacağız. 2017 yılında bir referandum yapıldı. Balıkesir’de yüzde 55 hayır oyu çıktı. Ama yüzde 55 hayır oyu çıktı ama 24 Haziran seçimlerinde ittifak kurulduğu halde bu yüzde 55 oranı ne yazık ki yüzde 46’ya düştü. Yani şartlar ve koşullar o kadar uygunken ve bu kadar oy oranı varken ne yazık ki partinin ittifak kurulduğu anda oyu aşağıya düşmüştür. Şimdi 2023 hedefine yürürken yapacağımız bir iş daha var. Sayın genel başkanımızın Ankara’dan İstanbul’a başlattığı hak, hukuk, adalet yürüyüşü sonrası, Türkiye’de genel başkanımızın büyük başarısıyla Millet İttifakı oluşmuştur. Genel başkanımız bu ittifakı ilmek ilmek örerek Türkiye’de ittifakı sağlamış ve 31 Mart seçimlerinde Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi büyük başarı yakalamıştır.
BİRLEŞTİRİCİ SİYASET İSTİYORUZ
Önümüzdeki süreçte izleyeceğimiz politika sevgi, saygı, empati ve özeleştiriye dayanan, birleştirici ve bütünleştirici siyaset olacaktır. Ötekileştiren, ayrıştıran, nefret dilini kullanan, karşı taraftaki, karşı mahalledeki insanları kışkırtan sloganlardan uzaklaşacağız. Çünkü içinde bulunduğumuz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bunu zorunlu kılmaktadır. Çünkü ittifakın devam etmesi, büyümesi önemlidir. Ama biz bu ittifakı demokrasi ittifakına dönüştüreceğiz, bir demokrasi cephesine dönüştüreceğiz Balıkesir’de. Sadece Cumhuriyet Halk Partisi ile İYİ Parti’nin ittifakı yetmez. Sadece Saadet Partisi’nin ittifaka katılmasıyla olmaz. Demokrasiden yana, cumhuriyetten yana, Atatürk’ten yana, bu ülkenin birliğinden, bütünlüğünden yana olan herkesle birlikte bu demokrasi cephesini büyüteceğiz ve genişleteceğiz. Böylelikle 2023 hedefine hep birlikte yürüyeceğiz. 2023 bizim için çok önemlidir. Çünkü 2023 1923’ün 100’ncü yılıdır. 100’ncü yılda biz AKP iktidarı önce Balıkesir’de sonra da Türkiye’de geldiği yere göndereceğiz. 2023 hedefi asla ve asla Erdoğan’ın hedefi olamaz. 2023 hedefi bu ülkeyi kuranların, cumhuriyeti kuranların ve Cumhuriyet Halk Partisi’ni kuranların hedefi olacaktır. Bu sebeple de 2023 hedefine giderken hep birlikte, sizlerle birlikte kucaklaşarak, birbirimize kenetlenerek, dargınlıkları, kırgınlıkları bir kenara koyarak, barışarak, bu hedefe yürüyeceğiz.”
SERKAN SARI SEÇİMİ KAZANDI
Adayların konuşmalarının ardından oylamaya geçildi. 644 delegenin bulunduğu kongrede Serkan Sarı 341, Ender Biçki 267, Ömür Mustafa Boyuer ise 19 oy aldı. İki yıllık süreçte il başkanlığına Serkan Sarı yeniden seçildi. İl Başkanlığına getirilen Serkan Sarı’nin listesinde şu isimler yer alıyor:
“İL YÖNETİM KURULU : Besim Kemal, Aşkın Alkan, Orkun Atlay, Şaban Ayydıldız, Özgür Başaran, Ercan Bingöl, Mehmet Ali Çiçek, Hasan Paşa Decedeli, Hakkı Kurtuluş Demir, Ülker Demir, Gökhan Donat, Ceyhun Ercan, Fatih Fenercioğlu, Güldane Gülmez, Refik Gündoğan, Yusuf Kaplan, Nail Karabacakoğlu, Erden Köybaşı, Erdoğan Küçükaslan, Mustafa Oflaz, Sadri Özen, Remzi Poyraz, Asım Sürer, Kamuran Taşdemirel, Ali Tiritoğlu, Nuray Topan, Hüseyin Üstünel, Filiz Yavuz, Hüseyin Yenitürk, Atalay Yıldıran, Mustafa Yıldırım, Aysel Zerenli,
KURULTAY DELEGELERİ: Ünsal Acar, Selman Hasan Arslan, Nahit Avcı, İrfan Barış, Nevzat Başkan, Levent Çankır, Orhan Gaga, Zafer Abdi Gökçen, Şeref Lale, İbrahim Pazal, Burçe Pektaş, Hüseyin Sarı, Serkan Sarı, Hüseyin Şalmanlı, Hakan Şehirli, Mehmet Tüm, Mustafa Yıldırım, Fatih Yusuf Yılmaz
İL DİSİPLİN KURULU: Uğur Çelikbaş, Ethem Semih Erdem, Cemal Kavak, Ertal Küçükaslan, Metin Özcan, Muharrem Saygı, Ogan Şeker, Hüseyin Şener, Oğuz Şenol.”
