balıkesir Büyükşehir eski Belediye Başkanı, DEVA Partisi Kurucular Kurulu Üyesi ve Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Edip Uğur, partisinin Altıeylül İlçe kongresinde iktidarı sert dille eleştirdi. Edip Uğur ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Balıkesir için yaptığı çalışmaları da anlattı.
Ekonomiden dış politikaya kadar yaşanan gelişmelere ilişkin eleştiriler ortaya koyan Uğur, DEVA Partisi’nin ülkenin dertlerine deva olmak için kurulduğunu söyledi.
Uğur şöyle konuştu:
“İlk kongremizi Ayvalık’ta yaptık. Ayvalık’tan sonra Erdek’te ve dün de Karesi kongresi oldu. Bugün de Altıeylül kongresini gerçekleştiriyoruz. Tabi Altıeylül’ün kongresi dün olacaktı ama Seçim Kurulu müsaade etmediği için yapamadık. Ama 1 saat içinde dediler ki saat 16.00’da 17.00’ye kadar yaparsanız yoksa kongreleriniz olmaz dediler. Karesi ilçe başkanımız, Karesi teşkilatımız çok hızlı bir çalışmayla bütün üyelerini, delegelerini topladı ve dün 1 saat içinde Karesi kongresini yaptı. Kendisini tebrik ediyor, başarılar diliyoruz.
DEMOKRASİ AÇIĞI KAPANMADAN BÜTÇE AÇIĞI KAPANMAZ
DEVA Partisi bir ihtiyaçtan doğdu ve milletimiz DEVA Partisi’ne büyük teveccüh gösterdi. Neydi bu ihtiyaç? Ülkede ekonomiyle ilgili sıkıntı var, bütçe açığı var, ödemeler dengesinde açık var ve en büyük açık demokrasi açığı. Demokrasi açığı kapanmadan ödemeler dengesinde, bütçedeki açığı kapatmak mümkün değil. Çok büyük sıkıntılar ve milletimiz artık siyasette bir değişim bekliyor. Diyor ki bu siyaset gitmez, kavga siyasetiyle bu ülke büyümez, yatırım gelmez, istihdam sağlanmaz.
İşte Genel Başkanımız Ali Babacan sahaya çıktı, elini taşın altına koydu, biz de kendisine destek vererek, Kurucular Kurulu üyesi olduk, görev aldık. KadircanKöşdere Kardeşim Balıkesir teşkilatıyla ilgilendi. Tabi diğer Kurucular Kurulu üyelerimizde vardı. Beş ilde çalışma yaptılar. Ben de Bursa, Eskişehir, Bilecik, Yalova illerinin kuruluşlarıyla ilgilendim. O illerin kuruluşunu gerçekleştirdik. Tabi Balıkesirli olmam hasebiyle de Balıkesir’e de yine tavsiyelerimiz oldu. Kemal Aydemir kardeşimiz İl Başkanı oldu ve çok hızlı ve başarılı bir şekilde diğer ilçelerimizin kuruluşunu yaptı. Kendisine teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum. Sağ olsun, var olsun. İşte Can Çağrı Yeşilsu da Altıeylül ilçe başkanı olarak o da bugün kongresini yapıyor. İnşallah bir güven tazeleyerek görevine devam edecek.
MİLLET İKTİDARI DEVLET İKTİDARINA DÖNÜŞTÜ
Netice itibariyle millet iktidarından devlet iktidarına dönülmüştür. Başkanlık sisteminden sonra millet iktidarından devlet iktidarına dönülmüştür. Devlet iktidarı ile yeniden başa dönülmüştür. Cumhuriyetimizin 97’nci yılındayız, bu millet devlet ağırlığını bilir, siyaset bu ağırlığı hafifletmek içindir. Devlet iradesi yeniden millet iradesinin önüne geçmesin. Anayasamız devleti yönetme iradesini yalnız siyasilere vermiştir. Siyasetin ancak demokrasi ile var olduğu unutulmamalıdır. Demokrasinin arızalı olduğu ortamlarda siyasetin nefes alması kolay değildir. Dolayısıyla esas olan demokrasidir. Demokrasi açığı her zaman cari açıktan, bütçe açığından önemlidir. Geldiğimiz noktada bürokrasi siyasetin önüne, devlet milletin önüne, sadakat liyakatin önüne geçmiştir. Ayrıca kimsenin ağzını açamadığı bir zamanda bunları söylüyoruz.
ŞEFLİK DÖNEMİ YAŞANIYOR.. VALİLER İL BAŞKANI GİBİ OLDU
Bugün mecliste her şeye karşı çıkan veya her şeye evet diyen bir muhalefet var. Böyle sağlıklı bir yapı kurulamaz. Bugün sistem değişikliği denilen emre amade yönetim biçimi rahatsız edici hal almıştır. Tek parti dönemi; hani devamlı tenkit ediyordu iktidar partisi “işte tek parti dönemi, şeflik dönemi” diyorlardı. Şu anda o dönemden daha kötü bir durum var. Tam bir şeflik dönemi var. Valiler il başkanıydı, şimdi yine tekrar valiler il başkanı oldu, kaymakamlar ilçe başkanı oldu. Atanmışlar, seçilmişlerin önüne geçti. Şu anda maalesef durum bu şekildedir.
BÖYLE BİR MALİYE BAKANI OLABİLİR Mİ?
Ekonomiden çok büyük sıkıntılar var. Bir Maliye Bakanımız var, bu bakanımız aynı zamanda Ekonomi Bakanı. Diyor ki “siz maaşınızı dolarla mı alıyorsunuz? Dolarla niye ilgileniyorsunuz? Dolara bakmayın işinize bakın” diyor. Hatta işadamlarını toplamış onu dinledikten sonra herkesin bütün şikayeti dolardan, faizden, krediden oluyor. Bakan “onlarla ilgilenmeyin, işinize bakın, üretiminize bakın, sizi dolar ilgilendiriyor mu” diyor. Yani dolar herkesi ilgilendiriyor. Dolar sokaktaki simit satanı da ilgilendiriyor çünkü susamı ithal ediyorsunuz. Dolar fiyatı arttığı zaman susamın da fiyatı da artıyor. Ayakkabı boyacısının da ilgilendiriyor. Çünkü boya ithal, yerli boya da ithal kimyasallarla yapıldığı için onun fiyatı da artıyor dolarla beraber. Bir peynirciye uğradım dedi ki “Mahvolduk, tenekenin fiyatı dolarla beraber arttı, ambalaj malzemesi fiyatı her gün artıyor” dedi. Dolayısıyla böyle bir Maliye Bakanı olabilir mi? Dolarla siz hiç ilgilenmeyin diyebilir mi?
ÜLKENİN DERTLERİNE DEVA OLACAĞIZ
Demek bunlar ülke sorunlarıyla hiç ilgilenmiyorlar. İşsizlik almış başını gitmiş, büyük bir güvensizlik var, yabancı yatırımcı gelmiyor, dış politikada yalnız kalmışız ve herkes bize saldırıyor. Bir taraftan Azerbaycan’a neden Ermenistan saldırıyor? Türkiye’yi de işin içine çekmek için, çünkü hedef Türkiye. Akdeniz’de de öyle, Yunanla olan işler de öyle. Her gün birisi başımıza bir taş atıyor. Fakat bu neden ileri geliyor? Geçmişte uygulanan yanlış dış politikalardan kaynaklanıyor. Ve şu anda maalesef hiç dostumuz kalmadı. Ne İslam ülkelerinde, ne Avrupa’da, ne Ortadoğu’da hiç birinde dostumuz kalmadı. Öyle bir şey ki hem Suudi Arabistan ile aran iyi değil, hem İsrail’le aran iyi değil. Mısır, İsrail’le, Yunanistan’la gidip diyalog kuruyor, bazı meselelerini konuşuyor. Bizim hiç kimseyle bir diyaloğumuz, görüşmemiz yok. Böyle bir dış politika olur mu? Yani hepsi arızalı; dış politikası da, ekonomisi de, demokrasisi de, hukuku da, adaleti de. İşte bunun için DEVA Partisi var. Deva olmak için; inşallah bunun için çalışacağız, iktidar olacağız ve ülkenin dertlerine deva olacağız. Önce demokrasinin standardını yükselmemiz lazım. Demokrasi düzeldikten sonra, ekonomi de düzelecek, adalet de düzelecek, eğitim de düzelecek, hepsi düzelecek. Biz bunun için varız, bunun için yola çıktık.
BALIKESİR’DE İZİM VAR
Bu arada tabi Balıkesir’de uzun yıllar milletvekilliği yaptım, belediye başkanlığı yaptım. Hani bir laf var hep söylenir; “tarlada izi olanın harmanda sözü olur.” Yani benim Balıkesir’de izim var tarlada izim var, birçok hizmetler yaptım. Hele Altıeylül çok büyük hizmetlerimiz var. Şimdi Balıkesir kurulurken, planlanırken Karesi konut alanları, oturma yerleri, Altıeylül ilçesi de Organize Sanayi Bölgesi’nin, Adliye’nin, Askeriyenin olduğu bir ilçe. Biz tabi buraya çok önem verdik. Buraya büyük bir alışveriş merkezini de getirdik. Hatta Avlu’nun bile büyük bir kısmı Altıeylül ilçesine ait. Yani istedik ki OSB’de büyürken, yeni yatırımlar gelirken buraya gelen insanların rahat yaşadığı bir Balıkesir olsun istedik. Şimdi Mercedes’in torunu buraya yatırım yapmaya geldiğinde, Paşabahçe’nin yaptığı tesisin oraya ilk o yatırım yapacaktı. Biz Balıkesir’de onunla geziyoruz dedi ki; “benim hanım alışverişi çok sever, sizin Balıkesir’de çarşınız neresi bir gezip göreyim.” Ben çarşı diye nereyi göstereceğim ben Alman’a. Sonra dedi ki “benim üst düzey mühendislerim, idarecilerim rezidanslarda kalır, bir de rezidanslarınızı göreyim, bakalım bu rezidanslar ne alemde” dedi. Nerede göstereceğim rezidans var mı Balıkesir’de? İşte onun üzerine “ben nerede yemek yerim, nerede çay içerim, nerede yürüyüş yaparım” dedi. Bana öyle şeyler soruyor ki hiç birine cevap veremiyorum. Yani biz buraya yatırımcıları getirdik; Şişecam, Filli Boya, Kalekim, HEG Gıda, SEKA buraya geldi. Bunlarla birlikte birçok beyaz yakalı Balıkesir’e geldi. Bunların aileleri var, bir sosyal hayatı var. Hayatları sırf fabrikadan ibaret değil ki. Ailesi Balıkesir’e geliyor “burası köy gibi yer” diyor. Ne doğru dürüst tiyatrosu var, ne konser yeri var, ne alışveriş yeri var. Yine alışverişe Bursa’ya gidecek, İzmir’e, İstanbul’a gidecek.Yani burada belli markaların bulunması lazım, tiyatroya, sinemaya gitmesi lazım. Yani ihtiyacını burada karşılasın. İşte bununla ilgili Avlu’yu yaptık, işte o salonları yaptık. Avlu’da yeni ticari alanlar, Altıeylül’de yine yeni ticari alanlar yaptık. Yani insanlar burada yaşamaktan memnun olsun, ihtiyaçlarını burada karşılayabilsin, dışarıya gitmesin istedik. Hatta dışarıdan buraya insanlar gelsin istedik. Bir çocuk köyünü yaptık; Karacabey’den, Kemalpaşa’dan, Akhisar’dan, Çanakkale’den buraya çocuklarını getirenler oldu, okullar öğrencilerini getirdi. Güzel şeyler yaptık. İnşallah bunlar devam eder diye umut ediyoruz. Balıkesir’de su ile ilgili çok önemli işler yaptık.
BALIKESİR’E YAPTIĞIMIZ HİZMETLERİ KİTAPLAŞTIRDIK
Sağ olsun DEVA Partisi Genel Sekreteri Mustafa Bayram Bey, İller Bankası Bursa Bölge Müdürüydü, teklif ettik geldi. Balıkesir’in BASKİ’sini kurdu ve Balıkesir’de çok güzel işler yaptı. Bakın BASKİ ile beraber bütün su işi kırsal ve merkezde BASKİ’ye aitti. O zaman biz tuttuk su şebekesini bütün kırsalda da Balıkesir’in hangi suyu içiliyorsa oraya da onu verdik. Şu anda Çayırhisar’da Altıeylül Mahallesi veya Eski Kuyumcular Mahallesi’nde ne su kullanılıyorsa aynı suyu kullanıyor. Daha birçok kırsal mahallede de İkizcetepeler’den, içme suyu arıtma tesisinden gelen su içiliyor. Yaptığımız hizmetleri de kitap haline getirdik ve hizmetlerimizin hepsi orada var. İnşallah Balıkesir hakikatten yatırımcının da tercih ettiği bir yer. Çünkü yerli ve yabancı yatırımcılar Balıkesir’e geliyor, yatırım yapıyor. Ama onların yaşantısını kolaylaştırmamız, onların sosyal hayatıyla ilgili düzenlemeler yapmamız lazım ki buradan kaçmasınlar. Marangozları OSB’de topladık. 250 tane marangoz, keresteci, mobilyacılar sitesi kurduk. İstiyoruz ki Balıkesir merkeze TIR, kamyon girmesin. Sebze, meyve halini merkezden taşıdık. Sebze Meyve Hali’ne günde bin araç geliyordu ve hepsi şehrin içinde dolaşıyordu. İstiyoruz ki trafik şehrin içinden çıksın, Balıkesir trafiği rahatlasın. Bu işleri de yaptık. İnşallah yine imkan olursa yine hizmetlerimize devam ederiz. Bunların yanında geçitlerimizi yaptık. Romanların evleri 1990 yılında istimlak edilmiş ama ne Romanlar evlerini yıkmış ne de başka bir şey yapılmış. Biz Romanlar’ın evlerini yaptık, oradanda yol geçirdik. Gala’nın önünden gelip Adliye’nin karşısına çıkan yol Romanlar’ın evinin üzerinden geçiyor. Evet, güzel şeyler yaptık.
İnşallah DEVA Partisi düzgün insanların; işinde başarılı, ahlaklı, demokrat insanların olduğu bir partidir. İlk kurulurken Babacan’ın söylediği; teşkilatları kurarken kendi işinde başarılı olsun, ahlaklı olsun, demokrat olsun dedi. Biz de o vasıfları aldık ve ona göre partiyi teşekkül ettirdik. İnşallah Türkiye’yi, Balıkesir’i güzel günler bekliyor. DEVA ile ülkemiz, Türkiye’miz daha güzel olacak.”