ENGİN ARICAN / Sonkurşun
2019’un son günlerinde ve 2020 yılında iktidar partisi AK Parti ve ana muhalefet partisi CHP mahalle delegelerini seçerek, belirlenmiş kongre takvimleri çerçevesinde belde, ilçe ve il kongrelerini tamamlayacak.
Bu kapsamda, Balıkesir CHP’de ilçeler ve il de 1 Aralık’ta başlayan mahalle delege seçimleri tamamlanırken 14 Aralık itibariyle de Balıkesir’in ilçelerinde ilçe kongreleri başladı. İlçe kongrelerinin tamamlanması sonrası 26 Ocak’ta da CHP’nin Balıkesir il kongresi gerçekleşecek.
Balıkesir CHP İl Başkanı, 26 Ocak’ta il başkanlığına yeniden aday olacağını açıklayarak, ilçe ve il kongresi için mahalle delegelerinin adayların delegesi olmadığına partinin delegeleri olduklarına dikkat çekti.
SARI’NIN UYARISI DÜŞÜNDÜRÜCÜ
CHP İl Başkanı Sarı’nın bu açıklaması boşuna değil. Çünkü, siyasal yaşamın ve siyasetin bir realitesi ve geleneksel hala gelmiş bir işleyiş çarkı var. İlçe ve il kongrelerinde başkanlığı kazanmak ve parti yönetimlerinde etkin olabilmek için adaylar, mahalle delege listelerinin hazırlanmasından başlayarak, delege seçimlerinde sandıklarda kendilerini destekleyecek delegelerin seçimini sağlayabilmek için adaylıkları lehine sandığı manipüle edebilmek için yoğun bir mesai harcıyor. Öyle ki, mahalle delege seçimlerinde ilçe veya il başkan ilçe veya il başkanlığını kazanmışçasına delegelerin seçimini büyük ölçüde belirleyen ve kazanan başkan adayları daha ilçe ve il kongresi gerçekleştirilmeden başkanlıklarını ilan edebiliyorlar.
Örneğin; Gönen’de mahalle delege çimlerinde mutlak bir üstünlük sağlayan mevcut ilçe başkanı Ünsal Acar ile Bandırma’da ‘Mavi Liste’olarak mahalle delegeliklerinin tamamını kazanmış mevcut ilçe başkanı Hüseyin Bayram, Gönen ve Bandırma’da daha ilçe kongrelerini gerçekleştirmemiş olmalarına karşın, bugünden seçilmiş iki ilçe başkanı konumunda…
Diğer ilçelerde de farklı bir tablonun söz konusu olduğunu sanmıyorum. Bu, geleneksel siyasi anlayışın ve geleneksel siyasi yöntemin, işleyişin sonucu..! Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz, göstermelik bir demokrasidir ya da değildir, hiç fark etmiyor. Gerçeklik budur..!
GELENEKSEL SİYASET ANLAYIŞI VE YENİ SİYASET ANLAYIŞI
Balıkesir AK Parti’de de mevcut il başkanı Ahmet Sağlam’ın parti genel merkezinin kararıyla görevden alınarak yerine Ekrem Başaran’ın atanması ile birlikte Başaran’ın il yönetimini oluşturma çalışmaları başladı.
Ekrem Başaran atama süreciyle ilgili şu bilgileri verdi:
“Bildiğiniz üzere AK Parti Genel Merkezi tarafından Balıkesir İl Başkanlığının tespitine yönelik temayül çalışması, İl Koordinatörümüz Denizli Milletvekilimiz Şahin TİN Beyefendinin ve Önceki Dönem Manisa İl Başkanımız Berk MERSİNLİ Beyefendinin Balıkesir’de, Önceki dönem ve mevcut milletvekillerimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız, İlçe Belediye Başkanlarımız, Büyükşehir Belediye Meclis Üyelerimiz, Önceki dönem İl Başkanlarımız, Önceki dönem ve mevcut İlçe Başkanlarımız, İl yönetim kurulu üyelerimiz, İl ve İlçe Kadın Kolları Başkanlarımız ve kadın kolları yönetim kurulu üyelerimiz, İl ve İlçe Gençlik Kolları Başkanlarımız ve gençlik kolları yönetim kurulu üyelerimiz, Altıeylül ve Karesi İlçe yönetim kurulu üyelerimiz, Karesi ve Altıeylül Mahalle Başkanlarımız ile birebir görüşerek veya oylama usulüyle yapıldı. Bunun için şehrimize yakından uzaktan gelerek fikirlerini beyan eden tüm teşkilat mensuplarımıza, ayrıca STK temsilcilerine kanaat önderlerine Balıkesir’li tüm hemşehrilerime şahsım ve aday olan diğer 7 arkadaşımız adına teşekkür ediyorum.”
AK Parti’de mevcut il başkanının görevden alınması sonrası 7 il başkan adayı söz konusu idi ve aynen Başaran’ın dikkat çektiği gibi parti genel merkezinin yetkilendirdiği isimlerin nezaretinde bir temayül(eğilim) yoklaması gerçekleştirildi. Ancak, Balıkesir basınının da haber ve yorumlarında dikkat çektiği gibi, bu konuda nihai kararın parti lideri Erdoğan tarafından verileceği vurgulandı. Öyle de oldu, temayül de sandığı giren aday isimlerin dışında Ekrem Başaran, il başkanı olarak bu göreve atandı. Başaran başkanlığındaki oluşturulacak il yönetimi önümüzdeki günlerde parti genel merkezinin belirlediği seçim takvimi kapsamında ilçe ve il de mahalle delegelerini belirleyerek, ilçe ve il kongresini tamamlayacak, ilçe ve il başkanlarını seçecek…
PARTİ İÇİ DEMOKRASİ VE PARTİLİNİN DÜNYASI
Diğer siyasal partiler yanı sıra AK Parti ve CHP’de parti üyeleri, parti tabanları nezdinde dün olduğu gibi bu süreçte de en ciddi tartışmaların, sorgulamaların parti içi demokrasi konusunda olacağına inanıyorum. Bu tartışma ve sorgulamaların bugünden başladığını da belirtmeliyim. Bu doğaldır ve yılların bir türlü sonlandırılamayan tartışmasıdır.
Neden ve niçin?
Çünkü, toplumda ayrımsız hemen her yurttaş siyasal yaşamın demokratikleşmesini ve oy verdiği, üye olarak omuz verdiği partisinde parti içi demokrasinin işler kılınmasını, partisinde söz ve karar sahibi olmak istiyor. Bu çerçevede siyasal partiler ve seçim yasasının demokratikleştirilmesini arzuluyor.
Balıkesir AK Parti İl Başkanlığına atanmış Başaran’ın, partililerine ve kamuoyuna verdiği mesajlarda, birlik, bütünlük, parti içi huzurun tesisinden söz etmesi, yönetimini oluştururken kapsayıcı ve şeffaf olmaktan, adaletli ve eşit davranmaktan söz etmesi boşuna değil.
Keza, CHP İl Başkanı Sarı’nın da seçilmiş delegelerin adayların değil, partinin delegeleri olduğuna dikkat çekmesi yine boşuna değil. Her iki il başkanı da partililerinin ve seçmenin yıllanmış kaygısını ve özlemini biliyor: PARTİ İÇİ DEMOKRASİ..!
Bu konuda AK Parti ile CHP arasında öne çıkan farklı siyaset anlayışı, siyasetçi prototibi ve siyaset tarzı konusunda önemle üzerinde durulması gereken bir farklılık daha var. AK Parti, ülkemizde çok partili siyasal yaşama geçişle birlikte şekillenmiş geleneksel siyaset anlayışını, siyasetçi prototibini ve siyaset tarzını ret ediyor. ’Demokrasi’ ve ‘sandık demokrasisi’ olarak tezahür eden, geleneksel siyasi anlayış ve bu anlayışın ürünü olan siyasetçi tipolojisinin, yöntemlerinin ülkenin ve milletin ihtiyaçlarına yanıt vermediğini düşünüyor. Siyasetteki çözümsüzlüğün, kastlaşmanın, yabancılaşmanın, kirliliğin bu geleneksel siyaset anlayışından kaynaklandığına inananılıyor. Bu, cumhurbaşkanlığı hükümet anlayışı ve sistemi ile parlamenter hükümet anlayışı ve sistemi arasındaki farka kadar uzanıyor.
Esen kalın..
