Ş. TARIK SÜRMELİOĞLU
CHP’nin Karesi ve Büyükşehir Meclis Üyesi Cengiz Dikici Facebook’tan İl Başkanı Serkan Sarı’ya şöyle sallıyor:
“Tarihte bugünden üç gün önce CHP Karesi ilçe kongresinde yönetim listesi çıkartan Serkan Sarı seçimi kaybetti.”
Bu cümleyi üç, gün, dört gün, beş gün diye tekrarlamış.
Yıl sonunda “tarihte bugünden üç yüz altmış beş gün önce CHP Karesi ilçe kongresinde yönetim listesi çıkartan Serkan Sarı seçimi kaybetti” paylaşımı yapacak muhtemelen.
***
DİKİCİ Ailesi’nin safı belli; Karesi İlçe Başkanı Dilek Yalçın’ı desteklediler.
Demokratik ortam.. İsteyen istediği kişiyi, ekibi destekleyebilir.
Ayrıca kişi sevdiğiyle beraberdir.
Ama karşı tarafı sevmediğini apaçık söylemek de hoş değil yani. Hele de aynı partide siyaset yapıyorsan. Sonuçta aynı saftasın yani.
***
SERKAN SARI, Şubat’ta ya da Mart’ta yapılacak kongreye kadar İl Başkanı.
Kongrede seçilirse görevine devam edecek, seçilemezse eczanesine dönecek.
Sarı, Karesi kongresinde taraf oldu malum. Dilek Yalçın’a karşı Hürmüz Avcı’yı destekledi.
Delege seçimlerinden çıkan sonuç, Karesi kongresinin sonucunu haftalar öncesinden ortaya koymuştu zaten. Bu kaderi değiştirmeye İl Başkanı da olsa gücü yetmezdi.
Yine de tarafını koruduğu için taktir etmek lazım; “bu taraf kaybediyor, karşı taraf kazanıyor, cephe değiştireyim, ya da en azından tarafsız görüneyim” demedi.
Kimse tarafsız değil zaten.
***
PARTİ içi rekabeti çatışmaya, çarpışmaya, kavgaya dönüştürmemek lazım.
Bir Meclis Üyesi’nin, mensubu olduğu partinin İl Başkanı ile sosyal medya üzerinden dalga geçmesi yakışık almıyor.
***
DİKİCİ’yi uzun yıllardır tanırız. Ağır başlı, sakin, sessiz, sırası gelince konuşan bir abimiz.
Şimdilerde selam vermeye bile çekinen bir hali var, ne yaptıysak artık.
Tanırız dedik; yani bu şehrin sorunlarına hakimdir, mücadelecidir, uzun yılların uğraşısı sonucunda bugün görev yaptığı Meclis’i hak edenlerdendir.
Ne ki, hiç sevmese bile, üyesi olduğu, Meclis’te temsil ettiği partinin İl Başkanı’yla dalga geçen bir üslup kullanması tanıdığımız Dikici’ye yakışmadı.
************
Gönen kongresinde Ömür Boyuer’i neden konuşturmadılar?
CHP’nin ilçe kongreleri, il başkan adaylarının kendilerini anlatma olanağı bulabildiği ortamlar.
Şu ana kadar tamamlanan ilçe kongrelerinin hemen hepsinde il başkan adayları kürsüye çıkıp bir şeyler söyledi.
Gönen’de durum farklı olmuş.
İl Başkan Adayı Ömür Boyuer’in ismi zikredilmiş, ama söz hakkı verilmemiş.
Divan Başkanı “haydi çık iki dakika konuş” dememiş.
İsimleri önemli değil, pek çokları çıkıp selam saygı faslında bir şeyler söylemiş. Boyuer’e bu olanak verilmemiş.
Deniyor ki, “Serkan Sarı konuşturtmadı…”
Sarı, Divan’a müdahale edip “söz hakkı vermeyin” diye fısıldadıysa..
Ayıp etmiş.
******************
“Görevimiz kimseyi bir yerlere taşımak değil”
KARESİ İlçe Başkanlığı’na yeniden seçilen Dilek Yalçın..
Kongreden birkaç gün önce yaptığı açıklamada şu cümleleri kurdu:
“Görevimiz kimseyi bir yerlere taşımak değil. Görevimiz halk için siyaset etmek, kavga vermek, karanlıkla boğulmak istenenlere aydınlık olmaktır.”
İlk cümle mühim.
“Görevimiz kimseyi bir yerlere taşımak değil.”
Bundan ne sonuç çıkaralım?
“İl başkan adayı arkadaşlar bize bel bağlamasın, başlarının çaresine baksın…”
“Bize destek verenler sağ olsunlar, ama bizim desteğimiz konusunda söz veremiyoruz…”
“Delegelerimiz hür iradeleriyle oy kullanacaklar.. Herhangi bir adaya angaje değiliz…”
Önceki ve sonraki cümleler süslemedir. Asıl mesaj “görevimiz kimseyi bir yerlere taşımak değil” cümlesindedir.
Özetle, “biz istediğimizi aldık, gerisi bizi bağlamaz” anlamındadır.
Bir de, “siyaseti kimseyi var etmek ya da yok etmek üstüne yapmıyoruz” cümlesi var.
Ana mesajın tamamlayıcısı.
Asıl üzerinde durulacak bir cümle daha var ki, onu CHP’liler tartışsın artık.
Şöyle diyor Dilek Yalçın:
“Partimizin bünyesindeki hatalı hücrelerin yüzeye çıkardığı ona göre buna göre dizayn olma sıkıntısı…”
Sizi gidi hatalı hücreler sizi.
**********************
Önce kendine bakacaksın
CHP İl Başkan Adayı Ender Biçki, 31 Mart’ta partisinin, daha doğrusu Millet İttifakı’nın Büyükşehir Belediyesi’ni kazanamamasının faturasını İl Başkanı Serkan Sarı’ya kesti.
Karesi ilçe kongresinde açıkça Sarı’yı suçladı.
“Gecikme faiziyle ödenmesi lazım” falan dedi.
İttifak kapsamında Ahmet Akın’ın adaylıktan çekilmesi, İYİ Parti Milletvekili İsmail Ok’un aday yapılması, Ok’un Akın ve CHP’ye yönelik sataşmaları, CHP tabanının İsmail Ok’u tasvip etmemesi, şusu busu.
Sarı’nın o süreçteki duruşu, verdiği mesajlar falan eleştirilebilir tabi.
Ama karar merci Sarı değil ki. Genel Merkez “böyle olacak” demiş; iki partinin genel başkanları anlaşmış, sen istediğin kadar bağır çağır, boş.
Balıkesir, İstanbul’u, Ankara’yı kazanma stratejisine yem edildi o seçimde.
Sarı’dan beklenen tepki, “yerim böyle işi, basıyorum istifayı” deyip gitmekti.
Gitmedi. Olanı biteni sineye çekti.
Bu açıdan eleştirilebilir.. Biz de eleştirdik o zaman.
Ama faturayı Sarı’ya kesmek çok mantıklı değil.
Biçki, kongre salonunda rakibine bu açıdan yüklenmeyi denedi.
Sarı anında karşılık verdi. Biçki’ye diyecek laf bırakmadı.
Ne dedi?
“Gecikme faiziyle beraber bir bedel ödenmesi gerekiyorsa öderiz, Karesi’de CHP’yi üçüncü parti yapanlar, yapamadıkları değil yaptıklarımızla gurur duysunlar…”
Biçki bu lafın altından kalkamaz.
Sonuçta doğru.. 2014’de Karesi Belediye Başkan Adayı olan Ender Biçki, AK Parti ve MHP’nin ardından üçüncü sırada çıkabilmişti sandıktan.
Ender Biçki, bu yenilginin özeleştirisini yapmadı.
Ama başkasını eleştiriyor.
10 BALIKESİR