Bahçeli: ”Şu günlerde ”montaj ve dublajcı” alçakların tekrar devreye girmesi tesadüf değildir”

Devlet Bahçeli, bugün Trabzon’un ardından ikinci mitingini Giresun’da düzenledi. Bahçeli, Giresun’da şunları söyledi:

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Giresun’da yurttaşlara seslenirken “Şu günlerde küresel medyanın yaygınlaşan saldırıları, sosyal medya cellatlarının yoğunlaşan bel altı vuruşları, montaj ve dublajcı alçakların tekrar devreye girmesi tesadüf değildir. Türkiye’yi karıştırmak için kirli eller faaldir. Kavga ve karışıklık çıkarmak için millet düşmanları sürekli faaliyet içindedir. Hepsini görüyoruz, hepsini takip ediyoruz, hepsinin notunu tek tek alıyoruz. Oyuna gelmeyeceğiz, tuzağa düşmeyeceğiz, şiddetin tarafı olmayacağız. Karanlık kampanyalara sabırla direneceğiz, barış ve huzur ortamımızı bozmak için kuyruğa giren ajan provokatörlere de asla müsaade etmeyeceğiz. Zaman, sağduyu zamanıdır. Zaman, soğukkanlı olma zamanıdır” dedi.

 

“Giresun’a bakınca, kahramanlıkla bezenmiş Milli Mücadele yıllarının hatıralarını görüyoruz. 2022 yılının haziran ayında, merhum şehidimiz Topal Osman Ağa’nın itibarının iadesi amacıyla bir kanun teklifi hazırlayıp Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunmuştuk. Bu teklifi bizzat hazırlatıp imzalamıştım. Topal Osman Ağa’nın kabri, hayatını vakfettiği Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla Giresun Kalesi’nde bulunan anıt mezara nakledilmişti. Bu teklifimizin 28. dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kanunlaşmasıyla Milli Mücadele kahramanımıza ve dürüst Giresun’a vefa borcumuzun ödenmesi için sonuna kadar mücadele edeceğiz.

Biz, Sorosçu Osman Kavala’yı değil, Topal Osman Ağa’yı biliriz. Rahmetle ve şükranla yad ederiz. Biz, adaleti bir casus, bir terörist için değil, bir kahraman için talep ederiz. Bu hakkın teslimi amacıyla geciken bir adaletin tesisi arzusuyla üzerimize ne düşüyorsa yaparız ve mutlaka da yapacağız. Giresun’un zilletle işi olmaz. Giresun’un terör ittifakıyla bağ ve bağlantısı olamaz. Çünkü Giresun, vatan ve millet türbedarıdır. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun destekçilerine bakınız. Türkiye’ye hayrı dokunacak, milletimize hizmet edecek tek bir isim, çevre ve siyasi zihniyet göremezsiniz. Kılıçdaroğlu, PKK’nın adayıdır. Kılıçdaroğlu; FETÖ’nün, KHK’lıların, bölücülerin, canilerin umududur. Kılıçdaroğlu, Türkiye düşmanlarının içimize sızdırdığı Truva Atı’dır. Türkiye’yi böldürmeyeceğiz, devleti yıktırmayacağız. Gerekirse hepimizin Topal Osman olur, bu vatana göğsümüzü siper ederiz.

6 Mayıs 2023 tarihinde Yalova’da demiştim ki ‘Afrin’i geri alacaklarını söylüyorlar. Bu hainler, alsalar alsalar ağırlaştırılmış müebbet ceza alırlar ya da vücutlarına mermi alırlar’. Afrin’i geri almaktan bahsedenler PKK’lılardır, Afrin’i geri almaktan bahsedenler HDP ve Yeşil Sol Parti’deki hainlerdir. Yalova’da yaptığım açıklamaya cevap, İYİ Parti Başkanı’ndan geldi. Ben PKK’lı teröristlere taşı attım, ses İYİ Parti Başkanı’ndan çıktı. Aynen dediği de şudur; ‘Millet iradesini ne taşla ne de kurşunla durduramazsınız’. Manisa’da söylediği aynen şöyledir; ‘Küçük ortak ondan geri kalır mı? O da hepimizi gömdü, gömdü, gömdü, ama sonra ipin ucu kaçtı, dedi ki ‘Bunların vücutlarına birer mermi’. Buradan, Afrin’i terörden arındıran kahraman güvenlik güçlerimizi selamlıyorum. ‘Afrin’i alacağız’ diyenlerin sonu hüsrandır. PKK’ya yönelik haklı ve meşru açıklamalarımızı çarpıtıp bölücülere destek çıkan, teröristlere avukatlık yapan İYİ Parti Başkanı’nı milletimize ve Giresun’a havale ediyorum.

“ŞU GÜNLERDE KÜRESEL MEDYANIN YAYGINLAŞAN SALDIRILARI, SOSYAL MEDYA CELLATLARININ YOĞUNLAŞAN BEL ALTI VURUŞLARI, MONTAJ VE DUBLAJCI ALÇAKLARIN TEKRAR DEVREYE GİRMESİ TESADÜF DEĞİLDİR”

Şu günlerde küresel medyanın yaygınlaşan saldırıları, sosyal medya cellatlarının yoğunlaşan bel altı vuruşları, montaj ve dublajcı alçakların tekrar devreye girmesi tesadüf değildir. Türkiye’yi karıştırmak için kirli eller faaldir. Kavga ve karışıklık çıkarmak için millet düşmanları sürekli faaliyet içindedir. Hepsini görüyoruz, hepsini takip ediyoruz, hepsinin notunu tek tek alıyoruz. Oyuna gelmeyeceğiz, tuzağa düşmeyeceğiz, şiddetin tarafı olmayacağız. Karanlık kampanyalara sabırla direneceğiz, barış ve huzur ortamımızı bozmak için kuyruğa giren ajan provokatörlere de asla müsaade etmeyeceğiz. Zaman, sağduyu zamanıdır. Zaman, soğukkanlı olma zamanıdır. Demokrasi katillerine ortam açamayız. Dış bağlantılı provokasyonlara, bunların yerli figüranlarına uyanık olmak zorundayız. Kaos ve kargaşa iklimi yaratmak için kolları sıvayan ahlaksızlara geçit vermemek mecburiyetindeyiz. Türkiye’mizin yanındayız, milletimizin gönlündeyiz.

“HERKES BİLMELİDİR Kİ KAVGADA HAYIR YOKTUR, KUTUPLAŞMANIN SONU YOKTUR”

Şimdiden 14 Mayıs’ta Cumhur’un zafere ulaşacağını görenler, kudurdu. PKK’lı Bese Hozat, ‘Kılıçdaroğlu kazanmazsa iç savaş çıkar’ diyerek milletimizi ve ülkemizi şerefsizce tehdit etmişti. Bunlar, ateş olsa cürmü kadar yer yakacaklarını ya bilmiyorlar ya da biliyor da bunu yanmak için kullanıyorlar.

Erzurum’da kaos propagandası yapanlar bellidir. İstanbul’u yüzüstü bırakıp provokasyon peşinde koşan malum belediye başkanı da tahriklerine hız vermiştir. Hiç kimse Erzurumlu kardeşlerimizi suçlayamaz. Hiç kimse devletimizi zaaf içinde gösteremez. Provokatörler, kendi kazdıkları çukura kendileri düşmüştür. Herkes bilmelidir ki kavgada hayır yoktur, kutuplaşmanın sonu yoktur. Türkiye’yi karanlığa çekmeye, huzur ve istikrarımızı zedelemeye de hiçbir mihrakın gücü yetmeyecektir.

14 Mayıs 2023 Pazar günü, fitneciler kaybedecek, kötüler kaybedecek, şeytani planlar kaybedecek, tasarlanmış demokratlar kaybedecek, sipariş anketler kaybedecek, ahlaksızlar kaybedecek, teröristler kaybedecek, ekonomik tetikçiler kaybedecek, küresel komplolar kaybedecek, karanlık senaristler kaybedecek. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, sayısı günbegün değişen sözde yardımcı adayları, zillet partilerinin tamamı Allah’ın izniyle kaybedecek. Buna karşılık Türkiye kazanacak. 85 milyon Türk vatandaşı kazanacak. İstikrarımız, istiklalimiz, istikbalimiz, iffetimiz, ülkülerimiz kazanacak. Zalimlerin paravan cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dış politika danışmanı ve milletvekili olan bir çürümüş, iktidar olmaları halinde Suriye’den askerlerimizi çekeceklerini, Kıbrıslı Türklerin iç işlerine karışmayacaklarını açıkladı. Kurşun gibi bu sözleri utanmadan, sıkılmadan, yüzü kızarmadan söyledi. Kıbrıslı Türklerin iç işlerine karışmamak demek, adayı Rumlara teslim etmek demektir. CHP yönetimi, küresel güçlerin kuklasıdır. Bu zillet, CHP’ye oy veren kardeşlerime reva görülemez.

“RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN GİTMESİ GEREKTİĞİNİ YAZANLAR ALÇAKTIR”

Tarih gene tekerrür edecek, 14 Mayıs’ta bunların alayı uçurumun dibini boylayacaklar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin müthiş ve müessir vasfından, Cumhur İttifakı’nın ahlaki ve siyasi vakarından irkilip hitamında iliklerine kadar korku duyan, bu suretle misilleme yapan iç ve dış mihrakların hesap hatası yaptıklarına 14 Mayıs’ta şahit olunacaktır. Çünkü Türkiye, ayağına vurulmuş prangaları söküp atmaya başlamıştır. Çünkü Türkiye, önüne dikilmiş bariyerleri yıkmaya başlamıştır. Kaldı ki zillet ittifakının, terör örgütlerinin ve Türkiye düşmanlarının telaş ve tedirginlikleri boşuna değildir. Siyasi, ekonomik ve diplomatik ablukalar birbirini kovalarken Kızılelma ruhu şahlanmış, Türk Birliği ülküsü canlanmış, küresel ve bölgesel konulara müdahil bir Türkiye kudreti hayalden gerçeğe dönüşmüştür. Yönetim sistemindeki reform iç ve dış işgal cephesini ürkütmekle kalmamış, doğrudan ve doğal olarak yeni arayışlara itmiştir. Bu çerçevede, CHP, emperyalizmin gedikli lejyonudur. İYİ Parti, gizli temincisi, HDP girift tetikçisi, diğerleri de siyasi garnitürü olacak kadar alçalmışlar; Türk milletinden ahlaken ve manen kopmuşlardır. Zillet ittifakı sırtını zalimlere, sırtlanlara, akbabalara dayamıştır. Cumhur İttifakı ise varını yoğunu Türk milletine adamış, sinesinden doğduğu milletiyle tek yürek, tek bilek, tek nefes olmuştur. Onların hamisi varsa bizim de milletimiz, bizim de Giresun’umuz vardır.

Dünya çapında hiçbir muhalefet partisi, Türkiye’deki muhalefet partileri kadar savruk, sefil ve acınası hallere düşmemiştir. Yine dünya genelinde hiçbir muhalefet partisi, bizdeki muhalefet gibi ülkesine ve milli haysiyete cephe almamıştır. İşin can alıcı noktası ise bu muhalefetin çok ciddi güvenlik sorununa dönüşmüş olmasıdır. Cumhur İttifakı’yla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden ABD rahatsızdır, AB rahatsızdır, Londra tefecileri rahatsızdır, terör örgütleri rahatsızdır, Soros uşakları rahatsızdır, Pensilvanya uyduları rahatsızdır, emperyalizm kuklaları rahatsızdır, küresel çeteler rahatsızdır, küresel medya rahatsızdır, şerefini bedelsiz devretmiş nifak yuvaları hepten rahatsızdır. Recep Tayyip Erdoğan’ın gitmesi gerektiğini yazanlar alçaktır. PKK’nın elebaşlarından terörist Mustafa Karasu ‘AK Parti’yle MHP’yi yıkmalıyız, yoksa bizi yok edecekler’ dedi mi, demedi mi? Elbette dedi. İnşallah bunları sadece yıkmakla kalmayacağız, kökünü kurutacağız. PKK, zillet ittifakına destek veriyor mu? Hem de açık şekilde arkasında duruyor, terör baronları gizlemeye ihtiyaç duymadan destek mesajlarını ardı arkasına paylaşıyor.”

Exit mobile version