İzmir’deki sivil toplum kuruluşlarının genç yöneticilerle bir araya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “2014’ten bu yana statlar konusunda yaşadıklarımızı anlatacak olursak trajikomik roman ortaya çıkar. Hiçbir emek sarf etmeyenler bunlar üzerinden siyaset üretmesinler. Gölge olmasınlar başka ihsan istemiyoruz” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, İzmir’deki sivil toplum kuruluşlarının genç yöneticilerle bir araya geldi. İl binasında düzenlenen toplantıda konuşan Dağ, önemli açıklamalarda bulundu. İzmir’deki stat projelerine ilişkin yaşanan dava süreçlerine değinen Dağ, “Bu konuda bu hafta da İzmir gündeminde yer aldı. 2014’ten bu yana bu işin bizzat takipçisi olan biri olarak hem Göztepe hem Alsancak hem de Karşıyaka stadı bizim Binali Yıldırım’ın öncülüğünde ciddi anlamda üzerinde yoğunlaştığımız stat projeleri. En son Karşıyaka’ya bir kere daha dava açılması sebebiyle biraz beklemeye girdi onun dışında hepsi devam ediyor. 2014’ten bu yana statlar konusunda yaşadıklarımızı anlatacak olursak trajikomik roman ortaya çıkar. Bırakın hiçbir emek sarf etmeyenler kendi yapmaları gerekenler olup da bir şey yapmayanlar bunlar üzerinden siyaset üretmesinler. Gölge olmasınlar başka ihsan istemiyoruz. Açılan davaların süreçleri büyükşehir ve ilçe belediyelerin alması gereken kararları almalarındaki direnişleri uzun roman olacak bir husus. Onu da bir gün siyaseti bıraktığımızda anılara bırakırız. Ama bu projelerin İzmir’e kazandırılması için mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.
Yeni bir sosyoloji
2000’li yılların başlarından itibaren yeni bir sosyolojinin ortaya çıktığına işaret eden Dağ, “Hem gençlik anlamında çalışmalar yapan STK’lar ile hem de genç yaşta bugün belediye meclislerinde görev yapan kardeşlerimizle bir aradayız. Önümüzdeki süreç hem ülkemiz hem de şehrimiz için çok önemli. Bir kere ülkede şu anda gençlik anlamında bugüne kadar yaptığımız çalışmaların çok üstünde bir çalışmayı yapmamız lazım. Bunun için STK’larla nasıl diğer alanlarda olduğu gibi bir devlet olarak yapılan çalışmalarında ötesinde STK temsilcilerimiz burada hükümetin yetişemediği noktalarda yetişme sağlayarak ve oralardaki boş alanları doldurarak daha büyük çalışma yapması gerekiyor. Son dönem bizim de gördüğümüz üzere özellikle 2000’li yılların başlarından itibaren yeni bir nesil, yeni bir sosyoloji ortaya çıkıyor. Bundan 50 yıl sonra bir tarih yazıldığında sosyolojinin değişimi ile birlikte sosyal medyanın icadının bulunması çağ değiştirme gibi bir özellikle ortaya koyacak. Tarım toplumunda sanayi toplumuna geçerken tarım toplumuna alışmış kesimler yenisi karşısında ne yapacağını bilememiş. Bizim bu anlamda ciddi bir hazırlığımız var. Bundan sonra da bu konuda hem hükümet hem STK olarak çalışmaları hayata geçirmemiz lazım” dedi.
Yatırımlar devam edecek
Gençlerin yalnızca fiziken değil beyinlerinin enerjik hallerini de belediyelere mutlaka yansıtmaları gerektiğini vurgulayan Dağ, şöyle devam etti: “Birçoğu İzmir’de muhalefette olduğumuz belediyelerde görev yapıyor. Şehrinin tamamının temsilci olduğu gibi aynı zamanda gençliğin sözcüsü olacak. O mecliste şehrinin talep ve isteklerini meclise mutlaka yansıtacak ve sahada en iyi şekilde yaşatmaya çalışacak. Bu konuda yapacak olduğumuz olumlu istekler belediye başkanı tarafından görmezden gelinemeyecek. Bizim İzmir’de gençlik ve spor yatırımları anlamında önümüzdeki süreçte şu anda devam eden yatırımlar var. Bunları da devam ettireceğiz.”
“Üç kat fark atmış vaziyetteyiz”
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dağ, “AK Parti gençlere hitap edemiyor mu?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Bu gerçek bir veri olsaydı AK Parti son seçimde yüzde 45 oy alamazdı. Gençlik kolları başkanı olduğumdan beri bu iddiayı duyuyorum. 8 seçimde birinci parti olduk. Gençler dediğimiz bu ülkenin evlatları ve anne babaları var. Eğitim önce ailede başlıyor ve her seçimde yüz binlerce genç seçmen olarak AK Parti hep birinci parti. Bu nesnel bir yorum aynı zamanda araştırmalarımız var. AK Parti, birinci parti gençler üzerinde hala açık farkla. Geçen seneki araştırmada en yakın rakiplerimize üç kat fark atmış vaziyetteyiz. Bizim almış olduğumuz oy oranı bir miktar altında oy aldığımız gerçektir. Ama ana muhalefette de daha az oy alma durumu vardır, gençlikte kararsızım diyen seçmen kitlesi diğerlerine göre fazladır. Oradaki anlayış belki de çok ciddi anlamda burada ne seçim sonuçlarıyla ne araştırma sonuçlarıyla gerçek değildir. Üniversitedeki örgütlenmelere bakacak olursanız AK Parti hem her üniversitede teşkilatlanmış hem de Türkiye genelinde bunu konsey düzeyine çıkarmış siyasi harekettir.”
İHA
