Balıkesir Tabip Odası Covid-19 pandemi sürecini değerlendirdiği basın toplantısında hastalığın yayılmasının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması gerektiği bildirildi. Tabip Odası Başkanı Necdet Uçan Türkiye genelindeki vaka sayılarındaki artışla birinci dalganın ikinci pikine hızla yaklaşıldığını dile getirdi.
Türkiye genelinde 5 milyonu aşkın test yapıldığına dikkat çeken Tabip Odası Başkanı Necdet Uçan 5 aylık dönemde toplam hasta sayısının 250 bine, ölüm sayısının ise 6 bine ulaştığını belirtirken 670 civarında da ağır hasta bulunduğunu ifade etti. Uçan covid-19 pandemisi ile ilgili Balıkesir ilinde de bin 700 hastanın bulunduğunu ve hastalık nedeniyle ölenlerin sayısının 73 olduğunu kaydetti.
“Birinci dalganın ikinci piki”
Balıkesir Tabip Odası Başkanı Necdet Uçan pandemi süreci hakkında yaptığı toplantıda şunları ifade etti:
“Son günlerde Türkiye genelinde covid-19 tanısı alan, hastaneye yatan, yoğun bakım tedavisi gerektiren hasta sayısında ciddi bir artış olduğu gözlemlenmektedir. Pandeminin kontrolünün giderek kaybedildiği kaygısını taşımakta ve birinci dalganın ikinci pikine doğru hızla yaklaşıldığını düşünmekteyiz ki 15 Ağustos’ta Sağlık Sakanı Sayın Fahrettin Koca tarafından son 45 günün en yüksek vaka sayısına ulaşıldığı açıklanmıştır.
“Balıkesir’de bin 700 vaka 73 ölüm”
Ülkemizdeki pandeminin son 5 ayı değerlendirildiğinde; 5 milyon 650 bin civarında test yapıldığı, toplam hasta sayısı 250 bine, toplam ölüm sayısı 6 bine ulaştığı, halen ağır hasta sayısının da 670 kadar olduğu görülüyor. İlimizde ise bin 700 hasta ve 73 ölüm olduğunu, 50 bine yakın test yapıldığını çeşitli yollardan öğrenmiş bulunmaktayız. Ancak bilimsel/istatiksel olarak aktif hasta sayısının açıklananın üstünde olduğu tahmin edilmektedir.
“27’si hekim 53 sağlık çalışanı hayatını kaybetti”
Merkezi otoritenin görevi sadece uyarmak ve tedavi etmek gibi görülmekte, pandeminin odağına vatandaşın konulması doğru bir yaklaşım değildir. Bu süreçte çok sayıda sağlık personeli enfekte oldu, hasta oldu, 27’si hekim 53 sağlık çalışanı hayatını kaybetti. Sadece 65 yaş üstünün evlere kapatılması, hem kronik hastalıklarının takibi, hem fiziksel hem de ruhsal olarak birçok soruna yol açmaktadır,
“Sosyal mesafeyi ortadan kaldıran etkinlikler olağanlaştırıldı”
Haziran ayı itibariyle, ekonomik gerekçelerle başlatılan “normalleşme” süreciyle birlikte, düğün, sınav, toplu taşıma, toplu ibadet, turistik seyahat gibi fiziksel mesafeyi ortadan kaldıran etkinlikler olağanlaştırılmıştır. Pandemi ile mücadele bireysel sorumluluğa, vatandaşın insafına bırakılmıştır. Hastanelerdeki pandemi servisleri azaltılmış, bazı hastaneler pandemi hastanesi olmaktan çıkarılmıştır.
“PCR testi sağlıklı değil”
Bilimsel olarak PCR testinin hastaların sadece yüzde 60-70 kadarını saptayabildiği bilinmektedir. Bu testin bile uygulanma şartları daraltılmış, hastalığı yayma olasılığı olan bireylere bile belirtisi yoksa test yapılmama kararı alınmıştır. Bu uygulama ile yakınması olmayan, teması nedeniyle enfeksiyon riski yüksek olan kişiler arasından yeni hasta bulma şansı yitirilmiştir.
“Gerekli hekim eksiklikler tamamlanmalı”
COVİD-19’un çoklu organ hastalığı olduğu görülmekte iken birçok hastanede sadece belirli branşların sorumluluğuna bırakıldığı görülmektedir. Bu da ilgili branşların insanüstü iş yüküne maruz kalmasına yol açmaktadır. Gerekli hekim eksiklikleri tamamlanmalıdır.
“Sağlık çalışanlarında tükenmişlik izleniyor”
Sağlık çalışanlarında tükenmişlik izlenmekte olup; son 1 haftada çok sayıda, birçok ilde ve ilimizde hekimler istifa etmekte ya da emekliliklerini istemektedirler. İstifa etmeyenlerde geride kalan meslektaşlarına çok yük bineceğini düşündüklerinden bu kararı alamamaktadır. Büyük bir özveri ile mesleklerini yapan sağlık çalışanları, ne yazık ki COVİD-19 olmaya ve yaşamlarını yitirmeye devam etmektedirler. Görevleri başında yakalandıkları COVİD-19, sağlık çalışanları için, halen meslek hastalığı olarak kabul edilmemiştir. Son dönemde artan hasta sayısı konusunda ayrıntılı olarak bilgilendirilmeyen vatandaşlar, pandeminin ciddiyetini kavrayamamış, eski alışkanlıklarını sürdürmeye devam etmişlerdir.
“Pandeminin kontrolü için yapılması gerekenler”
Geldiğimiz aşamada Tabip Odası olarak Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere tüm yetkili kamu kurum ve kuruluşlarından pandeminin kontrolü için aşağıdakileri talep etmekteyiz. Test sayısı artırılmalıdır. Pandemi ile mücadele sadece bireylere bırakılmamalıdır. Pandemi hastane planlamasının yapılmasında tüm paydaşlar görev almalıdır. COVİD-19 sağlık çalışanları için meslek hastalığı kabul edilmelidir. Hastalık ve ölüm durumlarına özgü gerekli yasal düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır. Görevini yaparken COVİD-19 hastalığına yakalanarak tedavi gören veya temaslı olarak karantinaya alınan sağlık çalışanlarının döner sermaye, ücretlerinde kesinti yapılmamalıdır. Kamu pandemi yönetimi şeffaf ve gerçekçi veriler sunmalıdır. Belirli periyotlarla hem sağlık personeli ve paydaşlar hem de kamuoyu bilgilendirilmelidir. Hayatını bu mücadeleye adamış hekimlerin görüşleri alınmalıdır. Sağlık idaresince sağlık personelinin kişisel koruma malzemeleri yeterli miktarda ve zamanında karşılanmalıdır. Bütün epidemiyolojik veriler bilim adamları, sağlık çalışanları ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Pandemi döneminde meslektaşlarımıza uygulanan mobinge son verilmeli, şiddet ile ilgili gerekli önlemler alınmalıdır. Personel eksiklikleri giderilerek, uluslararası normlarda çalışma süre ve ortamı sağlanmalıdır. Sadece 65 yaş üstü değil, tüm yaşları kapsayacak şekilde kronik hastalık raporu bulunanlar doğrudan eczaneden ilaçlarını alabilmelidir. Sonbaharda yapılacak İnfluenza aşıları için şimdiden yeterli stok ve gerekli çalışmaların yapılması gerekmektedir.
“Yönetimler bir an önce belirlenmeli”
Hal böyle iken ilimizin en büyük hastanesi olan Atatürk Şehir Hastanesine halen başhekim atanmamış, bazı ilçelerde İlçe Sağlık Müdürü kadrolarına atama yapılmamıştır. İdari kadrolardaki bu boşluk nedeniyle pandemi sürecinin yönetiminde aksaklıklar yaşanması kaçınılmazdır.”