ŞİDDETSİZ BİR SAĞLIK ORTAMI İÇİN 5 ACİL TEDBİR

Balıkesir Tabip Odası, Balıkesir Ses Şubesi, Balıkesir Eczacı Odası, SAĞLIKTA ŞİDDET, İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ, ACİL SERVİSLER, SAĞLIK HİZMETLERİ alanlarında yaşanan sorunlara dikkat çekti, ‘şiddetsiz bir sağlık ortamı için 5 acil tedbir’ başlıklı bir bildiri yayımladı. Bildiri şöyle:

 

 

Türk Tabipleri Birliği (TTB)’nin hazırladığı Sağlıkta Şiddet Yasa Tasarısı hızla yasalaştırılsın.

 Şiddeti uygulayan kişilerin cezalandırılmayacakları ya da önemsenecek bir yaptırımla karşılaşmayacakları düşüncesi sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti arttıran unsurların önde gelenlerindendir. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet suçlarının mutlaka cezalandırılacağı düşüncesinin oluşturulması önleyicilik açısından önemli bir adım olacaktır. Bunun için yasalarda yeni bir düzenleme yapılmasına acil ihtiyaç vardır. Konuyla ilgili olarak Türk Tabipleri Birliği(TTB)’nin hazırladığı, sağlıkta şiddet uygulayan saldırganların cezalarını arttırmayı öngören düzenleme hızla yasalaştırılmalıdır.

Var olan beyaz kod uygulamasına özel sektör sağlık kuruluşları (hastaneler, muayenehaneler, eczaneler) ve üniversite sağlık çalışanları da başvurabilmekte ancak kendilerine hukuksal destek sunulmamaktadır. Özel sektörde ve Tıp Fakültelerinde yaşanan şiddet olaylarına da beyaz kod başvurusundan sonra hukuksal destek sunulmalıdır.

 

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu etkin olarak uygulansın.

İLO (Uluslararası Çalışma Örgütü)tarafından kabul edilmiş olan“İş Yerinde Şiddet ve Tacizle Mücadele” Sözleşmesi TBMM’de ivedilikle onaylanmalıdır.

TTB’nin girişimleriyle sağlıkta şiddet, 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası çerçevesinde  “iş kazası” olarak değerlendirilmekte, ancak uygulamada bu değerlendirmenin gereği yerine getirilmemektedir.Sağlıkta şiddet olguları, meslek odası, ilgili meslek dernekleri ve Sağlık Sendikası temsilcilerinin müdahil olduğu bir süreç olarak tanımlanmalı,6331 Sayılı Yasasağlık kurumları yöneticilerinin sorumluluğunu da kapsayacak şekilde etkin olarak uygulanmalıdır.

 

Muayene randevuları hastaya yeterli süre ayrılacak şekilde düzenlensin.

Sağlıkta şiddete zemin hazırlayan etmenlerin başında gelen nedenlerden biri sağlıkta kışkırtılmış talep sonucu oluşan polikliniklerdeki olağanüstü yığılmalardır. Beş dakikada bir hasta bakmaya zorlanan hekimler ve sağlık çalışanları muayene, teşhis ve tedavi için yeterli süre ayıramamakta; bu durum hasta- sağlık çalışanı ilişkisini fevkalade bozmakta, sonuçta da sağlık çalışanına yönelik şiddet olarak geri dönmektedir. Poliklinik muayene randevuları sağlık çalışanlarının hastalarıyla sağlıklı iletişim kurabileceği,  yeterince ilgilenebileceği ve nitelikli hizmet verebileceği şekilde düzenlenmelidir.

 

Acil servislerde sadece acil hastalara hizmet verilsin.

Türkiye, acil servislere yıllık başvuru sayısının ülke toplam nüfusunun üzerinde olduğu “nadide” bir sağlık sistemine sahiptir. Acil servislere yapılan acil olmayan başvurular hem acil hastaların tedavisini ciddi ölçüde aksatmakta hem de yol açtığı yığılmalar nedeniyle acil servisleri şiddetin sıklıkla yaşandığı ortamlar haline getirmektedir. Acil servisler hızla sadece acil hastalara hizmet verecek şekilde düzenlenmelidir.

 

Birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilsin, sevk zinciri uygulamasına geçilsin.

Dünyada sevk zincirinin uygulandığı, iyi yapılandırılmış sağlık sistemlerinde hastalıkların % 90’ı birinci basamak sağlık kurumlarında tedavi edilebilmektedir. Türkiye’de ise yıllık toplam hasta müracaatlarının % 33’ü birinci basamak, % 67’si ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarına yapılmaktadır. Bu durum hastanelerde büyük yığılmalara yol açmakta ve aynı zamanda şiddet için zemin oluşturmaktadır. Birinci basamak sağlık hizmetleri, sağlık çalışanlarının çalışma koşulları ve özlük hakları iyileştirilerek güçlendirilmeli ve ardından sevk zinciri uygulamasına geçilmelidir.

Exit mobile version