Kısır tohumla beslenen insanlar kısır olabilir mi?

“Yeni neslin yaklaşımı ve ekonomik etkenlerin yanı sıra yanlış beslenme, hibrit tohumlar ve tarım ilaçları da doğurganlık oranının düşmesinde büyük etken."

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Geçtiğimiz hafta Ekonomik Kalkınma ve İş birliği Teşkilatı (OECD) tarafından yayınlanan rapor, doğurganlık oranının düştüğünü gözler önüne serdi. Ülkelerdeki kadın başına düşen çocuk oranlarının 1980 yılı ile 2023 yılı arasındaki değişiminin paylaşıldığı çalışmada, 1980 yılında Türkiye’de 4,6 üzerinde olan çocuk oranının 2023 yılında 1,5’e gerilediği gözlemlendi. OECD raporunun ardından konuya dair video yayınlayan Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş “Yeni neslin yaklaşımı ve ekonomik etkenlerin yanı sıra yanlış beslenme, hibrit tohumlar ve tarım ilaçları da doğurganlık oranının düşmesinde büyük etken. Tüp bebek uygulamasından önce yapılacaklar var” açıklamasında bulundu. OECD ülkelerinde ortalama doğurganlık 1980 yılında kadın başına 3,3 çocuktan 2023 yılında 1,5’a kadar düşerken, en büyük düşüşün Türkiye’de olduğu dikkat çekti.

 

Sosyal medya hesaplarından paylaştığı videoda konuyu değerlendiren Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, “1980 yılında Türkiye’de kadın başına doğum oranı 4.6 iken maalesef bu oran 1.5’a inmiş. İnanılmaz bir kayıptan bahsediyoruz. Doğum oranımız 44 sene içinde %70 azalmış. Nüfusumuz azalıyor, doğumlar azalıyor ama tüp bebek merkezlerinin sayısı artıyor. Gençler, yeni evliler çocuk sahibi olamamaktan mustarip tüp bebek merkezlerinin kapısını aşındırıyorlar. Çocuk istememek gibi bir durum olmadığını neredeyse her mahallede yer almaya başlayan tüp bebek merkezleri bize gösteriyor. Gerçek şu ki çocuk sahibi olmayı isteyen gençler çocuk sahibi olamıyorlar. Bu da gösteriyor ki sadece tüp bebek merkezleri değil kısırlık oranı da artmış durumda.”

 

“Değişen en önemli şey beslenmemiz oldu”

“Kısırlık niye artmış olabilir? 1980’den bu yana hayatımızda ne değişti?” diye sorarak konunun önemine dikkat çeken Dr. Ümit Aktaş, 1980’den bu yana hayatımızda değişen en önemli şeyin beslenme olduğunu, fast foodun hayatımıza girdiğini, hibrit tohumların ve tarım zehirlerinin kullanılmaya başlandığını aktararak ‘35 yıl önce böyle dışarıdan yemek söyleme ya da fast food beslenme alışkanlığımız yoktu. Tohum hala yerli tohumdu, tarım zehri diye bir şey hayatımızda yoktu” dedi.

 

“Kısır tohumla beslenen insanlar da acaba kısır olabilir mi?”

“Kısır tohumla beslenen insanlar da acaba kısır olabilir mi?” diyerek ne yediğimizin önemini vurgulayan Dr. Ümit Aktaş “Böyle bir ihtimal var mı? Tabii ki var. Peki bu bilimsel çalışmalarla böyle olmadığı ispatlanmış mı? İspatlanmamış, bilmiyoruz. O zaman ben bir iddiada bulundayım. Bilim insanları kısır tohumların kısırlığa yol açmadığını ispatlasınlar.” diyerek çağrıda bulundu.

 

“Kısır tohum yiyen insanlar da kısır olur. Kısır tohum üreme sistemini kötü hale getirir” görüşünü paylaşan Dr. Ümit Aktaş, “Bir de bu hibrit tohumlar tarım ilacı denilen zehirleri vermeden ürün vermiyorlar. Üreme bitkide de hayvanda da insanda da hormonal bir durumudur. Hormon sistemlerini etkileyen bir durumudur. Eğer tarım zehri verince tohum ürün veriyor, tarım zehri vermezsem ürün vermiyorsa demek ki tarım zehri, tarım ilacı dediğimiz bu maddeler hormonal sistemi etki ediyor. Peki bu tarım zehirleri aynı zamanda insanların da hormonal sistemini etki ediyor olabilir mi?” diyerek “Burada hepimiz sorumluluk almalıyız. Beslenmemize dikkat etmeliyiz. Sağlığımızı korumak için tohumu korumalıyız. Yerli tohumla geleneksel tarıma geri dönmeliyiz, sürdürülebilir tarım yapmalıyız. Yoksa başka türlü başımıza neler geleceği belli değil. Bakın işte kısırlık da arttı. Çocuklarımız artık çocuk sahibi olamıyorlar” dedi.

 

“Bağışıklık sistemi dengeli çalışmayan hiçbir kadın sağlıklı hamilelik yaşayamaz”

Kendisine başvuran çok sayıda genç çifte hemen tüp bebek merkezlerine koşmayın önce lütfen bir beslenmenizi düzenli sokun’ dediğini belirten Dr. Ümit Aktaş, çocuk sahibi olamayan çiftlere önerilerini ise şöyle sıraladı: ‘Glutenden uzaklaşın. Çünkü gluten geçici kısırlık yapar ve gluteni kestiğiniz anda sistem normal eder. Karbonhidratı da kesmeli, işlenmiş gıdalardan uzaklaşmalısınız. Bol yağ, bol protein, bol sebze ile beslenmeli, mutlaka spor yapmaya başlamalı ve kafalarındaki olumsuz düşünceleri atmalısınız. Mutlu bir hayat sürün. Vücudunuzda eksik olan ne varsa, onun takviyelerini alın ve bir sene sabredin.’

 

Dr. Ümit Aktaş, tüp bebek tedavisi için de görüşlerini paylaştı: “Beslenme düzene sokulmuş, her türlü takviye almış ama yine de çocuk sahibi olunamıyorsa tüp bebek tedavisi tabii ki bir seçenektir. Benim itiraz ettiğim bu genç çiftlere, ilk ve tek seçenek olarak tüp bebek tedavisinin verilmesidir. Unutmayın, kadının hamile kalması ve doğum olayı kendisi de bir bağışıklık sistemi faaliyetidir. Bağışıklık sistemi dengeli çalışmayan hiçbir kadın sağlıklı hamilelik yaşayamaz.”

Kısır tohumla beslenen insanlar kısır olabilir mi?
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!