Balıkesir’in Erdek ilçesinde denizde yüzerken sürat teknesinin çarpması sonucu hayatını kaybeden kadının arkadaşları ve komşuları, basın toplantısı ile adalet istediler.
Balıkesir’in Erdek ilçesi Çuğra bölgesinde, 7 Ağustos 2021 tarihinde, sürat teknesiyle Elvan Fırat Taşdöğen’e çarparak ölümüne neden olan, adli kontrol kararıyla serbest bırakıldıktan sonra dün Erdek Cumhuriyet Savcılığı tarafından tutuklama kararı verilen Ender Küçük, Bursa Cezaevine gönderilmişti. Elvan’ın arkadaşı, aynı zamanda İstanbul Barosu avukatlarından olan Özlem Çakmak Yazıcıoğlu, bugün Erdek’te bir basın açıklaması yaptı. Yazıcıoğlu’nun açıklaması şöyle:
“Elvan, hayat dolu çok güzel bir insandı. Yazları bir araya gelir sitemizin önündeki sahilde, hep aynı yerden denize girerdik. Bu yıl da öyle yaptık. En son bayramda görüştük onunla. Kumsalda sandalyelerimizle, şemsiyemizin altında oturduk, hiç bilemedik çok sevdiğimiz denizin onu alacağını. Elvan, 7 Ağustos Cumartesi günü 2 arkadaşıyla kıyıya yaklaşık 30 metre uzaklıkta denize girmişti. Birazdan ona doğru gelecek sorumsuz, insanların can güvenliğini hiçe sayan, kendini bilmez bir insanın keyif için kullandığı sürat teknesinden habersizdi. Sonrasında korkunç olay meydana geldi. Bu bir kaza değil, resmen cinayetti. Soruyorum, bu uzaklıkta bir sürat teknesi, kontrolsüzce, insanların yüzdüğü bu alanda süratle nasıl ilerleyebilir? Eline silah alıp etrafa rastgele ateş etmekten farkı nedir? Sürat tekneleri, kıyıya yakın yerde değil, açıkta sevk ve idare edilir. Bu tekneler, denizin herhangi bir yerinde, dubaya bağlanıp, motorları istediği yerde çalıştırılıp hareket edebilirler mi? Bu işin bir kuralı yok mu, neden denetlenmiyor? Kıyı emniyeti yok. Çok sayıda sürat teknesinin cirit attığı Erdek Körfezi’nde deniz trafiğinin denetimi yok. Denizimizde can güvenliği yok, işte canımızı kaybettik. Güvenlik bariyerleri bile yok. Bunlar belirlenmeliydi, yüzme alanlarının içine sürat teknelerinin girmesi engellenmeliydi, yasaklar olmalıydı. Bunlar olsaydı bugün belki Elvan yaşıyor olacaktı.”
“Önlemler alınmaz, suç işleyenlere ağır yaptırımlar uygulanmazsa, bu durumlar artarak devam edecektir” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Olayda bahsi geçen şeritler, güvenlik şamandırası değildir. Bunlar Kafkas Motel’in kendi müşterileri için çevirdiği alan şerididir. ‘Güvenli yüzme alanında değildi’ gibi bir yaklaşım bu yüzden doğru değildir. Motelin sahibi Seçkin Arslan Bey de bunu teyit edecektir. Bütün bu bilgiler, yargılamada mahkemece de toplanacaktır. Görgü tanıklarının ifadeleri, yapılan keşif ve alınacak raporlarla gerçekler su yüzüne çıkacaktır. Ender Küçük isimli şahıs sürat teknesiyle, yüzme alanının içinde aşırı hızla kıyıya paralel ilerleyerek, hizasında yüzen Elvan’ımıza çarpıyor ve onun yaşamını yitirmesine neden oluyor.
Gerekçesi ise görmediği. Fakat sürat teknesini aşırı hızla kullanan bu şahsın civardan tüm uyarılara rağmen görmemesi, sesleri duymaması, kıyıya yakın ve paralel seyretmesi, oturuyor konumda olması, sürat teknesinin hızlandığında burnunu kaldırdığını ve görüş açısını daralttığını biliyor olması gibi durumlar, en iyi ihtimalle bilinçli taksir, en kötü ihtimalle olası kasıtla veya kasta yakın ağır kusurla ölüme sebebiyet vermektir. Durum böyleyken, canlarının kaybı nedeniyle ailesinin acısı daha çok tazeyken, savcılık sorgusundan sonra ifadesi alınan ve Elvan’ın ölümüne göz göre göre sebep olan Ender Küçük’ün olayın üzerinden daha 24 saat geçmeden adli kontrol şartıyla serbest bırakılması acıları ikiye katlamıştı. Bu durum kamu vicdanını da yaralamıştı çünkü. Bir aile dağıldı, bir evlat annesiz kaldı.
Bu duruma sebebiyet verenlerin adalet önünde er ya da geç hesap vereceğine, adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz. Ancak, Elvan’ın ailesi, arkadaşları ve sevenleri sosyal medya üzerinden oluşturdukları platformlarda, ‘Elvan için adalet istiyoruz’ sloganlarıyla, girdiği denize karanfiller atılarak yapılan anma törenleri ile seslerini kamuoyunda duyurdular. Aile avukatlarının, Ender Küçük’ün serbest bırakılmasına yönelik itirazları ile tutuklu yargılanması talepleri mahkemece kabul edildi ve şahıs Erdek Cumhuriyet Savcılığı kararıyla tutuklanarak dün Bursa Cezaevine gönderildi. Adalet tecelli ediyor, edecek. Adil bir yargılama olacağına inancımız tam. Yargı makamlarına güveniyor, bunun bir kaza değil, kaza ötesinde bir durum olduğuna kanaat getireceklerine inanıyoruz. Kamuoyuna mal olan bu konunun, hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.”