ULU ÇINAR 104 YAŞINDA

Vali Ersin Yazıcı, 18-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası nedeniyle 104 yaşına giren emekli öğretmen Kıymet Gazez’i Gönen’deki evinde ziyaret etti.
Gönen ilçesinde yaşayan ve 40 yıl edebiyat öğretmenliği yapan 104 yaşındaki Kıymet Gazez, Vali Ersin Yazıcı ile görüşmesinde öğrencilik yıllarında yanına kadar gelen Atatürk’ün elini öpemediği için hala pişmanlık duyduğunu söyledi.
Vali Ersin Yazıcı,104 yaşındaki emekli öğretmen Kıymet Gazez’i Gönen’deki evinde ziyaret etti. Uzun yıllar eğitim camiasına hizmet eden ve binlerce öğrenci yetiştiren Kıymet öğretmene şükran duygularını ileten Vali Yazıcı, “Sizlere hizmetlerinizden dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Vali Yazıcı’ya anılarını anlatan Kıymet öğretmen, ziyareti nedeniyle çok mutlu olduğunu belirterek; ” Beni ikinci defa evimde ziyaret ederek onurlandırdınız” dedi.
ÖĞRETMENLİK BİR ÖMÜR BOYU DEVAM EDER
Öğretmenliğin bir ömür boyu sürdüğünün altını çizen Vali Yazıcı, “Öğretmenlik, insanlık tarihinin en kutsal ve ölümsüz mesleğidir. Öğretmenler, insanların kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayan, gençleri hayata hazırlayan ve toplumun sürekli önünde giden gönül erleridir. Öğretmenlik mesleği, her şeyden önce bir ideal, gaye ve hizmet mesleğidir. Öğretmenlik, bedeli hiçbir maddi karşılıkla kıyaslanmayacak kadar saygın; sınırları, okul ve sınıf duvarları ile tarif edilemeyecek kadar ağır sorumluluk isteyen; sevgi ve fedakârlık üzerine kurulu, özel ve kutsal bir meslektir.” dedi.
BELİRLİ GÜN VE HAFTALARDA HATIRLAMAK YETERLİ DEĞİL
Balıkesir genelinde yaşlı çınarları ziyaret ettiklerini ifade eden Vali Yazıcı, “Gönen ilçemizde ikamet eden ilimizin en yaşlılarından 1915 doğumlu Kıymet öğretmenimizi ziyaret ettik. Allah sağlıklı ve hayırlı ömür versin. Yaşlılarımızı sadece belirli gün ve haftalarda hatırlamak yeterli değil. Onlarla ilgilenmek için akrabalık bağımızın olması da gerekmiyor. Çevremizdeki, mahallelerimizdeki yaşlılarımızı ziyaret edelim. Onlarla bir arada olarak mutlu edelim.”dedi.
SEVGİ VE HÜRMETİ GÖSTERMELİYİZ
Kültürümüzde yaşlı insanlarımızın ayrı bir değeri ve önemi olduğunu belirten Vali Yazıcı, “Milletimiz, büyüklere saygı göstermeyi, küçüklere sevgi anlayışıyla birleştirmiş, böylece toplumsal huzuru, millî birliği, sosyal yardımlaşma ve dayanışma olgusunu güçlü tutmayı başarmıştır. Bizleri yetiştiren ve topluma kazandıran yaşlılarımıza gereken sevgi ve hürmeti göstermeliyiz. Yaşlılarımızın yalnız kalmamaları için üzerimize düşen görevi itinayla yerine getirmeliyiz.” dedi.
ATATÜRK’ÜN ELİNİ ÖPEMEDİĞİ İÇİN ÇOK PİŞMAN
Emekli öğretmen Kıymet Gazez’e Vali Ersin Yazıcı’nın yaptığı anlamlı ziyarette güzel anlar yaşandı. Gönen ilçesinde 1915’te doğan ve 40 yıl edebiyat öğretmenliği yapan Kıymet Gazez de Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ile iki kez karşılaştığını belirtti. İlk karşılaşmasının 1932 yılında Balıkesir’de, Kız Ortaokulunun üçüncü sınıfında öğrenciyken gerçekleştiğini belirtirken Gazez, şunları söyledi: “Sınıfımızda 16 kız vardı. O gün, okulumuza Atatürk’ün geleceği söylendiğinde hepimiz çok heyecanlandık. Derslere ara verildi ve Atatürk’ü beklemeye başladık. Benim masam, pencerenin yanındaydı. Gri renk bir sivil takım elbiseyle Atatürk, sınıfımıza girdi. Selâm verip bizlere gülümsedikten sonra arkaya, benim masamın yanına gelerek, arkasını cama dayadı. Bir arkadaşımızı tahtaya kaldırdı. Bir ara elini, masamın üzerine koydu. O anda uzanıp elini öpmek istedim, ancak cesaret edemedim. Bir süre sonra da sınıfımızdan ayrıldı. Bugün, hâlen neden Atatürk’ün elini öpemediğime üzülüyorum. Bundan bir sene sonra, Cumhuriyet’in 10. yılında Bursa Öğretmen Okulu öğrencisi iken okulun izcisi olarak Ankara’ya gittim. O gün Atatürk, kurmaylarının da bulunduğu bir araçla stadyuma giderken çok yakınımızdan geçti. Elimi uzatsam ona dokunabilecek kadar yakındım.” dedi.
OKUNAN EZANLAR, KURTULUŞUMUZU MÜJDELİYORDU
Doğum yeri olan Gönen’in düşman işgalini ve kurtuluşunu gördüğüne işaret eden Gazez, şunları anlattı: “İşgal yıllarında, Gönen’de bir Rum Mahallesi ve Rum Kilisesi vardı. Yunan askerlerinin kışlası bulunuyordu. Bir gece Rumlarla Yunanlılar, Gönen’de Türk katliamı yapmaya karar verdiler. Müslümanların yaşadığı evlerin kapılarına, kireçle çarpı işareti koydular. O gece, tüm komşular, bizim evde toplandılar. Kadınlar, korkudan birbirlerine sarılarak ağlaşıyordu. Ben, annemin kucağındaydım. Annemin, korkudan titrediğini hissediyordum. Namazlar kılınıyor, dualar ediliyordu. Hava kararırken, ilçede silah sesleri duyuldu. Balıkesir’den gelen Kuva-yi Milliye güçleri, ilçemize girerek bizleri kurtarmıştı. Sabaha karşı minarelerimizden okunan ezanlar, kurtuluşumuzu müjdeliyordu. Yine hiç unutmuyorum, Yunanlıların, ilçemizden yok edilmesinin ardından Zeytullah ismindeki kişi, bugünün Darüşşafaka kurumu gibi bir ‘Öksüzler Yurdu’ açtı. Kurtuluş Savaşı’nda babalarını yitiren çocuklar, bu yurtta barındırılarak okutulup meslek sahibi yapıldılar.” dedi.
Ziyarette Vali Ersin Yazıcı’ya Gönen Kaymakamı Faruk Bekarlar ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Vekili Ahmet Çakar eşlik etti.

Exit mobile version