SAHİPSİZ ŞEHİR BALIKESİR!

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

AHMET SERT

 

Geçen hafta sonundan yazımın konusu ve başlığı hazırdı aslında…

Ancak salı günü gündeme düşen bir haber, bu düşüncemin ne kadar doğru olduğunu çok net şekilde bana göstermiş oldu.

Habere göre Balıkesirsporumuza ait üç markaya kulübün icralık bir borcu karşılığında satış kararı verildi. Eğer borç ödenmezse bu markalarımız ve logomuz açık arttırmayla satışa çıkacak. Üstelik belirlenen değer de 224 bin lira…

Bu kulüp amatör lige kadar düştü. Her dönemde borcu vardı ama ben kulübün bu kadar ayağa düşürüldüğüne şahsım adına hiç şahit olmamıştım.

Bu konuda kulüp ve belediye yönetimi en başta gelen sorumlular…

 

Şimdi haliyle “Ne alaka kardeşim, başınıza taş düşse belediyeden bileceksiniz.” diyenler çıkması olası…

O zaman yıllardır “borç ödenmediği takdirde satışa çıkarılacak kulüp markalarının” gücünü, popülerliğini kullanarak kulübe başkan ve yönetici atamayacaktı siyaset kurumu ve belediyeyi yönetenler…

Belediyelerin, siyaset kurumunun kulüp yönetimlerine karışmasına karşı olanların en başında gelen biri olarak yazının sonlarına doğru söyleyeceklerim belki çelişkili gelebilir ama öyle değil…

Kulüp, tarihinin en zor dönemlerinden birini geçiriyor; ligin dibine demir atmış durumda…

Üstelik oynadığımız ligde transfer tahtasını açamamış tek kulübüz.

Artı olarak ligin en zayıf kadrosuna sahip olan, düşmenin de en büyük adaylarından biri olan bir takıma sahibiz.

Lig öncesi aslında bu duruma düşeceğimiz çok belliydi. Bu duruma göz göre göre geldi, getirildi takımımız…

 

Seçim sürecini hatırlayın.

Belediye yönetimi kendi kafasındaki planı uygulamaya koymak adına kongreyi iki hafta erteletti.

İstediğini yapamayacağını anlayınca ortaya bugünkü yönetim tablosunun çıkması kaçınılmaz hale geldi.

Yönetimin seçildiğinden bu yana yaptıkları, yapamadıkları ortada…

Transfer tahtasının açılması için gerekli kaynak bulunamayınca en son çare olarak belediyenin kapısı çalındı.

Sonuç her zamanki gibi hüsran oldu.

Sonuçta kulüp başkanının ağzından belediyeyle yapılan görüşme sonucunda –bakın burası önemli- “transfer tahtasının açılmasına gerek duyulmadığını” duyduk.

Geçen günlerde belki ülkemizde örneğine rastlayamayacağımız türden bir basın toplantısına şahit olduk.

Ağzımızın açık kaldığı, hayrete düştüğümüz bir basın toplantısı…

Kulüp başkanının zaten kendisini ifade etmekte zorlanan bir yapısı var. Onun ifade edemediklerini toplantıya çağrılan ve ibra edilmeyen önceki kulüp başkanlarından biri yapmaya çalıştı.

Kulüpte kimin ne yaptığı, ne anlatmaya çalıştığı belli değil…

İşte yazının başında verdiğim haberde aslında maddi olarak sanıldığı kadar bir değerinin olmadığını öğrendiğimiz ama aslında manevi olarak şehrin en büyük markası olan Balıkesirspor markasının düşürüldüğü durum bu…

 

Şehrin en önemli, en değerli markasının durumu buysa şehrin diğer konulardaki sahiplenme durumunu tahmin etmek o kadar da zor olmasa gerek…

Aslında birçok konudan örnek vermek istiyordum ama sadece Balıkesirsporun durumundan şehrin ne kadar sahipsiz olduğunu herhalde anlamışsınızdır.

Aslında yapılacak iş gayet basitti. Diğer şehirlerin yaptığı gibi artık belediyelerin olmazsa olmazı olan belediye şirketlerinin biri üzerinden kulübe isim sponsoru olarak kaynak aktarmak…

Yukarıda dediğim gibi belediyenin asli işlerine para aktarması ve kulüplere yönetimsel ve parasal destek vermemesini savunanların en başındayım aslında…

Hatta bu konuyla ilgili yazdıklarım yüzünden bazılarını kızdırmama, tepki çekmeme rağmen…

Sonrasında ise bir şekilde kulübün içinde bulunduğu bu en zorlu devreyi atlatarak akabinde her zaman yazdığımız gibi modern anlamda idari, mali ve sportif yapıya kavuşturulmasının sağlanması hedeflenmeliydi.

Bunun en temel şartı olan kalıcı gelir kaynakları için belediye ve kulüp yönetimi beraberce kafa yorup planlar üretmeliydi bu badireler atlatıldıktan sonra da…

Yani belediye kulübün balık veren değil balık tutmayı başaran bir yapıya kavuşması için yardımda bulunmalıydı en nihayetinde…

Ama geldiğimiz nokta maalesef bu…

 

Bu şehir ne yazık ki değerlerine, zenginliklerine sahip çıkamıyor.

Tarihi eserlerimiz, tarihi değerlerimiz ne yazık ki sahipsiz…

Markalarımız, kurumlarımız sahipsiz.

En önemlisi insanımız sahipsiz…

Ne vekiller, ne başkanlar yeteri kadar bu şehre, vatandaşa sahip çıktığını iddia etmesin…

Onlara verecek onlarca örnek var ama sadece yukarıdaki örnek bile yeter de artar bile…

Çarşıya çıkarlarsa araçların ve daha çok da yayaların trafikte ne kadar sahipsiz olduklarını görecekler.

Gelmedikleri spor müsabakalarına gelirlerse eğer bir gün, takımlarımızın ne kadar sahipsiz olduğunu görecekler.

Şöyle çarşıda yanlarına kimseleri almadan kendi başlarına dolaşırlarsa “şehrin genel anlamda” ne kadar sahipsiz kaldığını görecekler.

Her alanda verilebilecek örnek onlarca…

Say say bitmez…

 

LÜTFEN SAHİP ÇIKIN BU ŞEHRE…

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
SAHİPSİZ ŞEHİR BALIKESİR!
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!