Sağlık sistemini Ata’ya şikayet ettiler!

Balıkesir Tabip Odası’nın 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla düzenlediği törende Oda Başkanı Muhammet Can hekimlik mesleğini değersizleştirenleri Atatürk’e şikayet etti. Atatürk Anıtı'nda bir araya gelen hekimler ve sağlık çalışanları Tıp Bayramı nedeniyle çelenk sunarak meslekte yaşadıkları sorunları ve isteklerini dile getirdi.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

 

 

Balıkesir Tabip Odası’nın 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla düzenlediği törende Oda Başkanı Muhammet Can hekimlik mesleğini değersizleştirenleri Atatürk’e şikayet etti. Atatürk Anıtı’nda bir araya gelen hekimler ve sağlık çalışanları Tıp Bayramı nedeniyle çelenk sunarak meslekte yaşadıkları sorunları ve isteklerini dile getirdi.

 

Hekimlerin yurt dışına ve özel sektöre geçmesiyle birlikte söylenen sözleri dile getirirken gözyaşlarını tutamayan Balıkesir Tabip Odası Başkanı Dr. Muhammet Can 20 yıldır sürdürülen sağlıkta dönüşüm programında değişikliklerin yapılmasına dikkat çekerek hekimler olarak taleplerinin karşılanmadığı sürece önlüklerinin beyazına, özlük haklarına sahip çıkmaya devam edeceklerine vurgu yaptı.

 

Atatürk Anıtı’nda düzenlenen anma programına 27. Dönem CHP Milletvekili ve Balıkesir Tabip Odası önceki dönem başkanlarından Dr. Fikret Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Başkanvekili Ferit Gündoğdu ve Meclis Üyesi Volkan Altınöz de katıldı. Sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramını kutlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın Tabip Odası Başkanı Muhammet Can ve katılımcılara karanfil armağan etti.

 

“HEKİMLİK ANDI BU COĞRAFYAYDA YAZILDI”

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Balıkesir Tabip Odası Başkanı günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yaptı. Tıp Bayramı tarihini anlatarak konuşmasına başlayan Tabip Odası Başkanı Muhammet Can daha sonra tabiplerin isteklerini sıraladı. Tabip Odası Başkanı Muhammet Can şunları söyledi:

“Tıbbın kurucuları İstanköylü Hipokrat ve Bergamalı Galenos’un yaşadığı, hekimlik andının yazıldığı, Çanakkale Conkbayırı’nda vatanları içiin gözünü kırpmadan yaşamlarını feda ederek o yıl mezun veremeyen tıbbiyelilere; Dr. Hikmet ve arkadaşlarının emperyalistlere karşı verdiği onurlu savaşıma ve 14 Mart’ı Tıp Bayramı olarak kutlamamıza neden olmasına, Dr. Refik Saydam, Dr. Hulusi Behçet, Dr. Mazhar Osman, Dr. Tevfik Sağlam, Dr. Nusret Fişek, Dr. Türkan Saylan, Dr. Aziz Sancar ve nice cumhuriyet aydını değerlerine, en zor koşullarda fedakarca görev yapan hekimlik uygulamalarına tanıklık yapan bu coğrafyada mesleğimiz her geçen gün biraz daha değersizleştirilmeye çalışılmaktadır.

 

“14 MART SADECE TIP BAYRAMI DEĞİL KUVAYİ MİLLİYENİN BAŞLANGICIDIR”

14 Mart 1827 II. Mahmut döneminde Şehzadebaşı’nda ilk tıp fakültesinin kuruluşu modern tıp eğitiminin başlangıcı olarak kabul edilmektedir. 3 Şubat 1919’da İstanbul’da, Mekteb-i  Tıbbıye-i Şahane, İngiliz birlikleri tarafından işgal edilmişti. Amaç bu binayı karargah olarak kullanmaktı. İşgalcilere karşı ayaklanmak ve okulu kurtarmak için çareler arayan tıp öğrencileri; okulun kuruluş yıldönümü olan 14 Mart’ın 92’nci yılını topluca kutlamaya karar verdiler. Öte yandan İngiliz işgalini protesto ettiler. Tıbbiye 3’ncü sınıf talebesi olan Hikmet Bey önderliğinde büyük bir gösteri yaparak okulun iki kulesi arasına büyük bir Türk Bayrağı astılar. İşgal kuvvetleri bu duruma müdahale etseler de durduramadılar. Olayın yıldönümü olan 14 Mart, tıp camiasının emperyalist güçlerin karşısına resmen çıkışının yıldönümüdür. Cumhuriyetin kuruluşundan sonra 14 Mart tarihi her yıl Tıp Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. 14 Mart sadece bir Tıp Bayramı kutlaması değil daha fazlasıdır. Onurlu bir direnişin ve anti emperyalist bir mücadele olan Kuvayi Milliyenin başlangıç hikayesidir.

 

“PERFORMANSA DAYALI ÖDEME SİSTEMİNİN KALKMASINI İSTİYORUZ”

14 Mart Tıp Bayramında ne istiyoruz? Bizler; Sağlık Bakanlığından eziyet yönetmeliği çıkarıp temel sağlık hizmetlerini amacı dışında kullanmayı değil, her türlü kanun, yönetmelik çıkarma uygulamalarında, sağlık işkolundaki sendikalar, TTB ve Tabip Odalarının görüşlerinin alınmasını istiyoruz. 20 yıldır sürdürülen Sağlıkta Dönüşüm Programı ve onun ana unsurları arasında yer alan performansa dayalı ödeme sisteminin kaldırılmasını, emekliliğe yansıyacak, insanca yaşanacak bir yaşam standardı istiyoruz. Sağlık hizmeti sunumunda niteliğin değil niceliğin öne çıktığı ortadadır. Randevuların 5 dakikaya değil her hasta için en az 15 dakika ayrılmasını istiyoruz. Hekimlerin çok sayıda hastaya bakmaya zorlandığı, hastalara fizik muayene yapılmasına izin vermeyen sürelerin ayrıldığı, aynı ücreti alabilmek için daha fazla çalışma sürelerine gerek duyulduğu, nitelikli sağlık hizmeti sunabilmenin koşullarının derhal sağlanmasını istiyoruz.

 

“KAYNAKLARIN HALK SAĞLIĞI İÇİN KULLANILMASINI İSTİYORUZ”

Nitelikli bir sağlık hizmeti üretmenin en temel bileşenlerinden biri çalışma koşullarıdır. Artık hekimlerin bir araya gelmesini sağlayan odalarının poliklinik odalarından çok daha donanımlı ve sağlıklı olduğu, “müşteri memnuniyeti” ile hastaya müşteri, sağlığa ticari olarak bakılmasını istemiyoruz. Sağlıkta yenidoğan skandalı bize gösterdi ki, ticarileşen sağlıkta güvensiz ortam oluşmakta ve hekimlik mesleğinin onurlu ve etik bir şekilde yapılması zorlaşmaktadır. SGK’nın özel sağlık sektörüne 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 100 artış göstererek aktardığı para 63 milyar liradır. Sağlıkta yaşanan kaynak israfına ve kaynakların halkın sağlık hakkı için kullanılmasını istiyoruz.

 

“MESLEĞİMİZİ DEĞERSİZLEŞTİRMEYE ÇALIŞANLARI ATA’YA ŞİKAYET EDİYORUZ”

Yaşamını insanlığın hizmetine adayacağını meslek andına taşıyan hekimler olarak; yaşadıkları sorunlar nedeniyle yurtdışına ve özel sektöre giden hekimlere; “gidiyorlarsa gitsinler” diyenlere, “biz aile sağlığı merkezi yaptık, gidin sağlıkçıların gırtlağına yapışın” diyenlere söylenecek tek sözümüz var; bu topraklarda binlerce yıldır hekimlik yapan bizler halkın sağlığı için buradaydık, buradayız ve hiçbir yere gitmiyoruz. Taleplerimiz karşılanmadığı sürece önlüğümüzün beyazına, özlük haklarımıza, sahip çıkmaya devam edeceğiz. Halkın sağlığına sahip çıkmak ve mesleki onurumuzu korumak için hekimlerimizi değersizleştirmek için çabalayanları, şiddete uğramalarını sadece kınayarak geçiştirenleri, hiçbir önlem almayanları, onuruyla oynayanları huzurunda bulunduğumuz, kendisini Türk Hekimlerine emanet eden Büyük Önder Atatürk’e şikayet ediyoruz.”

 

AKIN: “HER ZAMAN EMRİNİZDEYİZ”

Balıkesir Tabip Odası Başkanı Muhammet Can’ın konuşmasının ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın da hekimlerin gününü kutladı. Ahmet Akın, “Gerçekten hekimlerimizin bulunduğu ortamların sıkıntılarını yıllarca biz de şahit olduk. Hakikatten çok zor bir mesleği icra ediyorsunuz. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Aynı zamanda Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Beni Türk Hekimlerine emanet ediniz” sözüyle size ne kadar değer verdiğini göstermektedir. Onu bunu diyenler olabilir ama vatandaşlarımız her zaman tıp mensuplarımıza minnettardır. Biz de minnettarız, her zaman emrinizdeyiz” diye konuştu.

 

Sağlık sistemini Ata’ya şikayet ettiler!
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!