Millet iradesi tutuklandı!

Elbette kimse layüsel, soruşturulamaz değil, herkes hesap vermelidir ama neden hep muhalefet? Mesela kendi bakanlığına dezenfektan satan bakan, kendi bakanlığından arazi tahsisi yapan bakanlarla… neden istifa ettirildiği hala gizemini koruyan belediye başkanları ve parsel parsel Ankara’yı satan belediye başkanı ile ilgili işlemeyen hukuk mu!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

2019 yerel seçimlerinde ‘aşkım!’ dediği İstanbul’u kaybetti, 13 bin oy’ la seçim mi kazanılır ‘çaldılar’ diyerek kazanılmış mazbatayı vermedi, yenilenen seçimleri de kaybetti. Aradan 6 yıl geçti ‘çaldılar’ iddialarından bir şey çıkmadı. 2024 seçimlerini kaybetti bu süre zarfında 16 milyon İstanbullunun iradesini temsil eden Ekrem İmamoğlu ile bir kez olsun görüşmedi, yok saydı, çıkardığı engellemeleri saymaya kalksak sayfalar yetmez.

 

Erken seçim talepleriyle birlikte cumhurbaşkanı adayı olacak olan Ekrem İmamoğlu’nun kendisi için tehdit oluşturacağını gördü önce 31 yıllık diplomayı iptal ettirdi. Olmaz denilen yapılarak 19 Mart sabahın kör karanlığında 16 milyonun iradesi gözaltına alındı. Halk iradesine sahip çıkmak için 4 gün boyunca milyonlar Saraçhane’ye akın etti. 4’üncü günün sonunda hakim karşısına çıkarılan İmamoğlu gizli tanığa dayalı tüm iddiaları çürütmesine rağmen, gün boyu az da olsa var olan umutların aksine tutuklanarak; günler öncesinden hazırlık yapıldığı iddia edilen Silivri’ye kapatıldı. Silivri’ye kapatılan Ekrem İmamoğlu değil; milli iradedir, demokrasidir.

 

Yolların kapatılmasına, ulaşımın zorlaştırılmasına rağmen 4 gün boyunca Saraçhane’ye akın eden milyonlar korku bariyerlerini yıkarak iktidara karşı en sert tepkisini gösterdi, Ekrem İmamoğlu şahsında demokrasiye, geleceğine sahip çıktı, çektiği sıkıntılara isyan etti; her akşam polis gazına muhatap olmasına rağmen, kalabalık her gün daha da arttı. Dört gün boyunca gazdan etkilendik, ertesi gün gazın etkisini bina içinden bile hissettik.

 

Kim ne derse desin bu operasyon 23 Mart günü yapılacak olan örgüt denetimindeki önseçimin yapılmasını önemsizleştirmek, katılımı gereksiz hale getirmek için kuyumcu titizliğinde planlanmış, kurgulanmış, siyasi bir operasyondur. Diploma iptaliyle birlikte en güçlü adayı itibarsızlaştırmak, tartışılır kılmak, değersizleştirmektir…

 

Bütün baskı ve önleme gayretlerine, konvansiyonel medyada duyurulmamasına rağmen aday belirleme seçimi olağanüstü bir katılımla referanduma dönüşmüş. 1 milyon 653 bin üye, sayılan sandıklarda 14 milyon 864 bin katılımla halkın devrim niteliğindeki kararıyla Ekrem İmamoğlu cumhurbaşkanı adayı olmuştur. 2024 seçimlerinde AKP’nin aldığı toplam oy 16 milyon 339 bindir.

 

HANGİ HUKUK?

Partili cumhurbaşkanı Erdoğan ve iktidar çevreleri “hesap vermekten neden korkuyorsunuz, tarafsız ve bağımsız yargıya güvenin.” Bunu diyenlerin yakın zamana kadar yargıya güvenmediği için dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı çıktığını, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımıyorum dediği unutulmamalı. Dün yargıya güvenmeyenler şimdi kendi kontrollerindeki yargıya uyulmasını istiyor.

Ahmak davasında ceza veremem diyen hakimin Samsuna süren, bazı davalarda kararı beğenilmeyen hakimlerin görevden alındığı hukuk mu?

Elbette kimse layüsel, soruşturulamaz değil, herkes hesap vermelidir ama neden hep muhalefet? Mesela kendi bakanlığına dezenfektan satan bakan, kendi bakanlığından arazi tahsisi yapan bakanlarla… neden istifa ettirildiği hala gizemini koruyan belediye başkanları ve parsel parsel Ankara’yı satan belediye başkanı ile ilgili işlemeyen hukuk mu!

17-25 Aralık sürecinde ‘’bunlar hükümete karşı uzun süre hazırlık yapmış, zamanı gelince de operasyon başlatılmış’’ deniyordu! Ayakkabı kutuları içinde istiflenen, para kasaları, para kuleleri, para sayma makineleri, bizim değil denilen paraları faizi ile birlikte götürenlere duyarsız kalan, görev alanına girmeyen hukuk… elbise kılıfları, çikolata kutuları içinde ‘rüşvetin bedelini peşin dağıttım’ diyen Reza Zarrap veya Rıza Sarraf ve adı geçenlerle ilgili işlem yapmayan hukuk… helvacı kağıdına ‘saat bedeli’ diye yazan faturaya işlem yapmayan hukuk mu?

Görünen o ki, Ekrem İmamoğlu’na karşı da 2019-2023 arası uzun bir hazırlık süreci planlanmış ve ne zamanki cumhurbaşkanlık adaylığı ciddiye dönüşünce operasyon için düğmeye basılmış!

 

YOK SAYILAN MİLLİ İRADE

İhtiyaç halinde halkı sokağa davet edenler, günlerce meydanlarda nöbet tutturanlar Özgür Özel’in sokak çağrısına ‘’milli iradeye parmak sallama dönemi geride kalmıştır’’ diyor.

Siz seçilirken milli irade kutsal, sizin dışınızdakiler olunca yok sayılabilir. Siz sokak çağrısı yaparken demokrasi, sizin dışınızdakiler çağırırsa ‘’milli iradeye parmak sallama’’ öyle mi?

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını Avrupa ‘’rakibini hapse, demokrasiyi tehlikeye atmak’’ yani demokrasiyi askıya almak olarak görüyor!

 

Millet iradesi tutuklandı!
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!