MALUM KİŞİ
BALIKESİRSPOR’u üç paralık köfteye madara etmek de varmış.. Bunu da görecekmişiz!
Çok şey gördük de, böylesini görmediydik.
Çarşı’daki Hisar Köftecisinde futbolcular köfte yiyecekmiş. Kulüp Basın Sözcüsü Ceyhun Ercan şu mesajı yolluyor gazetecilere:
“Evimizde oynayacağımız sezonun ilk mazı öncesi Balıkesirspor yönetim, teknik heyet ve futbolcularımız yarın saat 13.15’te çarşı merkezde yer alan Hisar Köfte’de bir araya geliyor. Bu ilk buluşmayı siz değerli basın mensuplarının bilgisine sunarız.”
İlk mesaj böyle.
Balıkesirspor heyet-i umumiyesi ve dahi topçu milletinin köfteciye gitmesi haber midir, değil midir, çok önemli midir; bunun kararı gazeteci arkadaşların. Kimisi haber değeri görür, gider fotoğraf çeker, görüntü alır, futbolculara sorar: “Köfte nasıl?”
Kimisi, haber değeri görmez.. Dolayısıyla gitme gereği duymaz.
Kulüp görevini yapmış oluyor bu mesajla.
Birkaç dakika sonra ikinci mesaj geliyor:
“Haber yapmak için değer verip gelen basın mensubu arkadaşlarımızı tabi ki ağırlayacağız. Futbolcularımız salonu boşalttıktan sonra basın mensubu arkadaşlar da arzu ederlerse yemek yiyebileceklerdir. Salon kapasitesi sebebiyle sadece bu aynı anda mümkün olmayacaktır.”
Hoppala…
***
İKİNCİ mesajı okuyan meslektaşların paylaşımlarını çoğunuz görmüşsünüzdür sosyal medyada. Konuyu sayfasına, köşesine, internet sitesine taşıyanlar da var.
Hepsi tepkili.. Haklılar; ne demek futbolcular salonu boşalttıktan sonra yiyebilecek olmak!
Salon yetersizmiş!..
Gazetecileri ilk maç öncesinde yemek organizasyonuna davet ediyorsan, yeterli kapasiteye sahip bir yer ayarlamalısın. “Biz yiyelim, masaları temizlesinler, sonra siz oturup yiyin” durumu olmaz.
Bu ayıptır. Nezaketsizlik az kalır, seviyesizliktir.
Sırf bir şeyler yemek için bu işleri yapan adamlar ve kadınlar gibi mi görüyorsunuz gazeteci milletini?
Haber yapacaksa gelir, yapmayacaksa gelmez.
Eğer gazeteciyi yemeğe davet ediyorsan, ona göre hazırlık yaparsın.
Hem bu tür organizasyonları küçücük köfteci dükkanlarına tıkıştırmazsın.
Üç paralık köftenin hesabını yapmazsın!
***
ŞİMDİ yüz milyonların konuşulduğu Balıkesirspor’un eski zamanında, mini minicik bütçelerle, deplasmana giden takım oyuncularını öğrenci tostuyla doyurmaya çalıştığı günleri biliriz biz.
Kulüpte yönetici olduğu güne kadar ne Atatürk Stadı’nda, ne deplasman tribünlerinde göremediğimiz arkadaşların çoğu, muhtemelen Balıkesirspor gündemini, en azından iç saha ve deplasman maçlarının sonuçlarını bile takip etmemiştir.
Uzun süredir siyasetle gelen siyasetle gidiyor bu Kulüp’te. Şimdikiler de siyasidir.
Futbol aşkı, Balıkesirspor arması, şehrin takımı, Balkes ruhu falan, bir ikisi hariç, diğerleri için sıradan ifadelerdir.
Bu şehrin medyası Balıkesirspor’la yatıp kalkar.
Futbolcunun kalktığı masaya oturup arta kalan köftelerden nasiplenmek gibi bir hevesi olmaz.
Kulüp basın sözcüsü bu şehrin medyasını ne görüyor, nasıl görüyor, hangi çerçeveden bakıyor?
Her işte olduğu gibi basın sözcülüğü de liyakat gerektirir.
Yolladığı mesaj, yol yordam bilmediğinin kanıtı.
En iyisi yanlışını kabul edip istifa etsin.
Kulüp Başkanı Abdullah Bekki ve öteki yöneticiler de basınla diyaloglar konusunda daha ciddi bir program yapsın deriz. Sezon başlarken yaşanan bu talihsiz olayın tekrar etmemesi adına, Bekki ve arkadaşlarının bu uyarıyı dikkate almasını bekleriz.
