“İşte karşımda
Ne deseler boşuna
Anlaması zor
Çok zor olsa da
Vardık en dibe
Söyle şimdi nereye?
Yol almasısın
Ufak ufak yeni
Sıyrıl da gel buraya
Sıyrıl da gel buraya
Dön baba dönelim
Dön baba dönelim.”
Aynı Athena’nın şarkısındaki gibi Balıkesirspor’un durumu dön baba dönelim yine başa dönelim oldu.
Göreve getirilmesi kimsenin içine sinmemişti. Tanıyan, bilen yoktu. Teknik Direktör Veyis Kanber’in üç haftada Balıkesirspor’a gösterdiği performans oldukça eleştiriliyordu. Getirilmesi kadar oynattığı veya oynatmak istediği futbol, oyuncu tercihleri hedefi şampiyonluk olan takımımızla örtüşmüyordu.
Teknik direktörlerin takıma katkıları her zaman tartışılır. Futbolda sonucu futbolcuların ortaya çıkardığı tezi doğru olsa da sahada oynanan futbola teknik direktörlerin etkileri oldukça fazladır.
Futbol sadece fiziksel mücadele değil, aynı zamanda akıl ve zeka gerektiren bir oyun olduğu unutuldu. Sezon başı hazırlıklarına ve lige başka teknik direktörle giren Balıkesirspor’da kazanılan ezber yeni gelen teknik direktörle bozuldu. Oyun planı, oyuncu tercihleri birden değişince haliyle ritim sekteye uğramış oldu.
Grubumuzda puan cetvelinde ilk iki sırayı paylaşan takımları deplasmanda yenen Balıkesirspor fikstürde daha kolay lokma dediğimiz takımlara karşı puanlar kaybetmesi üzerine kan uyuşmazlığı yaşadığı teknik direktör Veyis Kanber’le yolların ayrılması kaçınılmaz olmuştu. Görünen köy kılavuz istemiyordu. Gömleğin düğmeleri baştan yanlış iliklenmişti.
Allahtan Balıkesirspor’un bedenine bir kaç numara küçük gelen hocada ısrar edilmedi de ayrılık tez zamanda geldi. Bir kez daha başa dönmek zorunda kaldık. İki hocayla yolların ayrılması inşallah Balıkesirspor Başkanı Abdullah Bekki ve yönetimine ders olmuştur. Kariyerli denediler olmadı, karakterli denediler olmadı. Şimdi ki teknik direktör kriterleri ne olacak merak etmiyoruz desek yalan olur.
Veyis Kanber’in gönderilmesinin ardından aynı Levent Eriş sonrası geçtiğimiz ay açılan teknik direktör falları yeniden açılmaya başlandı. Ortalık isimden geçilmez hale geldi. Portföyündeki hocaları tavsiye eden, faydası olup olmayacağını düşünmeden sadece alacağı komisyonun hesabını yapan menajerler ve bu menajerlerin yüzdelikçisi futbolcu eskileri tekrar peydahlandı.
Acele etmenin nelere mal olduğunu Veyis Kanber olayında yaşadık ve gördük. Şimdi ince eleyip sık dokumanın zamanı geldiğini düşünüyoruz. Arma sevdalısıyız, bu şehrin çocuğuyuz ajitasyonlarını göz ardı edin, duymayın. Profesyonel olan, profesyonelce düşünen, işini profesyonelce yapan isimler üzerine odaklanın. Sonuçta kimse hayrına bu göreve talip olmuyor.
Onun tavsiyesi, bunun arkadaşı, ötekinin hemşerisi söylemleri teknik direktör belirlemede kriter olmasa da genelde hocaların göreve getirilmesinde etken olan unsurlar olduğunu biliyoruz. Bu kez durumun değişmesini umuyoruz. Bu kanıyı yıkmak Balıkesirspor yönetiminin elinde. Ellerinden geleni yapmaları dileğiyle yarınki Nevşehirspor karşısında Balıkesirspor’umuza başarılar.