Kadın Platformu’nun gündemi Balıkesir’deki patlama ve servis kazası

Balıkesir Kadın Platformu iş cinayetleri, eğitimdeki fırsat eşitsizliği, emeklilerin ve çalışanların sorunlarıyla ilgili basın açıklaması düzenledi. Ali Hikmet Paşa Meydanındaki açıklamada geçtiğimiz hafta bir mühimmat üretim tesisinde meydana gelen patlamayla iş sağlığı ve güvenliğinin göz ardı edildiği ileri sürülürken öğrenci servisi kazasıyla da eğitimde yaşanan sorunların varlığına dikkat çekildi. Açıklamada ayrıca emeklilerin ve asgari ücretle çalışanların da yaşadıkları sıkıntıya yer verilerek yetkililere çağrıda bulunuldu.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

KADIN PLATFORMU’NDAN AĞIR ÇALIŞMA KOŞULLARI VE İHMALLER; KAZALARA, İŞ CİNAYETLERİNE TEPKİ

Balıkesir Kadın Platformu iş cinayetleri, eğitimdeki fırsat eşitsizliği, emeklilerin ve çalışanların sorunlarıyla ilgili basın açıklaması düzenledi. Ali Hikmet Paşa Meydanındaki açıklamada geçtiğimiz hafta bir mühimmat üretim tesisinde meydana gelen patlamayla iş sağlığı ve güvenliğinin göz ardı edildiği ileri sürülürken öğrenci servisi kazasıyla da eğitimde yaşanan sorunların varlığına dikkat çekildi. Açıklamada ayrıca emeklilerin ve asgari ücretle çalışanların da yaşadıkları sıkıntıya yer verilerek yetkililere çağrıda bulunuldu.

 

Mühimmat üretim tesisinde patlama sonucunda 11 annenin yüreğine ateş düştüğünü belirtilen açıklamada Pamukçu’da meydana gelen kazada da Milli Eğitim Bakanlığının öğrenci sayılarının bahane edilerek köy okullarını kapatmasının yanlışlığına değinildi.

 

 

 

“2025’E İŞ CİNAYETLERİ VE SERVİS KAZASIYLA GİRİYORUZ”

Balıkesir Kadın Platformu adına yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:

“Ülke olarak bir taraftan yoksullukla, işsizlik ve geleceksizlikle boğuşurken, bir taraftan da 2025 yılına iş cinayetleri, okul servis kazaları ile giriyoruz. Bildiğiniz gibi 24 Aralık’ta Balıkesir’in Karesi İlçesi Kavaklı Mahallesinde bulunan ZSR patlayıcı madde üretim tesisinde, kapsül üretimi yapılan bölümde patlama meydana geldi. Patlama sonucu 8’i kadın 11 işçi yaşamını yitirdi. 11 annenin yüreğine ateş düştü. Balıkesir Kadın Platformu olarak acımız da öfkemiz de çok büyük. Patlamanın sebebi resmi olarak açıklanmasa da, bizler; bu felaketin nedenini 2020’de Sakarya Hendek ilçesi Coşkunlar ile 2018 de Niğde havai fişek fabrikalarında yaşanan patlamalardan biliyoruz. Biliyoruz ki, iş güvenliği için alınmayan tedbirler ve ihmaller zinciri, kötü çalışma koşulları, 15-16 saati bulan uzun ve zorunlu mesailer, sendikalaşmaya engel olunması gibi nedenler iş cinayetlerinin başlıca sebeplerindendir. Oysa ki en tehlikeli iş alanlarından olan, bu tür fabrikalarda iş güvenliği tedbirlerinin en üst düzeyde olması gereklidir. Bu felaketin sorumluları, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini, maliyet olarak gören işletme sahipleri ve bu işletmeleri denetlemekle yükümlü olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıdır. ZSR adlı fabrikanın milyonlarca TL teşvik aldığı, vergiden muaf tutulduğu, ayrıcalıklı işletmelerden biri olduğuna dair haberler hepimizin malumudur.

 

“FİRMAYA VERİLEN TEŞVİKLER NEREYE HARCANDI”

Biz kadınlar soruyoruz; bu firmaya verilen teşvikler nereye harcanmıştır?  Bu paranın ne kadarı iş güvenliği tedbirleri ve çalışanlar için harcanmıştır? Denetimden yeni çıktığı söylenen bir fabrikada, nasıl oluyor da böyle bir patlama yaşanabiliyor? Bizler merak ediyoruz. Türkiye iş cinayetlerinde Dünya’ da üçüncülükten Avrupa’da birincilikten ne zaman kurtulacak? Günde 15-16 saat zorunlu mesai yaptıracak kadar acil olarak üretilen mühimmat nereye, kimlere gönderiliyor? Biz analar soruyoruz: Anaların evlatlarını iş cinayetlerine kurban vermeleri daha ne kadar sürecek?  İnsan hayatı ne zaman, patronların kârından daha değerli olacak? Ne zaman?

 

“EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTSİZLİĞİ VAR”

AKP ve MHP iktidarı ve tek adam yönetimi bizleri açlığa mahkûm ederken, eğitimi özelleştirme politikalarıyla, eğitimi yap-boz tahtasına çevirerek çocuklarımıza büyük mağduriyetler ve eşitsizlikler yaşatmaktadır.  Türkiye’de eğitim sistemi, bölgesel farklılıklar nedeniyle derin eşitsizlikler barındırmaktadır. Özellikle kırsal alanlardaki okullar ile büyük şehirlerdeki okullar arasındaki fiziksel koşullar, öğretmen sayısı ve eğitim materyallerine erişim gibi konularda ciddi farklılıklar bulunmaktadır. Bu durum, öğrencilerin eğitimde eşit olanaklara sahip olmasını engellemekte ve başarı düzeylerinde büyük farklılıklara yol açmaktadır. Bu yetmiyormuş gibi birde öğrenci sayısının azlığını gerekçe göstererek önce köy okullarını kapatıp, öğrencileri servislerle başka okullara taşıyan, adına taşımalı eğitim denen bu sistemi yarattılar. Daha büyüme, gelişme çağındaki çocuklar, fizyolojik olarak yataklarında olmaları gereken saatlerde, güneş doğmadan servis araçlarına binmek zorunda bırakılmaktadırlar. Alınmayan önlemler, servis araç ve kullanıcılarının yeterince denetlenmemesi nedeniyle servis araçları sık sık kaza yapmakta ve bu durum çocuklarımızın can güvenliğini tehdit etmektedir. 25 Aralık’ ta Balıkesir İlimizin Altıeylül İlçesine bağlı Pamukçu mahallesinde yaşanan servis kazası bu durumu doğrular niteliktedir.

 

“KÖY OKULLARINI NİYE KAPATTINIZ”

29 kişinin olduğu servis aracında, pek çok öğrencinin yaralandığı, bunlardan 8 öğrencimizin durumlarının ağır olduğu söylenmektedir. Oysaki eğitim, herkese eşit koşullarda sunulması gereken temel bir insan hakkı, aynı zamanda devredilemez ve vazgeçilemez kamusal bir haktır. Bu görev devlet ve Milli Eğitim Bakanlığına aittir. Milli Eğitim Bakanına soruyoruz; köy okullarını tasarruf olsun diye mi kapattınız? Tasarruf olsun diye kapattıysanız neden başka şeylerden değil de eğitimden tasarruf ediyorsunuz? Taşımalı eğitime geçildiğinden beri ne kadar tasarruf sağlanmıştır? Taşıma sistemine MEB ne kadar bütçe ayırıyor? Bu bütçenin ne kadarı servis araçlarına harcanıyor? Taşımalı eğitimde kaza riski hesaba katılmış mıdır?  Hangi gerekçe çocuklarımızın hayatından daha kıymetli olabilir?

 

“EĞİTİMDEN TASARRUF OLMAZ”

Biz Kadınların Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e çağrımızdır; ÇEDES ve benzeri projeler üzerinden eğitimin dinselleştirilmesi, laikliğe ve bilime aykırı müfredat değişiklikleri ile uğraşmak yerine, taşımalı eğitimden bir an önce vazgeçin.  AKP döneminde kapatılan 20 bin köy okulunu yeniden açarak köyde yaşayan Öğrencinin bulunduğu yerde eğitim alması için gerekli çalışmaları başlatınız. Kırsaldaki okulların öğretmen ve materyal ihtiyaçları bir an önce karşılansın. Öğretmenlerin köylerde kalması için gerekli koşullar sağlansın, teşvikler verilsin. Zira eğitimden tasarruf olmaz.

 

“EMEKLİLER VE EMEKÇİLER AÇLIĞA MAHKUM EDİLİYOR”

2024 yılı iktidar tarafından “Emekliler Yılı” ilan edilmişti. Emekliler yılında emekliler yokluk ve yoksulluğun dibinde yaşadılar. Bütün ücretleri etkileyecek olan asgari ücret 22 bin 104 TL olarak açıklandı. Sermayedarlara vergi affı getirirken, çeşitli teşvikler verirken, bonkör davranan, kaynak bulan hükümet, emekçilere sıra gelince ağır vergiler ve düşük ücreti reva görmüştür. Açlık sınırında kalan asgari ücretle 2025 yılında emekçileri açlığa, sefalete mahkum etmiştir. Tüm bu olumsuz gidişat en çok kadınları etkiliyor. Biz kadınlar olarak bunun için birleşelim, birlikte mücadele edelim ve ülkemizin üstündeki karabulutları dağıtalım. İş cinayetlerinin yaşanmaması için, herkese eşit, ulaşılabilir ve ücretsiz eğitim hizmetlerinden yararlanması için, insanca yaşanabilir bir ücret, insanca çalışma koşulları ve güvenli gelecek için mücadeleyi sürdürmeye ve büyütmeye devam edeceğiz.”

 

 

Kadın Platformu’nun gündemi Balıkesir’deki patlama ve servis kazası
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!