İYİ PARTİ İL BAŞKANI NEDİM TUNA, BÜYÜKŞEHİR’İN ÇAMLIK, BALTOK, AVLU PROJELERİYLE İLGİLİ POLİTİKA’YA ÇARPICI AÇIKLAMALAR YAPTI
BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın geçen hafta Meclis Üyeleri ile yaptığı proje turuna katılan İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna, halen devam eden Çamlık, BALTOK ve Avlu 2. Etap projelerini teknik açıdan değerlendirdi. Tuna bir zamanlar Balıkesir’in mesire alanı olan Çamlık’ın rekreasyon projesiyle betonla kaplandığını söyledi. Rekreasyon alanındaki yolların asfaltlanmasına tepki gösteren Tuna, Çamlık’taki hilal minareli cami için, “Mimar Sinan yüz yıllar önce kolonsuz camiler yapıyordu, 21. Yüzyılda Çamlık’a içi kolon dolu cami inşa ediyoruz” dedi. BALTOK’ta ev hayali kuran pek çok insanın mağdur edildiğini, inşaat sektörünün açmazda olduğunu belirten Tuna, Mart 2019’da evlerine geçeceği sözü verilen insanların mağduriyetinin giderilmesi gerektiğini kaydetti. Tuna, Avlu ikinci etap için “Balıkesir üçüncü bir AVM’yi kaldırmaz, Balıkesir esnafı buna dayanamaz” dedi. Tuna şöyle konuştu: “Ticari mantıkla yapılırsa yatırım doğru olabilir, şu anda aylık 1.5 milyon lira kira getirisi ile 300 yılda kendini amorti edecek. Marmaramall diye bir firmayla anlaşma yapılmış, bu şirket kimin? Balıkesirli’nin parasını boşa harcıyorlar.”
POLİTİKA / RÖPORTAJ / ÖMER KANTARLIOĞLU
İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna, Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın meclis üyelerine yönelik düzenlediği proje gezisini POLİTİKA’ya değerlendirdi. Çamlık Rekreasyon Projesini, BALTOK ve Avlu’daki projeleri hem siyasetçi hem de inşaat mühendisi olarak değerlendiren Nedim Tuna bu projelerin belediye açısından kamuoyuna anlatılması gerektiğini dile getirdi.
Büyükşehir Belediyesi’nin vizyon projeleri arasında yer alan Çamlık Tepesi Rekreasyon Alanı, Avlu ve BALTOK Konutları ile ilgili yapılan geziyi takip eden İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna, projelerin istenilen etkiyi yapamadığını söyledi. Projeleri tek tek değerlendiren Nedim Tuna Balıkesirli’lerin parasının boşa harcandığına inandığını kaydetti.
İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna Çamlık Projesi’ndeki Hilal Minareli Caminin gereğinden fazla büyük yapıldığını ileri sürdü. Cami mimarisinin hiçbir özelliğinin bulunmadığını kaydeden Tuna 500 yıl önce Mimar Sinan’ın devasa büyüklükteki camileri kolonsuz inşa ettiğini hatırlattı. Tuna, “Biz 21’nci yüzyılda içi kolon dolu cami inşa ediyoruz” eleştirisinde bulundu.
ÇAMLIK’A ALIŞVERİŞ MEREKZİNİN KONULMASI ÇOK YANLIŞ OLMUŞ
İzlenimlerine ilk olarak Çamlık Projesini değerlendirerek başlayan İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna şunları kaydetti:
“Geziye ilk önce Çamlık’la başladık. Çamlık’ta alışveriş merkezi tarzında dükkanlar yapmışlar. Burada tahmin ediyorum kiracılar bulunamadı ki şu an Balıkesir Üniversitesi’nin bir bölümü orayı istemiş. Bir defa üniversite anlamında hem ulaşımı zor bir şey hem de planlama da alışveriş merkezi tarzında yapılmış bir yer. Burada bir rekreasyon alanı yapılıyor ve burada binaları minimum tutmak lazım. İnsanları oraya çekebilecek şeyler yapmak lazım. Nedir? Çamlık denince önceden bir piknik alanıydı, insanların gittikleri, piknik yaptıkları bir yerdi. Daha önceden bir restoran vardı. Yanılmıyorsam Sami Gökdeniz’in başkanlığında orada ahşaptan yer yapılmıştı, insanlar oraya gidiyorlardı. Şu an baktığımızda orası alıştığımızın dışında bir alışveriş merkezi tarzında, Avlu’yla bütünleşik bir proje olarak düşünülmüş. Tamam, bu olabilir ama oraya alışveriş merkezinin sokulması kesinlikle yanlış. Ne olurdu? Avlu’da insanlar alışverişlerini yaparlardı, teleferikle de Çamlık’a çıkıp rahatlıkla çaylarını, kahvelerini içerken Balıkesir’i görebilecekleri, orada vakit geçirebilecekleri bir rekreasyon alanı yapılması gerekliydi.
ÇAMLIK TEPE Mİ KEL TEPE Mİ
Şimdi Çamlık mesela kel tepe olmuş. Çamlık tepe, kel tepe olmuş. Bunu orada gözlemledik. ŞU an tabi ki yeni bir sürü ağaçlar dikilmiş ama bunların orada yeşil oluşturması belki de 10 yıllık zaman alacak. Orada yürümeye başladığımızda beni en fazla rahatsız eden şey asfalt yollar oldu. Bu asfaltın kesinlikle rekreasyon alanlarına girmemesi lazım. Hatta yürürken Yücel Yılmaz’a ‘yüzüne sıcaklık geliyor mu diye sordum. O da evet dedi. Ben de bu sıcaklığın asfalttan geldiğini söyledim. Balıkesirlisin ama yaşın yetiyor mu bilmiyorum Aygören eski bir Rum mahallesidir, Arnavut kaldırımları vardı, daha sonradan bunlar asfalt oldu. Buraya Arnavut kaldırımı yapılabilirdi. Balıkesir’de şehrin göbeğinde paket taşları döşüyorsunuz, buraya geliyorsunuz asfaltı sokuyorsunuz. Hatta bayanların yürüyememelerinden şikayet etti ama kaldırımlar var zaten. Bir defa orada yolların asfalt olması kesinlikle yanlış. Oraya bir de alışveriş merkezi konumlandırılması yanlış. Orada yöresel ürünlerin satılabildiği bir yer olabilirdi. Orasının doğasına uygun ahşaptan 3-4 tane yer koyarsın, insanların orada yöresel ürün alabileceği yerler yapılabilirdi. Mesela insanların oraya çıktığında oturup çay içebilecekleri bir mekan yok.
21’İNCİ YÜZYILDA İÇİ KOLON DOLU CAMİ İNŞA EDİYORUZ
Çamlık Rekreasyon alanındaki cami için Yücel Yılmaz’a da söyledim burada cami olmaz. Özel günlerde dahi bu caminin üçte biri dolsun ben bir şey bilmiyorum dedim. Caminin bir defa hiçbir mimari özelliği yok. Mimar Sinan bundan 500 yıl önce bu caminin iki katı büyüklüğünde cami yapmış ve içinde kolon yok. Biz 21’inci yüzyılda içi kolon dolu bir cami inşa ediyoruz. Şunun bir sanat eseri vs. neyi var? Hilal minare diyorlar ama bu minare tarzı gibi de değil aslında. Caminin aşağı yukarı 200 metre uzağında. Böyle bir simge yapılabilir orada. Şehirden baktığınızda her yerden görülebilir bir hilal simgesi olabilir. Burada cami gerekli mi? Tabi ki gerekli. Ama buraya yaparsın, insanlar buraya geldiğinde 100-200 kişilik bir cami yaparsın. Bunun iki katı büyüklüğündeki camiyi şehirde ihtiyaç duyulan bir yere yap, hiçbir şey demem. Burada hiçbir mimari özelliği olmayan bir şey yapılmış. Neden yapıldığını söyleyeyim; bu hilal minareyi yapmak için cami yapılmış. Hilali yap bir simge olsaydı daha iyiydi. Hilal minareye asansör yapılmış. Burada insanlar balkona çıkıp biraz daha yukarıdan şehri görebilecekler.
KÜTÜPHANE BİNASININ KONUMU YANLIŞ
TÜBİTAK’ın yapacağı yer açık otopark olarak düzenlenmiş, bilim merkezi yapılmamış. Daha sonra camiden kütüphane binasının olduğu yere doğru geldik. Kütüphane binası tabi ki olmalı. Ama kim gelecek buraya kitap okumaya? Balıkesir’deki kütüphanelerdeki kitapları getirsen burası dolmayacak. Başçeşme mezarlığı tarafından bakıldığında kütüphane binası bütün görüntüyü kapatıyor. Yaptın bir şey demiyorum. Bunu indir bir alt kota veya bu kadar devasa bir binayı buraya niye sokuyorsun? Böyle bir şeye ihtiyaç yok. Bunlar hepsi milli servet ve Balıkesirlilerin parası. Buranın çok güzel bir manzarası var. Bu manzaranın değerlendirilemeyeceği alt kota bir et lokantası yapmışlar. Oradan bakıldığında şehrin manzarası görünmüyor. Yücel Yılmaz’a orada kütüphane binasını alt kota almalarını, kütüphane binasının yerine de et lokantasını almalarını söyledim. İnsanla orada oturduğunda hem yemeklerini yesinler hem de Balıkesir’in manzarasını seyrederler. Kütüphaneyi illa yapacağım diyorsan bunu bir alt tarafa yap.
MİNİATÜRK BALIKESİR KOMİK
Kütüphane binasını gezdikten sonra İstanbul’daki Miniatürk’ün benzeri bir yer yapılmış oraya geçtik. Balıkesir’deki simge yapıların orada maketleri var. Ben İstanbul’da Miniatürk’e gittim ve oradaki tarihi yapıları gördüm. Hepsi göz doldurucu büyüklükteydi. Bizim Balıkesir’deki Çamlık Miniatürk’te bir tek Zağnos Paşa Camii biraz göz dolduran tarzda yapılmış. Mesela saat kulesi, bizim Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’e masa üstüne koyması için hediye ettiğimiz biblonun 1,5 katı yüksekliğindeydi. Bir şadırvan yapılmış; şadırvan küçük bir saksı boyutunda. Yani otlar orada büyüdüğünde hiç görünmeyecek. Veya bunları bir kaide üzerine koymaları gerekirdi. Ama tabi kaide üzerine konacak şekilde küçük yapılmalarının yerine bunların göz doldurucu yapılması gerekliydi. Bunu Yücel Başkan’a açılış yapmadan bunları değiştirmelerini söyledim. Paşa Camii’nin minaresi benim omuzlarıma kadar geliyor ama diğerleri çok küçük. Böyle bir şey olmaz. Açık alanda böyle bir şey yapıyorsan bunların hepsi oraya gelen insanların ilgisini çekecek boyutta olmalıydı. Yer sıkıntısı gibi bir sorun da yok. Ama göz doldurucu şeyler değil.
ATATÜRK HEYKELİNİN DEĞİŞMESİ GEREK
Çamlık gezisinde Atatürk Heykeline el atmalarını Yücel Yılmaz’dan istedim. Ben Türkiye’nin hiçbir yerinde Atatürk’ün bu şekilde tasvir edildiği bir heykel görmedim. Biz Kuvayi Milliye şehriyiz ve kalpaklı Atatürk Heykelinin Balıkesir’e yakışacağını söyledim. Hem de bu heykelin biraz daha büyütülerek yapılmasını arzu ettiğimi söyledim ve Atatürk’ümüze benzemeyen heykelin değiştirilmesini ifade ettim.
BENİ ORAYA ÇEKEBİLECEK HİÇ BİR ŞEY YOK
Çamlık’ta ben Balıkesir’de yaşayan bir vatandaş olarak beni oraya çekebilecek, oraya gitmemi sağlayabilecek hiçbir şey görmedim. Çamlık’a Avlu’dan teleferikle ulaşım yapılması düşünülüyor. Çünkü oraya ancak aracı olan insanlar gidebilir. Yaya olarak oraya kimse çıkmaz. Şu an teleferik firmasıyla görüşmeler yapılıyormuş. Türkiye’de zaten iki tane bunu yapan firma varmış. Yap-işlet-devret usulü yapılacağı söyleniyor. 5 lira gibi bir ücretle ulaşım sağlanabileceği orada söylendi. Eğer oraya biraz insan çekebilmek düşünülüyorsa Avlu’dan teleferikle ulaşım sağlamaları en doğrusu olur. İnsanların birçoğu orayı görmek için değil, teleferiğe binmek için, onu yaşamak için Çamlık’a çıkarlar. Ama dediğim gibi ben doğma büyüme Balıkesirli biri olarak eski Çamlık çok daha iyiydi ve şu an beni oraya götürebilecek hiçbir şeye rastlamadım.
BALIKESİR’İN MİLYONLARI HEBA EDİLMİŞ
Dolayısıyla Çamlık Projesiyle Balıkesir’in milyonları heba edilmiştir. Buraya gerektiği gibi harcansaydı helali hoş olsun. Ama şu an benim gözlemlediğim Çamlık Projesi tam bir fiyaskodur.”
BALTOK NE OLACAK
Çamlık Projesinin ardından BALTOK Konutlarında incelemelerde bulunduklarını belirten İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna, burada yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi gerektiğini söyledi. İnşaat sektörünün içinde bulunduğu durumun da göze alındığında buradaki dairelerin satılmasının mümkün olmadığını belirten Nedim Tuna şunları söyledi:
“Çamlık Projesinin ardından BALTOK’a gittik. BALTOK’ta zaten 10 tane blok yapılmış. 10 bloğun inşaatları tamamlanmış ama 10 bloğun hepsi de ayrı inşaat seviyelerinde kalmış. Genelin inşaat seviyesinin yüzde 53 seviyelerinde olduğunu söylediler. Tabi şu an müteahhitle anlaşmalar bozulmuş. Tekrar bundan sonraki yapım şekliyle ilgili nasıl bir yol izlenecek; bunları belediye mi yapacak ya da yeniden bir müteahhide mi ihale edilecek. Duyumlar alıyoruz, burasıyla ilgili para geldiği söyleniyor. Belediye kendi imkanlarıyla burasını tamamlayacağı söyleniyor. Ama dediğim gibi şu anda dağın başına dikilmiş 10 tane blok var. Orası, çevresi tam olarak oluşmadan veya genel anlamda birinci ve ikinci etap projesi tamamlanıp, peyzajıyla bütünleşik bir projesi olmadan tam bir yaşam oluşabileceğini düşünmüyorum. Bir an önce oraya bağlantı yolları yapılması lazım. Mesela kırmızı kot yolları normal araziden çok düşükte yer alıyor. Yani bazı yerlerde kırmızı kot yolları çok alçakta kalmış. Kırmızı kot bitmiş yol kotudur. Yani hayat başladığındaki bitmiş yol kotudur. Dolayısıyla orada oluşan yollar 15-20 santim, bilemedin 50 santimlik kırmızı kotlar oluşur. Burada arazi bazı yerlerde 5 veya 6 metre yüksek kotlarla oluşması lazım.
BALTOK’TAKİ MAĞDURİYETLER GİDERİLMELİ
Şu anda BALTOK’ta da birçok insan mağdur edilmiş durumdadır. Duyumlarımız 2019 Mart ayında evlerine geçmeyi planlayanlar var. Hatta 2019 yılı Mart ayında geçeceğim diye kredi alanlar var. Adam giremiyor hem kredi hem de ev kirası ödüyor. Bu mağduriyetler nasıl giderilecek? Bize orada örnek daire gösterdiler. Gerçekten çok iyi bir işçilik ve malzeme kalitesiyle yapılmış. Tabi diğerleri de o şekilde mi tamamlanacak? İnsanlar orada evleri örnek daireyi görerek aldılar. Dolayısıyla buradaki mağduriyetin acilen çözülmesi lazım. Burada satılan dairelerin Mart ayında teslim edileceğini birkaç yerden duyduk. Ama şu an insanlar dairelerini halen alamamışlar ve kira ödemeye devam ediyorlar. Yatırım amaçlı alan kişi de 5-6 aylık kiradan mağdur durumda. Bir an önce bunun çözülmesi lazım. Burada bilindiği tapu hak sahipleri var. Tapu hak sahiplerinin biz her zaman arkasındayız, onlara desteğimiz var. Çünkü burada her zaman hak sahiplerinin ücretlerinin verilerek veya bir helallik istenerek bu işlere başlanmasını çok daha iyi olacaktır.
İNŞAAT SEKTÖRÜ BİR ÇIKMAZIN İÇİNDE
Bizim burada bir isteğimiz var; BALTOK’taki son durumla ilgili yetkili bürokratların mecliste sunum yaparak durumun kayıtlara geçmesi açısından önemli. Şu an ikinci etabın nasıl ve ne şekilde yapılabileceğiyle ilgili; blok blok mu yoksa hepsini bir yere mi verelim diye bilgi verilmesi lazım. Baktığımız zaman özel sektör konut satamıyor. İnşaat sektörü inanılmaz bir krizde. Ben kendi mesleğim olduğu için de biliyorum; şu an her gün batan, kaçan, işini yarım bırakan müteahhitlerin olduğunu görüyoruz. Şu an inşaat sektöründe bulunan yılların müteahhitleri bile elindeki işleri yapmayı durdurdular. Hal böyleyken burada ikinci etabın başlaması doğru mu bunu da tetkik etmek lazımdır. Buraya yatırılan paranın gerek Büyükşehir Belediyesi’nin kendi yaptığında veya bir müteahhide verildiğinde geri dönüşü mutlu olması lazım. Ama şu anki ekonomik şartlara baktığımızda böyle bir şey yok.”
BALIKESİR ÜÇÜNCÜ AVM’Yİ KALDIRMAZ
İYİ Parti İl Başkanı Nedim Tuna gezinin son durağı olan Avlu Projesi ile ilgili yaptığı gözlemlerle alakalı şunları dile getirdi:
“BALTOK’un ardından Avlu’ya geçerek orada da incelemelerde bulunduk. Avlu aslında baktığımız zaman ben ilk baştan da yanlış bulmuştum. Bir rekreasyon alanı olarak düzenlenseydi alışveriş merkezi tarzında daha iyi olurdu. Balıkesir’de ikinci bir AVM’de açıldı ve Balıkesir esnafı üçüncü bir alışveriş merkezini kaldırabilecek durumda değil. Şu an bakıyoruz çarşıda esnaf kan ağlıyor. Kiralar çok yüksek. Bugün Milli Kuvvetler Caddesi’nde bir dükkanın boşaldığını hiç hatırlamam. Boşalıyordu ama daha boşalmadan yenisi açılıyordu. Şu anda Balıkesir’in merkezi yerlerine bakıyoruz boşalan dükkanlar dolu. Çünkü kirasını ödeyecek parasını kazanamıyor. Dolayısıyla böyle bir AVM’ye Balıkesir’in ihtiyacı yoktu.
GÜZEL BİR REKREASYON ALANI OLABİLİRDİ
Burası daha önceden güzel ağaçlıklı bir alandı. Burasını biraz daha peyzajını düzenleyerek Balıkesir’e yeni bir Atatürk Parkı kazandırılabilirdi. Ama burada zannediyoruz biraz kâr mantığı yürütüldü. Yücel Yılmaz bize şunun da açıklamasını yaptı: şu anda Atatürk Parkı’nın aylık 1 milyon gideri varmış, bunun da kiralarla ancak 100 bin lirasının karşılandığını açıkladı. 900 bin lira Büyükşehir Belediyesi’nin kasasından çıkıyormuş. Olacak tabi, çıkacak tabi. Yani sosyal donatı alanlarından Balıkesir halkını faydalandırman lazımdır. İlla ben burada gelirin gideri karşılasın mantığıyla Büyükşehir Belediyesi’ni yönetemezsin. Sen kendi cebinden bu parayı vermiyorsun ki yine Balıkesir insanının cebindeki paradan bu 900 bin liralık farkı kapatıyorsun. O Avlu’nun bir alışveriş tarzında yapılanması bence çok yanlış oldu. Orada sanıyorum Sayın Edip Uğur’un Eskişehir’deki projeyi örnek alıp yapmıştı. Ama orası akarsu, ama burası öyle değil. Akarı olmayan bir yerde böyle bir şeyin elbette külfeti de olacak.
AVLU’YLA İLGİLİ KAMUOYU AYDINLATILMALI
Biz bu projelerin durumu hakkında mecliste bilgi almak istiyoruz. Biz de insanlara kulaktan dolma bilgileri değil, doğru bilgileri vermek istiyoruz. Yücel Yılmaz’ın söylediği bunları belediye yaptı. Burada tüm güvenlik, çevre bakımı, peyzaj bakımı gibi her türlü masrafı şirket üstlendi ve bunları şirket kiraya veriyor dedi. Biz kiranın yüzde 50’sine ortağız dedi. Söylenen 160 milyon civarında bir paranın harcandığı ve aylık 1,5 milyon TL gibi bir kira getirisinin olacağı. Eğer aylık 1,5 milyon TL kira getirisi eğer olacaksa yatırım doğrudur. Yatırım doğru derken yapılması gerekir anlamında doğru demiyorum. Ticari mantıkla yatırım doğrudur. Ama şu an 300 yılda kendisini amorti edeceği gibi söylentiler duyuyoruz. Burada Marmaramall diye bir firmayla anlaşma yapılmış. Bu anlaşmayı çıkarsınlar mecliste bize göstersinler. İnsanlar şunu merak ediyorlar; bu Marmaramall kimdir? Burası kime verilmiştir? Bu şirket buradaki yerleri kaça kiralamıştır? Bunlardan toplamda ne kadar kira alınmaktadır, buradan Büyükşehir Belediyesi’ne gelen kira miktarı nedir? Tüm masraflar şirket tarafından karşılanıyorsa Büyükşehir Belediyesi kıyafeti giyen insanlar orada neden iş yapıyor? Özellikle Avlu şu an çok karanlık. Yani burayı kim işletiyor, hangi şartlarda verildi? Mesela ikinci etaptaki işyerlerini gezdik anlaşmada kaba inşaat verilip, kiralayan firmaların kendi konseptine göre düzenlemesi yapılacakmış. Dolayısıyla Avlu’yla ilgili gelişmelerin mecliste açıklanması, kamuoyunun bu konuda bilgi kirliliğinden kurtularak gerçeğin ne olduğunu görmesi en doğru hareket olacaktır. Çünkü burada yapılan yatırım tamamen Balıkesir insanının parasıyla yapılmaktadır. Burada ne Büyükşehir Belediyesi ya da daire başkanlarının, belediye başkanlarının cebinden çıkan parayla yapılan işler değildir. Dolayısıyla tüm Balıkesir’in bununla ilgili aydınlanmaya ihtiyacı vardır.”