CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı’nın Dursunbey Belediyesi ile ilgili ‘imar rantı’ iddialarına, Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan’dan yanıt var. Dursunbey Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan, Sarı’nın “52 dönüm tarım arazisi ranta kurban ediliyor” şeklindeki iddialarına uzun bir yanıt verdi.
Başkan Bahçavan, ileriki günlerde bu konuda daha detaylı bir açıklama yapacaklarını belirtirken, gazetemize gönderdiği açıklamada “işin doğrusunu bir de benden dinleyin” dedi.
İşte Dursunbey Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan’ın; ‘imar rantı’ iddialarıyla ilgili açıklamaları…
“İŞİN DOĞRUSUNU BİR DE BENDEN DİNLEYİN!”
“Serkan Sarı’nın şahsımla alakalı olarak yapmış olduğu gerçekten yanlışlarla dolu ve müfterice isnatlarıyla karşı karşıya kaldım. Bu haber beni değil ama sanırım sevenlerimi üzmüş olmalı ki çok telefon aldım. Neyse haber yanlışlarla dolu olsa da yayınlanmış. Bu haberlerle ilgili biraz sabredip gerekli açıklamaları ve gerekli davaları açacağım. Ben size işin doğrusunu anlatayım ki siz bilin.
Burada iki tane olaydan bahsediliyor. Aslında haberde iki olay birbiriyle alakalı gibi gösterilse de, bir tanesi Balıkesir Büyükşehir Belediyesi BALTOK A.Ş. ile ilgili bir tanesi de Dursunbey Belediyesi’nin istimlakları ile ilgili. İtfaiye alanıyla ilgili gerçekler şöyle:
“MAHALLELERİN ARASINDA KALAN ÇÖPLÜK GİBİ BİR ARAZİ…”
Yaklaşık 1984 ila 1988 yılları arasında Dursunbey Belediyesi’nin yeni açtığı bir imar yerinde uygulamış olduğu 18. madde doğrultusunda %40 civarında kesilen düzenleme ortaklık payı (kısaca DOP diyoruz) sonucunda vatandaşın arazilerinden kesilen % 40’lar ibadet yeri, yollar, parklar gibi yerler için ayrılmış fakat arsalarının planları yapılırken bazı insanlardan %40 değil de %41, %42, %43 kesilmek zorunda kalmış; sebebi de arsaların daha düzenli oturması için. Tabii burada eskiden Dursunbey’in üzüm bağları varmış. Bazı vatandaşların onlarca dönüm yerleri de varmış. Bu % 40’tan fazla kesilen yerler aynı mevkide depo arsa olarak oluşturulup oraya onlarca kişi ortak yapılmış ve o dönemde de oranın imar lejantı belediye hizmet alanı olarak ayrılmış. Yaklaşık 40 yıldan beri belediye o hizmet alanını normalde istimlak etmesi gerekirken hiçbir şey yapmamış ve orası mahallelerin arasında maalesef Çöplük gibi bir vaziyette içinde birkaç tane kuyusu olduğu için bazen hayvanların kaçması sonucu kuyulara ağır kokular gelen bir yerdi.
“ARSA SAHİPLERİYLE KONUŞTUK, BİZE TEŞEKKÜR ETTİLER”
Bir kısmını da birkaç uyanık varis kira karşılığında tuğla deposu olarak bir vatandaşa vermişler. Tabi o tarihten sonra varisler çoğalmış yaklaşık 40 – 45 kişiyi bulmuş. Bunlardan da en büyük arsası olanlar satın almadan 3 – 4 yıl önceden beri burayı illaki istimlak et satın al ve bizi bu dertten kurtar diye adeta yalvardılar. O yalvaranlardan bir tanesi de televizyona çıkıp bizi kandırdılar diye röportaj verenlerden biri.
Tabi bu yaklaşık 5 bin 800 metrekarelik depo arsanın yanında Dursunbey Belediyesi’ne ait 1.200 metrekare civarında da arsa vardı. Ben bunu o dönemki sayın Büyükşehir Belediye Başkanımıza izah ettim, bürokratlarımıza anlattım ve benim Dursunbey Belediyesi olarak alma imkanım olmadığını mümkünse Balıkesir Büyükşehir Belediyesi adına bunu alalım ve güzel bir imar yaparak konut ihtiyacını giderelim dediğimde, sağ olsunlar kabul gördü ve arsa sahiplerini çağırdık, burayı Balıkesir Toplu Konut Anonim Şirketi olarak alıyoruz zaten adından da anlaşılacağı gibi BALTOK‘un işi konut yapmak. Bazı varisler yurtdışında oldukları için konsolosluklar aracılığıyla yaklaşık sekiz ila dokuz ay uğraşarak bazen emlak istimlak servisindeki elemanları ayaklarına göndererek bu arsa varislerden satın alındı. O dönem hak sahipleri bize teşekkürlerini ve şükranlarını sundular.
“YEDİ KATLI BİNALARIN OLDUĞU BİR BÖLGE…”
Baştan o dönemdeki piyasa şartlarında 1 gram altına denk gelecek şekilde yaklaşık 250 TL’den metrekaresini alalım diye anlaştığımız halde daha sonra aralarında sıkıntı çıktı ve biraz daha fiyatını arttırarak 330 TL metrekare gibi bir rakama alındı. Aşağı yukarı kıyaslayacak olursak metrekaresi 1.3 gr altına denk gelecek civar da satın alındı. (O dönem hak sahipleriyle altın hesabı yapmadık ama kıyas olsun diye yazdım.) Daha sonra imar planlarını yaparak orayı konut sahasına çevirdik ki o bölge zaten yedi katlı binaların olduğu bir bölge idi; biz de cazip olsun diye yedi kattan aşağı imar çıkarmadık.
İmarını bitirdikten sonra bize dört yıldır yalvaran burayı illaki al bu iş anca senin döneminde olursa olur, biz bugüne kadar bu konuda muvaffak olamadık diyen şahıs bizi mahkemeye verdi. Ben de hem Bölge İdare Mahkemesi hem de Sulh Ceza Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararları daha sonra istinafa gideceklerini de bildiğimden istinafın sonucunda bekleyerek haklı olduğumuz ortaya çıktıktan sonra BALTOK olarak orayı satışa çıkardım. Taliplilerden gelen teklifleri değerlendirdik ve en yüksek verene o zaman için 15 milyon civarında bir rakama Bursalı bir iş adamına sattık.
“KİMSENİN ZARAR ETTİĞİ YOK…”
Tabii yanındaki Belediye parselini de alırsa daha güzel ve daha rahat binalar oturacağı için daha sonra da ihale ile Dursunbey Belediyesi’ne ait olan 1200 metrekare civarındaki arsayı da sattık. Buradan da BALTOK ve Dursunbey Belediyesi olarak 20 milyon civarında bir gelir elde edildi. Tabi mahkeme sonuçları ve planlar derken 1,5 yıl geçti. Burayı satın alan şahıs belli bir süre sonra hafriyatını yaptı, inşaattan vazgeçti ve başka bir vatandaşa sattı. Sattığı rakam da tapu kayıtlarına göre 30 milyon civarında (yine burada altın hesabına dönecek olursak 15 gün önce el değiştiren yerin hesabı altınla başa baş).
Milletvekili Serkan Sarı’nın kamu tecrübesi olmadığı için şunu bilemiyor. Devlette devamlılık vardır; BALTOK şirketi orada vatandaşın zararı varsa şu anda da Belediye ve BALTOK şirketi ellerinde, gitsinler çatır çatır vatandaşın zararını ödesinler ki, altın hesabına göre kimsenin zarar ettiği falan yok. BALTOK şirketi teslim aldığımda -225.000.000 iken teslim ederken +210.000.000 olarak teslim ettim ve +2.000.000.000 TL’lik de arsa. Serkan Sarı vatandaşın zararı varsa hesaplasın. Ahmet Akın’a talimatı versin, BALTOK’tan ödeyiversinler.
“KAMULAŞTIRMA KARARIYLA SUÇIKTI VE SAZ ARASINDAKİ BÜTÜNLÜĞÜ SAĞLADIK”
İkinci konu da, Dursunbey Belediyesi’ni ilgilendiren Saz ve Suçıktı arasında bulunan bundan 20 yıl önce buraya kimse yapı yapmasın diyerek halkın kullanımına açılan piknik yerleriyle yürüyüş yollarıyla bisiklet yollarıyla ve Suçıktı suyunun birikeceği bir gölet yapılsın diyerek rekreasyon alanı ilan edilmiş bir yer. Ve rekreasyon alanı ilan edildiğinde vatandaşa tebliğ edildiğinde hiçbir itiraz yapılmamış üzerinde de Belediye’nin istimlak şerhi bulunan bir yer. Zaman zaman tapu sahipleri başka bir şahsa sattıklarında tapuda “bakın bunun üzerinde belediye istimlak şerhi var haberiniz var mı ona göre satın alın diye” tapucular tarafından da “evet haberim var okudum” diyerek imza karşılığı alım satımlar yapılmış. Bizim beş yıllık kamulaştırmalar planında 2020/2025 dönemi için kararlarımız mevcut. Daha önceden de bu kararlar alınmış sürekli ertelenmiş. Biz de 2025 yılı içerisinde bu 53 dönümlük yeri kamulaştırarak az önce bahsetmiş olduğum Saz bölgesi, Suçıktı bölgesi arasındaki bütünlüğü sağlayarak gölet, piknik yerleri, yürüyüş ve bisiklet yolları, insanların rahat bir şekilde kameralar kontrolünde spor yapabilecekleri bir alana çevirmek. Biz burayı istesek bile buradan rant elde edemeyiz, burayı imara açamayız.
“ESNAF ODALARI DÜĞÜN SALONU YAPMAK İSTEDİ…”
Bundan bir yıl önce Esnaf Sanatkarlar Odası o bölgeden iki dönüm civarında bir yer satın aldı ve ben buraya düğün salonu yapacağım diye bizlere de danıştı almadan önce. Kendisine buranın üzerinde şerh olduğunu burada düğün salonu olmayacağını, düğün salonu vasıflarında olması için araç otoparkı gerektiğini, şu andaki haliyle bile dere kenarında insanlarımızın, gece gündüz yürüyüş yaptığını düğün salonunun gürültüsünü çekemeyeceklerini ve bizim de buna müsaade edemeyeceğimizi söylediğimiz halde inat etti yere satın aldı. Bize de başvurularını yaptı. Biz de kesinlikle düğün salonu olamayacağını ekonomik sorunları olan esnafın düğün salonuna ayıracak parası olmayan esnafın bize müracaat veya sizlere müracaat etmesi sonucunda belediyemizin düğün salonunda eğer vatandaşın davetli sayısı da çok olacaksa açık tamamen tertipli ve düzenli kapalı pazar yerimizde ücretsiz düğününe müsaade edebileceğimizi kendilerine izah ettik. Zaten Serkan Sarı’yı da çağıran bu işleri de organize eden bu vatandaş.
Saz bölgemiz ada kahvemizle, restoranımızla, kapalı yüzme havuzu fitness aletlermizle panayırlarımızın da kurulduğu çok güzel bir yer. Hele Suçıktımız cennetten bir köşe. Bu bölgede Saz ve Suçıktı’yı birleştirdiğimizde 250.000 metrekarelik ülkemizin en güzel yaşam alanı ve bir millet bahçesi olacak.
Önümüzdeki günlerde hem BALTOK‘un kuruluş gayesi, geçmişteki zararları ve 2024 Mart ayına kadar yapmış olduğu güzel işler 2024 ve 2029 projeksiyonu (ki kazanmış olsaydık günümüzün özellikle ilimizin kaygı duyduğu Deprem ,kentsel dönüşüm planlarımız) ve iflastan kurtulmuş bir şirket; bu konularda açıklamalarımı yapacağım.”