BALIKESİR HAYKOOP KURULUŞUNUN 20’NCİ YILINI KUTLADI
S.S. Balıkesir Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Bölge Birliği kuruluşunun 20’nci yılını düzenlediği etkinlikle kutladı. HAYKOOP’un 20’nci kuruluş yılı düzenlenen söyleşi ve hayvancılıkla ilgili bilgi yarışmasının finali gerçekleştirildi.
Avlu Kongre ve Kültür Merkezinde saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kutlama programı açılış ve protokol konuşmalarıyla başladı. Eşref Şekerli ile söyleşinin ardından Bilgi Yarışmasında finale kalan 10 çiftçinin katılımıyla sonuçlandı. Sponsorların sürpriz hediyelerinin de yer aldığı programda ayrıca HAYKOOP’un kuruluşundan bu yana başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği yapanlara plaket verildi.
FARUK ÖZEN: “ÜRETİCİNİN CİDDİ ZORUNLARINI AŞMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
HAYKOOP’un kuruluşunun 20’nci yılı dolayısıyla düzenlenen programda konuşan Başkan Faruk Özen düzenlenen kutlama programında yer alan bilgi yarışmasının üreticinin doğru bildiği yanlışları görmeleri için yapıldığını belirterek şunları söyledi:
““Biz bugün 2004 yılında kurulan birliğimizin 20’nci yılını kutlamak istedik. Bunu yaparken de bir iz bırakmak istedik. 2018 yılında süt içme rekoru kırmayı düşünmüştük ve o gün görevde olan Valimiz, Büyükşehir Belediyemiz ve ilçe belediyelerimizin katkılarıyla 3 bin 400 çocuğumuzla şu an halen Balıkesir’de olan bir rekor kırmıştık. Çok güzel bir etkinlikti. Bugün için de bu yarışma nereden çıktı derseniz; bu sadece bir yarışma değil, bunun sadece yarışma olarak akıllarda kalmaması gerekiyor. Ülkemiz tarım ve hayvancılık potansiyeli çok yüksek ülkelerden birisidir. Avrupa’da Almanya, Fransa’nın ardından üçüncü, dünyada da 10’ncu sıradayız. Böyle bir potansiyelde bir ülkemiz var. Ancak potansiyel anlamında bir sorunumuz yok, verim anlamında, hayvancılıktan elde ettiğimiz kazanç anlamında ciddi sorunlarımız var. 20 yıllık bir kuruluşun mensubu olarak biz sahada, köylerde çiftçilerimizle her an, her dakika yüz yüze olan kişiler ve kurum olarak biz bunu tespit ettik. Bizim çiftçilerimizin hayvancılıktan birim verim anlamında ciddi bir sıkıntımız olduğunu anladık. Yani Avrupa ortalamasındaki süt verimi maalesef bizlerde yok ve çok aşağılardayız. Yine Avrupa veya dünya ortalamasındaki iki buzağı arasındaki süre bizde çok açık. Yani biz hayvandan hem buzağı hem de süt almakta ciddi sorunlar yaşıyoruz. Bir ikincisi ise hayvanlarımızı beslerken en çok veteriner çağırdığımız konuların başında mide dönmesi, ayak hastalığı, gebe bırakamama gibi beslemeye ve bakıma dayalı sorunların en başta olduğunu hepimiz biliyoruz. Maalesef en çok veteriner hekimlerle bu konularda yüz yüze geliyoruz. Dolayısıyla buradan iki çıkarım yaptık. Birincisi bizim çiftçimiz daha iyi şartlarda hayvan bakım ve beslemesini yaparsa hem birim hayvandan alacağı süt verimi artacaktır hem de iki buzağı arasındaki zaman daralacak bir üçüncüsü de güç bela elde ettiğimiz buzağıları öldürmeden büyütmemiz gerekiyor. İthalat gibi bir bağımlılığımız var, bundan kurtarmak için kayıpları minimize etmek öncelikli şartımızdır.
“DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI GİDERMEK İSTİYORUZ”
Bunları toparladık ve geçtiğimiz Temmuz ayında arkadaşlarımızla yaptığımız toplantıda buna dikkat çekecek bir etkinliği ateşleyelim dedik. Eğitim setlerimizi, afişleri yayınladık ve bir yarışma yapacağımızı duyurduk. Ama yarışmayı eğitimle ilişkilendirelim istedik. Yarışmaya katılan arkadaşları medeni cesaretlerinden dolayı tebrik ederken 100 küsur adayımız geldi. Bunları eğittik, kitapçıklar dağıttık ve böylelikle de ister istemez doğru bildikleri yanlışları da düzeltme imkanı buldular. Bugün de burada 10 yarışmacı yarışacak. Kendilerine hayvan bakım, besleme konularında sorular sorulacak. Mutlaka ik üçe giren olacak ama gerek buradaki hayvancılıkla uğraşan gerekse ekranları başındaki üreticilerimiz sorulan soru ve verilen cevaplardan işin doğrusunu öğrenmek suretiyle ülkemizde birim hayvandan alınan verimi artırma konusunda hem fikir olunursa biz bu telaşenin, yorgunluğun tadını çıkarmış olacağız. İleriki yıllarda bunun üzerine koya koya gideceğiz.”
ERKAN ALKAN: “42 BİN ÜRETİCİYİ BİR ARAYA GETİRDİK”
Balıkesir Tarım ve Orman İl Müdürü Erkan Alkan da kurum olarak Balıkesir çiftçisine yaptıkları projeler hakkında bilgiler verdi. Alkan, şunlara değindi:
“2010 yılında Balıkesir süt üretiminde Türkiye birincisiydi, şu an Türkiye üçüncüsüyüz. Biz yine Türkiye birincisi olmak için elimizde tüm imkanlar var, potansiyelimiz çok çok yüksek. Bunun için biz Balıkesir’de tüm birlikleri birleştirdik ve 42 bin üreticiyi tek çatı altında topladık. Siz Balıkesir’de çiftçiyseniz, sağmal hayvanınız varsa Balıkesir Birlikleri A.Ş’ye ortaksınız. Bunun amacı ne? Şu an Balıkesir OSB’de 17 bin metrekarelik yer tahsisi yapıldı, inşallah orada süt tozu tesisi kurmayı hedefliyoruz. Bu kâr amacı gütmeyen bir tesis olacak, tamamen yem-süt paritesinin düştüğü zamanlarda bunun üzerinde fiyat belirleyerek üreticimizi korumayı amaçlıyoruz. Bunu yaparsak eski günlerde olduğu gibi Balıkesir Türkiye’de süt fiyatının belirlendiği il olacaktır inşallah. Katma değeri yüksek ürünlere çevirebilmek için 50 Peynirli Şehir diye bir proje yaptık ve Kalkınma Ajansından onaylandı yerler tespit ediliyor, Havran ve Balıkesir merkezde peynir çarşısı kuruyoruz. Bilindiği gibi hayvancılıkta maliyetleri azaltmak gerekiyor. Biz de bu amaçla il genelinde 10 bin dekar merayı islah ettik. İnşallah buna devam edeceğiz. Yem bitkisi tohumu dağıtımında da gerçekten Balıkesir çok ileri bir seviyeye geldi. Son üç yılda tüm zamanların 6 katı tohum dağıttık. Ben bundan dolayı Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum. 2021 yılında süt otunu dağıtımına başladığımızda 185 kişiye 3 ton dağıttık, 2022 yılında 90 ton, geçen sene ise 153 ton dağıttık. Böylelikle biz sadece yem tohum maliyetlerini azaltmanın yanında ürün desenini de değiştirmeyi amaçlıyoruz. Şu an Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüzün Büyükşehir Belediye Başkanlığıyla birlikte yaptığı 46 proje var. İnşallah Türkiye Yüzyılı tarım ve hayvancılıkta Balıkesir Yüzyılı olacak.”
AHMET ERTÜRK: “TARIM BİZİM GELENEĞİMİZ VE GELECEĞİMİZDİR”
HAYKOOP Genel Başkanı Ahmet Ertürk de kutlama programında yaptığı konuşmada üreticilerin sorunlarının çözümü noktasında çalışmalara devam ettiklerini dile getirerek şu ifadeleri kullandı:
“Toplumuzun insanlarının bilinçlenmesi lazım, bunu da siz değerli çiftçi arkadaşlarımız yapıyorlar. Birlik, kooperatif, belediye ve diğer sivil toplum kuruluşu başkanlarımız da üreten insanlarımızın ürettiklerini değerlendirmek için çaba ve gayret harcıyorlar. İnşallah bu çaba ve gayretlerimizle bölgemizin bir tarım ülkesi olan, tarım değeri olan ve dünyayı doyurmaya talip olan Anadolu insanımızın gayretleriyle olacaktır. Balıkesir sadece yoğun süt üretimiyle kalmıyordu bölgenin süt fiyatlarını da tayin ediyordu. O bakımdan Balıkesir Türk hayvancılığı için çok önemli bir il konumundadır. Bu hayvancılığa katkı sağlayan, süt sağan insanlarımız da önemli insanlardır. Bunlar eli öpülesi insanlardır. Bunların dertlerini, sorunlarını çözmek için bizler de Ankara’da Balıkesir gibi diğer bölgelerimizle birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tarım bizim geleneğimizdir, geleceğimizdir ve vazgeçmemeliyiz. Çünkü biz önemli faaliyetlerde bulunuyoruz, ürettiklerimizle biz bu toplumu besliyor ve doyuruyoruz. Bizim kıymetimiz bilinmesi lazımdır.”
YÜCEL YILMAZ: “BALIKESİR’İN ÜST DÜZEY YÖNETİMİ ÜRETİCİNİN DERTLERİNİ BİLİYOR”
Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz da konuşmasında belediye olarak üreticiye yapılan desteklerle birlikte Balıkesir isminin ülke genelinde duyulur hale geldiğinin altını çizdi. Yücel Yılmaz şunları ifade etti:
“Faruk Başkanımızla her gün kooperatif ne işe yarar, kooperatifçilik üreticisine ve üyesine nasıl destek olur onun iyi örneklerini hep vererek gidiyor. Birlikten güç doğar manasıyla süt üreticilerimiz için tüm paydaşları bir araya getirip OSB’de bir güzel işin başlangıcının temelini attık. Balıkesir 2014 yılında Büyükşehir Belediyesi oldu. Büyükşehir bir medeniyet projesi ve kırsal mahallelerimizin her noktasına iniyor. Ticaret Odamız, Ticaret Borsamız, birliklerimiz hep beraber oturuyoruz Balıkesir’in meselesi nedir, Balıkesir’in markalaşması, ürünlerinin satışı, üreticisinin katma değeri yüksek ürünler yetiştirmesi ve satarken de para kazanması ile üretmesini teşvik etmek. Yani maliyetlerini nasıl azaltırız, malını kaliteli nasıl satarız bununla alakalı dertleniyoruz. Ticaret Odası Başkanımız, Ticaret Borsası başkanımız işin ciğerinden geliyor. Şehrin değerlerine katmak için üretimde, bunun satışında, temsilinde varlar. Yani Balıkesir’deki üst düzey yönetim Balıkesir’in dertlerini biliyor. Bir liderliğe; bu işi beraber yapma organizasyonuna ihtiyacımız vardı. Hamd olsun Büyükşehir Belediyesi çatısı altında hep beraber bir araya gelip Valimizin de başkanlığında kalkınma ajansımızı, birliklerimizi, kim olması gerekiyorsa bir araya getiriyoruz. Şehir bereketlendi. Şu anda 50 Peynirli Şehir kitabını yazdırdık, kitap ortaya çıktıktan sonra Balıkesir’i herkes konuşmaya başladı. Kitap Çin’de ödül aldı, gazetelerde haberi çıktı Pazar günü Cumhurbaşkanı aradı “Yücel 50 Peynirli Şehir’in başkanı” dedi. “Hani bu peynirler, biz görmedik” dedi. Şimdi reklam, yaptığını anlatabilmek ayrı bir iştir. Ben burada başta Faruk Özen olmak üzere tüm oda başkanlarına teşekkür ediyorum.
“BALIKESİR’İ HERKES TANIYOR”
Çünkü Balıkesir artık biliniyor. Kuzusuyla, sütünün kalitesiyle biliniyor. Hayvancılıktaki yeri artık Türkiye’de kabul edilmiş bir noktadadır. Kime mikrofonu uzatsanız Balıkesir peyniri, Balıkesir sütünden yapılmış ürün, Balıkesir’in kuzusu demeye başladı. Bu çok önemli bir şeydir. Üreticimiz maliyetlerin arasında sıkışmamalıdır. Bununla ilgili il müdürlüğümüzle beraber sürekli projeler üretiyoruz. Bizim harcadığımız para şehrin parasıdır. Nereye harcayacağımızı da karar verme siyasetin bize verdiği yetkiyle onaylayabilme ve inanın harcadığımız paranın hepsi şehre geri dönüyor. Süt tohumu veriyoruz, meraları ıslah ediyoruz. Bir yandan damızlık koç, manda ve düve veriyoruz. Bunları verdikten sonra hemen şehirdeki bütün vergilerdeki değişikliklerden o bize geri dönüyor. Çünkü aslına, milletimize, üreticimize veriyoruz.
“VERDİĞİMİZ DESTEKLER GERİ DÖNÜYOR”
İyi bir belediye başkanı kimdir? İyi bir belediye başkanı yaptığı hizmetlerin geri dönüşünü sağlayabilendir. Geri dönüşü sağlanıyorsa, ekonominin içine geri dönüyorsa yani havaya para atan değil bu işi ehil ellere destek olandır. Yem ve tohum dağıtımında 30 tondan 500 tona çıktık. 50 koçla başladık 550 koçla devam ettik. 1000 kuzu dağıtalım diye yola çıktık 4 bin 500 dağıttık. Kendi içinde bereketleniyor. 6 tane tesis kurduk. Bu tesislerin hepsinin amacı 50 ve üzerinde üretim yapan belirli bir ölçekteki çiftçimizin verimliliğini artırmakla ilgiliydi. Burada çalışan yanılmaz. Çağırıyoruz Faruk Ağabeyi nasıl yapalım, ilçe müdürü devletin resmi işi böyle oluyor diyor, valimiz biz arkanızdayız diyor, Ticaret Odamız bizim de katkımız olsun bu işlerde diyor, Damızlık Birliğimiz aynı şekilde destek oluyor. Yani aklı ortaya koyuyor, sonuca gidiyoruz. Ben burada bu süreçleri sürdürülebilir bir şekilde devam ettiğimizde Balıkesir’in hem İstanbul’u, hem de etrafındaki illeri beslediği gibi artık ihracata, bu işin yurt dışına satışını da sağlayacak noktaya geleceğine inanıyorum. Üreticimiz kazansın, bereketlensin. El birlik olalım. İhtiyacımız olan çalışmayı da bu işlerde geri bırakmamamız lazım. Atatürk’ün dediği gibi “Tek ihtiyacımız var çalışkan olmak.” Şehrimizde çiftçiliğe özendirme, çiftçiliğin sürdürülebilirliğini yakalama, dışardan gelen arkadaşlarla değil de kendi çocuklarımızla onların yaşam haklarının kalitesini koruyacak kırsaldaki güçlendirmeyi yapmamız lazım. Yani çiftçiye kız verilmesini daha kaliteli hale getirmeliyiz. Çiftçi dedik mi, üretici dedik mi zengindir diyebileceği ortamı oluşturmaya çalışıyoruz.”
VALİ USTAOĞLU: “ÜRETİCİLERİMİZ VE ÇİFTÇİLERİMİZ ÇOK ÖZEL İNSANLAR”
Vali İsmail Ustaoğlu da kutlama programında yaptığı konuşmada Balıkesir’in tarım ve hayvancılığının ülkede önemli bir yere sahip olduğuna vurgu yaptı. Vali Ustaoğlu şunlara dikkat çekti:
“Bugün burada birliğimizin, kardeşliğimizin, dayanışmamızın en güzel örneklerinden birisi olan Balıkesir Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliğimizin 20’nci yılını kutluyoruz. Böyle anlamlı bir günde sizlerle birlikte olmak, üreticimizle beraber olmak bizim için gerçekten ayrı bir heyecan vericidir. Bizler burada konuşurken aynı zamanda şunu da özellikle ifade edeyim ben de çiftçi bir ailenin çocuğuyum. Ben Düzceliyim, çocukluğum fındık bahçelerinde geçti. Bugün buraya gelmişsem ben işte o fındık bahçelerinde alın terinin, emeğin karşılığı olarak rahmetli annemizin, babamızın bizim için yaptığı o mücadelenin sonucu bugün biz buralara geldik. O anlamda bizim için üreticilerimiz, çiftçilerimiz çok çok özel insanlardır. Bugün alın terini, emeğini topraktan sağlayan hadi emeğe kutsal deriz ya emeğin kutsallığının en güzel örneğini bize çiftçilerimiz veriyor. İşte onların bu ürettiklerini, alın terinin karşılığını görmeleri de çok çok önemlidir. İşte bugün burada birliğimiz sayesinde üreticilerimizin ürettiği ürünlerin değerlendirilmesi noktasında kurulan kooperatifler, yine üretici birlikleri, üreticilerimizin ürettikleri ürünlerin değerlendirilmesi noktasında oluşan birliklerde çok çok anlam ifade ediyor. Tüm bunları bir araya getirerek biz de Balıkesir’de bunların ürünlerinin değerlendirilmesi noktasında oluşturduğumuz protokolle onlara bizim Balıkesir OSB’de yer tahsisi yaptık. Burada amacımız nedir? Üreticilerimizin ürünlerinin, sütünün daha iyi değerlendirilmesi noktasında onlara faydalı olmaktır.
“ÜRETİYORUZ MARKALAŞIYORUZ TANINIYORUZ”
İşte tüm bunlar bizim burada Türkiye’yi Doyuran Şehir dediğimiz Balıkesir’in hayvancılığını, yine diğer alanda tarımsal üretimde daha ileriye götürme adına yaptığımız çalışmalar. Bu şehir Kuvayi Milliye şehri. Bu şehir tarihiyle, kültürüyle, medeniyetiyle anıldığı gibi bu şehir en önemlisi de işte tarımsal üretimi ve hayvancılığıyla da anılan bir şehirdir. 50 Peynirli Şehir diyoruz. İşte Balıkesir Kuzusu, Balıkesir tatlısı, höşmerimi diyoruz. Tüm bunlar hepsi bizim hayvansal ve tarımsal ürünlerimizin sayesinde oluşturduğumuz, markalaştırdığımız, artık ülkemizin her yerinde konuşulan bir şehir haline geldi Balıkesir. Burada tabi başta Büyükşehir Belediyemizin, yine aynı şekilde Ticaret Odamızın, Borsamızın ve en önemlisi de emeğin merkezinde olan, onlara sahip çıkan bizim HAYKOOP Başkanımız olmak üzere tüm yönetiminin gerçekten çok güzel emekleri var. Bunun sonucunu da görüyoruz. Çünkü burası bir tarım şehridir. Balıkesir’in yüzde 27’si tarım arazisi, yüzde 6’sı mera vasfında olan, yüzde 44’ü de orman olan bir şehirdir. Yani her türlü ürünün çok iyi bir şekilde değerlendirilebildiği ve değerlendirilebileceği bir şehirdir. İşte bu anlamda bir olmak, beraber olmak, dayanışma içerisinde olmak çok çok önemlidir. İşte bunu da bu salonda bugün 20’nci yılını kutladığımız kooperatiflerimizin, birliklerimizin sayesinde oldu. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
BİRİNCİ 200 PUANLA İBRAHİM ATA OLDU
Balıkesir HAYKOOP’un kuruluşunun 20’nci yılının kutlandığı programda açılış ve protokol konuşmalarının ardından Eşref Şekerli’nin konuşmacı olarak katıldığı söyleşi gerçekleştirildi. Program il genelinde düzenlenen bilgi yarışmasında finale kalan 10 üreticinin yarışmasıyla sona erdi. Yarışma sonunda 20 sorunun hepsine doğru yanıt veren İbrahim Ata birinci olurken Hakan Çoban 190 puanla ikinci, Ayşe Çakır ise üçüncülüğü elde etti. Program yarışmada dereceye girenlere ödüllerinin verilmesiyle sona erdi.
