Efsane Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati

Mustafa Necati döneminde öğretmenler çok saygın konuma gelmişler. Kastamonu’da bir öğretmen bilerek ya da bilmeyerek vali salona girince ayağa kalkmaz. Vali öğretmenle uğraşır. Mustafa Necati bu gibi ufak şeylerle uğraşan valiyi görevden aldırır. Mersin’de öğretmenlerin maaşı birkaç aydır ödenmemektedir. Olay Ankara’da duyulur. Maaşlar hemen ödenir. Mustafa Necati, “madem ödenek vardı da maaşları neden ödemedin” diye görevden aldırır. O zaman maaşlar il özel idaresinden ödeniyordu.

efsane-bakan-mustafa-necati

İSMAİL ERTEN / ÇYDD Balıkesir Şube Başkanı

 

İzmir’de doğmuş, ilk ve ortaöğretimini İzmir’de tamamlamış, daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirmiştir. Savunmanlık ve kız öğretmen okulunda öğretmenlik yapmıştır.

Mustafa Necati İzmir’in Yunanlar tarafından işgal edildiğini görünce dağlara çıkıp Bergama, Soma, Akhisar cephelerinde çete savaşlarına katılmıştır. Daha sonra Balıkesir’e gelerek Kuvayi Milliye’nin örgütlenmesine katılmıştır. Burada mücadele arkadaşı Vasıf Çınar’la birlikte Ege halkı üzerinde çok etkili olan İzmir’e Doğru dergisini çıkarmışlardır.

Mustafa Necati Saruhan milletvekili olarak görev yaparken Samsun ve Kastamonu İstiklal Mahkemeleri’ne savcı ve başkanlık görevlerinde bulunmuştur. Bu görevlerde verdiği kararlarla Mustafa Kemal’in dikkatini çekmiştir. Asker kaçaklarını idam etmek yerine onları inandırarak yeniden cepheye göndermiştir.

Mustafa Necati beş aydan kısa süreyle Mübadele, İmar ve İskan Bakanlığı döneminde mübadillerin yerleştirilmesi işlemini çok başarılı bir biçimde yapmıştır.

Mustafa Necati 6 Mart 1924 günü Adalet Bakanlığına getirilir. Adalet Bakanıyken  Muallimler Birliği

Genel Başkanlığına seçilir.

Mustafa Necati 21 Aralık 1925 günü Hamdullah Suphi Tanrıöver’in yerine milli eğitim bakanlığına atanır.

Mustafa Necati döneminde öğretmenler çok saygın konuma gelmişler. Kastamonu’da bir öğretmen bilerek ya da bilmeyerek vali salona girince ayağa kalkmaz. Vali öğretmenle uğraşır. Mustafa Necati bu gibi ufak şeylerle uğraşan valiyi görevden aldırır. Mersin’de öğretmenlerin maaşı birkaç aydır ödenmemektedir. Olay Ankara’da duyulur. Maaşlar hemen ödenir. Mustafa Necati, “madem ödenek vardı da maaşları neden ödemedin” diye görevden aldırır. O zaman maaşlar il özel idaresinden ödeniyordu.

Mustafa Necati’nin milli eğitim bakanlığı döneminde;

*Millet Mektepleri açılarak Köy Enstitüsü’ne giden yolun taşları döşenmiştir.

*ABECE onaylanarak okuma-yazma seferberliği başlatılmıştır.

*Karma eğitim yaygınlaştırılmış, pekiştirilmiştir.

*Parasız yatılılık uygulaması başlatılmıştır.

*Öğretmen yetiştirmeye önem vermiş, öğretmen okulları açmıştır.

*Ders kitaplarını çağdaş bir içeriğe kavuşturmuştur.

*Yurtdışına öğrenci göndermiştir. Mustafa Kemal bu öğrencilere “Bir kıvılcım olarak gideceksiniz volkan olarak geri döneceksiniz” demiştir. Gönderilen öğrenciler yurtdışında izlenmiş koşullara uymayanlar geri çağırılmıştır. Gidenlerden bazıları; Prof. Dr. Enver Ziya Kanal, Prof. Dr. Cahit Arf, Sabahattin Ali, Necip Fazıl Kısakürek (geri çağırılmıştır.)

*Mezun olan öğretmenlere bir mektup yazmış Mustafa Necati. Öğretmenleri onurlandırmıştır. Öğretmenler Mustafa Necati’nin yıldız öğretmenleridir. Bütün öğretmenlerin Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabını okumalarını önermiştir. Mustafa Necati bütün yurttaşların bu kitabı okumalarını istemiştir.

Çok başarılı işler yapan Mustafa Necati 1 Ocak 1929 günü apandisitinin patlaması sonucu 35 yaşında öldüğünde Mustafa Kemal hüngür hüngür ağlar.

Mustafa Necati ulus bilinci ve vatan sevgisi yüksek biriydi. Onun genç yaşta ölümü Türkiye için çok büyük kayıp. Onun adı Necatibey Eğitim Fakültesi’nin önündeki Soma Caddesine verilmelidir. En uygun yer orasıdır. Okul bahçesine de kocaman bir heykeli dikilmelidir.

Kuvayi Milliye’nin başkentine bu yakışır.

 

“Öğretmen Arkadaş,

Bu sene öğretmen okulları mezunları dağıtımında senin görev yerin Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü Bölgesi dahilindeki Isparta iline düştü. Orası, güzel vatanın, çalışmaya ve doğru yolun gösterilmesine gereksinimi olan verimli bir köşesidir. Tam bir güvenle, senin de aziz vatan ve milletine hizmet edebilmek için bugünü sabırsızlıkla beklediğine inanıyorum.

Yol masrafının gönderilmesi mahalline yazılmıştır. Oraya varır varmaz donatım bedelini de alacaksın. Yollarda gerektiği gibi yardımda bulunmaları için milli eğitim müdürlüklerine gerekli talimat verilmiş olduğundan, iskele, istasyon ve yol uğrağı kasabalarda, yakalarında “yıldız” bulunan bir kişi beklenecek ve sana yol gösterecektir. Bundan dolayı onların da seni kolaylıkla tanıyabilmeleri içiin yakana bir “yıldız” takmalısın. Gideceğin yer, hiç de yabancı olduğun bir yer değildir.

Orada; seni sevinç içinde bekleyen vatan yavruları, senin gibi eğitimini tamamlar tamamlamaz görev başına koşmuş hanım ve bey öğretmen arkadaşların, tamamı vatanın her köşesinde rastladığın ve rastlayacağın yüksek alınlı arkadaşların var. Artık okul hayatın bitmiş oluyor ve gerçek mücadele hayatına girmiş bulunuyorsun.

Bundan dolayı görevinin yüksek ve kutsal esasını anlamış her öğretmen arkadaşım gibi senin de seni bekleyen yavrularının arasına koşmakta bir dakika gecikmeyeceğine eminim.

Özellikle bu sene yeni Türk harflerini öğretmek gibi şerefli bir görevin daha vardır. Bütün memleket evlatlarını bir an evvel yeni harflerle okutarak, Türkiye’de okuma yazma bilmeyen bir kişi bırakamayacak kadar geniş bir azimle çalışmak mecburiyetindesin. Bunun için yeni Türk harflerini çabuk öğren ve herkese öğretmeye başla. Bu hedefe varmak için kürsü, okul lazım değildir.

Her yerde, her gördüğün kadın-erkek, fakir-zengin, çiftçi-tüccar, köylü-şehirli ayrım etmeyerek derhal öğreteceksin. Milletimize yeni bir yükselme alanı yaratacak olan bu büyük zaferi kısa zamanda kazanacağına inanarak görevinde başarılar diler ve işe başlama haberini beklerim.”

Exit mobile version