CHP’nin çaresi

8 seçimdir yüzde 25’e çakılıp, her seçimde partinin ışıklarını kapatıp partililerin ağlayarak evine gidilmesine katlanıldı. Ama 31 Mart’ta Genel Merkez’in ışıkları sabaha kadar yandı, herkes umutla birbirine sarıldı. Bu yetkiyi onlara bin 300 Kurultay Delegesi verdi; başka yolu varsa siz söyleyin.

namık-havutça-chp'nin-çaresi

 

NAMIK HAVUTÇA

26. DÖNEM BALIKESİR MİLLETVEKİLİ

 

 Cumhuriyet Halk Partisi 31 Mart seçimlerlerinde , %37,81 oy oranı ile 1977 yerel seçimlerinden beri ilk kez birinci parti oldu ve yerelde iktidar konumuna geçti.

CHP başkent Ankara ve en büyük il İstanbul dahil 14 büyükşehirde seçimi kazanırken, AK Parti ise %35,48’lik oy oranıyla tarihinde ilk kez ikinci parti konumunda kaldı.

 

Parti kültürü ve aidiyeti genel başkana saldırılar karşısında saldıranların safında değil, onların karşısında dik durmak ve birlikte mücadele etmektir. Parti politikalarının tartışılacağı yer partinin yetkili kurullarıdır. Partide rekabet düşmanlık değildir. Dedikodu siyaset değildir, demokrasilerde hukuken korunan özel hayatın gizliliği prensibi, herkes için olduğu gibi siyasetçiler için de geçerlidir. Hukuk düzeninin en temel ilkesi insan onurunun korunmasıdır.

CHP yüzde 60’ından fazla nüfusun yaşadığı kentleri başarıyla yöneten, iktidarın korkulu rüyası haline gelen başarısından sonra her türlü operasyona maruz kalacaktır. Bir zamanlar Batı Cephesi Komutanına bile Asker kaçağı iftirasını seçim meydanlarında söylendiğini kimse unutmamalı.

 

Ayağa kalktın kalkmadın meseleleri öyle “yazık, tüh, nasıl kalkarsın” diye duygusal tepki ile konuşulacak konular olmamalı. 22 yıldır iktidar olan ve artık AKP’nin kutuplaşma, kavga, kamplaştırıcı sert politikalarından uzaklaşarak CHP’ye oy vermeye yakınlaşan, hele ki işçi, köylü ve emekliyi yoksulluğa mahkum eden AKP’den yorulan ama yıllardır onlara oy veren seçmenin CHP’ye oy vermesinin nasıl sağanacağı noktasındadır. Seçmen devlet kurumları arasında kavga, gerilim, kutuplaşma değil  sorunlarına çare üretilmesini beklemektedir.

İktidara aday olan en güçlü parti olarak mevcut iktidarın yanlışlarını ortaya koyarken çareyi de  ortaya koydukları noktada seçmende kabul görüyor. CHP’nin şu an yaptığı da budur, bütün anketlerde birinci partidir ve CHP herkesi kucaklayacak, kutuplaşmadan uzak, ideolojik ekseni doğrultusunda barışçıl  çare politikalarını uygulamalıdır. Parti içi meseleler ve politikalar elbette zamanı geldiğinde partinin yetkili kurullarında eleştirilir, tartışılır, konuşulur; işin doğası budur.

Birinci parti olana kadar 47 yıl beklendi, 8 seçim kaybedildi, Ekmelettin’i bile aday gösterdiler. Referandum kaybedildi; mühürsüz oy rezaletine bile itiraz edilemedi. Son seçimlerde de anketlere rağmen aday olup diğer partilere 38 milletvekili verildi.

 

Özgür Özel yeni geldi ve parti 47 yıl sonra birinci parti oldu. “İlk seçimde de iktidar olmazsam bırakırım” diyor. 8 seçimdir yüzde 25’e çakılıp, her seçimde partinin ışıklarını kapatıp partililerin ağlayarak evine gidilmesine katlanıldı. Ama 31 Mart’ta Genel Merkez’in ışıkları sabaha kadar yandı, herkes umutla birbirine sarıldı. Bu yetkiyi onlara bin 300 Kurultay Delegesi verdi; başka yolu varsa siz söyleyin.

Partinin anayasası tüzük, başka yolu var mı? Halen halkın umudu olan, son kurultayda iktidara yürüme inancını haykıran delegasyonun oybirliğiyle tescil eden partililerin inancına sahip çıkmak ve CHP’yi iktidar yapmak ortak görev olmalı.

Exit mobile version