BÜYÜKŞEHİR MECLİSİ’NDE GÜNDEM 15 TEMMUZ

Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Temmuz ayı ikinci oturumu dün gerçekleştirildi. Ramazan Bahçavan başkanlığındaki mecliste daha önceden belirlenen gündem maddeleri görüşüldü. Meclis toplantısında 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi günü nedeniyle gündem dışı konuşmalar yapıldı.

 

AK Parti Grubu adına Grup Başkan Vekili İsmail Cankul 15 Temmuz hain darbe girişimini lanetlerken, İYİ Parti adına konuşan Ali Yıldız ise FETÖ terör örgütünün siyasi ayağının bulunması için devlet büyüklerine seslendi. 15 Temmuz ile ilgili CHP Grubu adına söz alan olmadı.

15 TEMMUZ TÜRK MİLLETİNİN DEMOKRASİ ADINA KAZANDIĞI ZAFERDİR

AK Parti Grup Başkan Vekili İsmail Cankul 15 Temmuz darbe girişimini lanetleyerek yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Kişiler gibi, milletlerin de karakterleri vardır. Bizim milletimiz erdemlerle donatılmış yüce bir karaktere sahiptir. Bu erdemlerden en kıymetlisi ise vatan, millet söz konusu olduğunda yeri geldiğinde canından vazgeçmeyi göze alabilmektir. Türk milletinin vatan, millet sevdasıyla korkusuzca canını ortaya koyduğu mücadeleler, kahramanlık destanı olarak Türk tarihine altın harflerle kazınmıştır. İşte bu kahramanlık destanlarının sonuncusu olan 15 Temmuz, erdemli bir milletin tük gücünü ortaya koyarak demokrasi adına kazandığı zaferin adıdır. Bizler o gece; demokrasimizi, milletimizin refahını ve huzurunu darbeyle başa geçmeyi düşünen alçaklara terk edemezdik. Kalplerimizdeki iman gücü, millet olmanın birlikteliği ve devlet büyüklerimizin verdiği güvenle, bayrağımıza, bağımsızlığımıza ve devletimize sahip çıkarak Türk milletinin gücünü başta hainler olmak üzere bütün dünyaya gösterdik. 15 Temmuz; Türkiye Cumhuriyeti’nin içte ve dışta bağımsızlığına, Türk milletinin demokrasiyle yaşama özgürlüğüne, ülkemizin huzur ve refahına göz dikenlerin işte o karanlık gecede yapmaya çalıştığı hain saldırıyı genç, yaşlı, kadın, erkek demeden sokaklara dökülen milyonların bastırdığı şanlı bir destandır. Bu şanlı destan milletin göğsündeki iman siperleriyle kenetlenerek köprülere, havaalanlarına, açık meydanlara koştuğu, Türkiye’nin dört köşesinde verilen demokrasi zaferi olarak tarihe geçmiştir.

ÜLKEMİZ ÜZERİNDE HAİN EMELLERİ OLANLAR HEZİMETE UĞRAMAYA DEVAM EDECEKTİR

Ülkemizde hain emelleri olan yapılanmalar, ülkemizde kaos ve kargaşa ortamı yaratmak isteyen, milletin bağımsızlığına ve demokrasimize göz dikenler bu ülkede tarihin her zerresinde olduğu gibi her zaman hezimete uğramaya mahkumdur. Çünkü bizler Kuvayi Milliye ruhunun cereyan ettiği bu ecdadın torunlarıyız. Damarlarımızdaki asil kanla ilelebet kahramanlık destanları yazmaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle; 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Gününün 3’üncü yılında bu kahramanlık mücadelesi için canlarını feda eden 251 şehidimize Yüce Allah’tan rahmet, 2 bin 703 gazimize acil şifalar diliyoruz. Demokrasi şehitlerimiz tarihin altın sayfalarına adlarını yazdırarak ölümsüzleştiler. Hepimize; ülkemizin ve milletimizin böyle bir tehlikeyi bir daha yaşayamayacağı, aydınlık yarınlar diliyorum. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, Yaşasın Türk demokrasisi.

****

DEVLET MERHAMETLE DEĞİL ADALETLE YÖNETİLİR

İYİ Partili Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Ali Yıldız ise 15 Temmuz ile ilgili yaptığı konuşmada terör örgütünün siyasi ayağının tespit edilmesi konusunda devlet büyüklerine seslendi. Yıldız konuşmasında şunları dile getirdi:

“Malum 15 Temmuz’da kanları ve canları pahasına mücadele edip Türk devletini arzu ettiğimiz bir vesayet altına sokulmasına izin vermeyen devleti adeta sokaktan toplayan asker, sivil kahramanlarımızın şehit olanlarına Yüce Allah’tan rahmet, gazi olanlarına ise sağlık ve uzun ömürler diliyorum. Malumunuz suçu gelin etmişler evde kalmış. Bu hain terör örgütü bu aşamaya nasıl geldi? Hangi süreçlerden geçti? Toplumumuza kaybettirdiği ekonomik, toplumsal travmaları hiç kimse üstüne almıyor. O günün malum medyasına bugün geriye doğru baktığımızda hep aynı tipler, değişik kanallarda. Düzmece raporlar, sahte şikayet belgeleri ile devletine candan bağlı aydın ve askerlerimizi Ergenekon ve Balyoz adı altında düzmece soruşturmalarla hapsedilip, itibarsızlaştırılarak sadece kendilerini değil kurumlarını, çocuklarını ve ailelerini linç ederek adeta sokağa çıkamaz hale getiriyorlardı. Bunun doğru olmadığını dile getiren aydın ve gazetecilere akla, hayale gelmedik iftira ve kumpaslar yapılıyordu. Dinimizde dahi en büyük günah olan kul hakkıdır. Hesaplaşmadan helalleşme nasıl olacak. Şeyh Edebali Osman Gazi’ye “Unutma devlet merhametle değil, adaletle yönetilir” nasihatini vermiştir. Bugün çekilen sıkıntıların temelinde adalete olan güven azlığı yatmaktadır.

FETÖ’NÜN SİYASİ AYAĞI BULUNMALIDIR

Bir empati yapmamız gerekirse; hain FETÖ’nün yığınlar dolusu her türlü elemanı öğretmen, polis, asker, hakim, savcı, işadamı, tüccar, çiftçi, bankacı olduğunu gördük. Bu nasıl iş ki bunun hiçbir siyasi ayağına rastlamadık. ‘Mahrem imamları ortada ya’ diyorlar buna inanmamızı bizden kimse beklemesin. Yurtta Sulh Konseyi kim ve kimlerden oluşuyor? FETÖ’nün siyasi ayağı ortaya çıkarılmadığı müddetçe toplum vicdanının rahatlaması mümkün değildir. Bugün FETÖ ile mücadele adı altında çok büyük yanlışlıklar yapılmaktadır. Sade vatandaşın çocuğu adeta bunlara bırakılmasının önü açılarak teşvik edilmiştir. Adı ne olursa olsun bu cemaat denilen yapılar adeta devleti kuşatıp kemirmektedir. Sade Anadolu insanı bu durumda sessiz kalmaktadır. Nedeni, insanımızın dini duygularının sömürülmesidir. Büyük devlet yönetimini elinde bulunduran büyüklerimiz FETÖ ile mücadele adı altında sabahtan akşama kadar muhalefeti suçlama yerine, sorunları tam tespit edip sonu nereye çıkarsa çıksın kararlılıkla üzerine gidip açığa çıkarmak zorundadır. Unutulmamalıdır ki Türk insanı alim değildir ama ariftir. Kimin ne olduğunu bilecek kadar da zekidir. Beka sorununun tartışıldığı şu günlerde askerliğin yarı yarıya kısaltılması, bedelli askerliğin sürekli hale getirilmesi kamu vicdanını yaralamıştır. Madem Beka sorunu var, o zaman bu düzenlemeler niçin yapılmıştır.

 

Exit mobile version