Büyükşehir Meclisi Sarıalan Altın Madeni Projesini yakın takibe aldı

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ, CVK MADENCİLİK’E AİT SARIALAN ALTIN MADENİ PROJESİ İÇİN ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURDU

cvk-madencilik-için-balıkesir-büyükşehir-belediye-meclisi-araştırma-komisyonu-kurdu

 

Türkmen Dağı Çevre Platformu ekibi, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin, CVK Madencilik’e ait Sarıalan Altın Madeni projesinin tarım alanlarına, hayvancılığa, ormanlara, çevre ve insan sağlığına verdiği – vereceği zararları ve etkilerini incelemek üzere bir araştırma komisyonu kurulmasını sağlamak amacıyla bir dizi ziyaret ve görüşmede bulunmuştu.

 

 

Büyükşehir Meclisi’ndeki siyasi parti gruplarıyla  görüşen heyet, altın madeninin bölgede yarattığı tahribatı ve projenin devamı halinde olası zararları anlatmış, bölgede yarım ve hayvancılık yaptıklarını, bölgenin bir deprem bölgesi olduğunu ifade eden heyet üyeleri, haklı endişelerini dile getirdi ve konunun meclis tarafından araştırılmasını talep etmişti.

Olumlu geçen görüşmeler sonrasında CHP’li meclis üyelerinin hazırladığı önerge meclise sunuldu, oylandı ve oy birliği ile kabul edildi.

Mecliste verilen önerge Çevre ve Sağlık Komisyonu ile Kırsal Alan Tarım ve Hayvancılık Komisyonuna havale edildi. Komisyonda TMMOB’dan 1 üye, STK’lardan 2 üye ve Ege ve Marmara Çevreci Belediyeler Birliği’nden 1 üyenin katılması yönündeki Ali Kemal Deveciler’in sözlü önergesi de ilave edildi.

 

Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde kabul edilen önerge metni: 

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MECLİS BAŞKANLIĞI’NA

“CVK Maden İşletmeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., 200903319 Numaralı IV. grup ruhsat sahasında faaliyete başlamış bulunmaktadır.
Balıkesir Valiliği tarafından 01.02.2024 tarih ve I/I324 sayılı l. Sınıf IV. grup Altın ocağı (Açık+ Kapalı) GSM ( Gayrı Sıhhi Müessese) Çalışma Ruhsatı düzenlediği öğrenilmiştir. Ancak vatandaşların ve sivil toplum örgütlerinin söz konusu Gayrı Sıhhi Müessese Çalışma Ruhsatı’nın iptali için 13.05.2024 tarihinde Balıkesir Valiliği aleyhine dava açtığı bilinmektedir. Diğer yandan ÇED Olumlu kararlarına karşı açılan davalar Danıştay’dadır.

Proje yakınlarındaki en az 16 köyü etkileyecek, siyanür, kostik, tuz ruhu dahil 23 adet farklı kimyasal kullanılacak olan projenin kapsamında 2 adet açık ocak, 4 adet yer altı ocağı, kırma eleme tesisi, zenginleştirme tesisi, atık depolama alanı gibi üniteler bulunmaktadır. ÇED alanında ve sağlık koruma bandı alanında yerleşim yerleri bulunmaktadır. Çamköy’ün neredeyse tamamı, Sarıalan’ın da bir kısmı ÇED alanındadır.

 

ÇED alanında 161,5 hektar büyüklüğünde çok sayıda tapulu özel mülkiyet, tarla bulunmaktadır. Ayrıca meralar da yer almaktadır. Özel mülkiyet olan tarım alanlarında madencilik faaliyetinin yapılabilmesi için mülkiyet izinlerinin alınmış olması (satın alma ya da kamulaştırma), bu alanlar için kamu yararı kararı alınması ve Toprak Koruma Kurulu’nun kararının Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onaylanması ve “tarım dışı kullanım izni” nin alınması gereklidir. ÇED alanında kalan tarlaların az bir kısmının satıldığı, büyük bir bölümünün satılmadığı, mülkiyet izinlerinin alınmadığı, kamu yararı kararı ve kamulaştırma işlemlerinin yapılmadığı, ayrıca mera izinlerinin alınmadığı düşünülmektedir. Dolayısı ile şirketin halihazırda atık depolama alanında ve açık ocak kısmında sürdürmekte olduğu faaliyetlerin hukuki dayanaktan mahrum olduğu düşünülmektedir.

Gökçeyazı ovası, önemli bir tarım ve hayvancılık alanıdır ve Balıkesir’in gıda temininde önemli bir yere sahiptir. Sarıalan mahallesinde ve diğer köylerde de önemli tarım alanları vardır. Projenin gerçekleşmesi durumunda tarım alanları kaybedilecek, civardaki tarım alanları da madencilik faaliyetinden etkilenecektir.
Gökçeyazı ovasının sulanması ve Sarıalan için DSİ tarafından önemli yatırımlar gerçekleştirilmiştir. Bu yatırımlar heba olacak, kamunun kaynağı israf edilmiş olacaktır.

 

ÇED alanı içerisinde Türkmen Dağı’nda 682 hektar hazine ormanı mevcuttur. Açık ocak ve bazı tesisler ormanlık alandadır. ÇED alanındaki ormanın büyük bir bölümü kesilecektir. Türkmen Dağı, bölgenin önemli su toplama havzasıdır. Projenin gerçekleşmesi durumunda, su toplama havzası yok olacak, yer altı ve yer üstü su rejimleri olumsuz etkilenecektir.

 

Projede açık ocak ve galerilerde patlatma yapılacaktır. Çalışma yapılabilmesi için susuzlaştırma yapılacaktır. Bu durum da su rejimini etkileyecek ve bölgede kuraklığa yol açacaktır.
Kullanılacak kimyasallarla, pasa dağları ve ocaklarda meydana gelebilecek asit maden drenajı ile bölgenin havası, suyu, toprağı kirlenecektir. Bölgemize temiz su temin etmek ve suyun kalitesini korumak Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin de görevleri arasındadır.

 

Köylerimizin tarımının, ormanının, havasının, içme ve kullanma suyu ve yeraltı ve yer üstü tüm su kaynaklarının korunması zorunludur.
Bu nedenle söz konusu projenin varsa yarattığı ve daha sonra yaratacağı etkilerin, zararların, şirketin çalışma alanındaki eksik ve kusurlarının araştırılması için bir araştırma komisyonu kurulmasını talep ediyorum.”

Exit mobile version