Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti (BGC) Başkanı Ramazan Demir, Balıkesir’deki yerel yöneticiler ile iş dünyasına seslenerek “Sosyal medyada iki satır paylaşım yaparak sağa sola pervasızca saldıran pespayeler, şantajcı şarlatanlarla gerçek gazetecileri bir tutmayın” çağrısını yeniledi. Demir, gazeteleri destekleme görevi olan yerel yönetimlerin, tasarruf genelgesini yanlış yorumlayarak acı reçetenin üzerine tuz biber ekmeye çalışmalarının izahı bulunmadığını söyledi.
….
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti, Türk Basınında Sansürün Kaldırılışının 116. yılı sebebiyle “Gazeteciler Dayanışma Günü” etkinliği düzenledi. BGC Medya Merkezi ve Basın Müzesi bahçesindeki programda şehir merkezinde görev yapan yazılı, görsel ve dijital basın temsilcileri bir araya gelerek mesleki dayanışma örneği sergiledi.
MESLEKİ SORUNLAR DAYANIŞMA İÇERİSİNDE AŞILABİLİR
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti (BGC) Başkanı Ramazan Demir, meslektaşlarına hitaben yaptığı konuşmada, Anadolu Basınının tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşadığına vurgu yaptı. Demir, “Başkalarının hakkını aramak için en ön safta yer alan gazete ve gazeteciler, kendi haklarını arama noktasında cimri davranmaktan vazgeçmeli. Mesleki sorunların dayanışma içerisinde aşılabileceğini unutmamalı.” dedi.
Pandemiden bu yana ekonomik darboğaz içindeki yerel medyanın 13 Mayıs 2024 tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığınca açıklanan “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” kapsamında uygulamaya konulan kısıtlamalarla tamamen yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken BGC Başkanı Ramazan Demir, yerel yönetimlerin de bu genelgeyi “vur denilince, öldür..” biçimde algılamasına anlam veremediklerini kaydetti.
YEREL GAZETE VE GAZETECİLER
BELEDİYELERİN GÖZÜ KULAĞIDIR
Yerel yönetimlerin, çeşitli etkinlikler adı altında kaynaklarını kullanmayı sürdürürken, tasarrufa gazete aboneliklerini sonlandırarak başlamasını “manidar” bulduklarını ifade eden Başkan Demir; “Bugüne değin yayımlanan her tasarruf genelgesine gazeteler ile ilgili bölümün kopyala/yapıştır misali monte edildiğine bir kez daha şahit olduk. Tasarruf denildiğinde akla ilk gazetelerin gelmesi akılla, mantıkla izah edilebilecek bir şey değil.” ifadesini kullandı.
Yerel yönetimlerin aldığı kararlar, yerel ekonomik gelişmeler, kültürel etkinlikler gibi konular başta olmak üzere şehirlerdeki her tür toplumsal konuların yerel basın aracılığıyla yine topluma ulaştırıldığını hatırlatan Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
GAZETE ve GAZETECİLER ÖCÜ DEĞİL,
MAKAMLAR ÖÇ ALMA YERİ DEĞİLDİR.
“Bugün yerel yönetimlere baktığımızda kültürel etkinlikler adı altında şarkılı, türkülü eğlencelere milyonlarca lira aktarıldığını görüyoruz. Bunun yanında ilçelerindeki gazete, televizyon veya internet haber sitelerine destek olmaktan kaçındıklarını üzülerek gözlemliyoruz.
Yerel gazete ve gazeteciler, ayna gibidir. Belediyelerin gözü kulağıdır. Yerel yöneticiler. aldıkları karar ve uygulamalarının doğru sonuçlar verip vermediğini yine halkın gözü, kulağı, sesi olan gerçek gazetecilerden öğrenebilirler.
Tasarruf tedbirleriyle ilgili yerel basını ilgilendiren bölüm açık ve nettir. Bunu “vur denilince, öldür” manasında uygulamak acı reçetenin üzerine tuz biber ekerek hastanın ölümünü hızlandırmaktır. Gazete ve gazeteciler öcü değil, kamu makamları ise öç alma yeri değildir.
BELEDİYE BAŞKANLARIYLA İŞ DÜNYASINA ÇAĞRI
Yerel yöneticiler ile iş dünyasından ricamızdır. Sosyal medyada iki satır paylaşım yaparak sağa sola pervasızca saldıran pespayeler, şantajcı şarlatanlarla gerçek gazetecileri lütfen bir tutmayın. Basının gücünü, kendi şahsi çıkar ve amaçları doğrultusunda kullanan gazetecilik maskesi altında şarlatanlık yapanlara prim vermeyin. İyiyle kötüyü, güzelle çirkini ayırt edin. Sizlerden bu sorumluluğunuzu ülkemiz, şehrimiz. temiz toplum, temiz medya adına yerine getirmesini bekliyoruz. ”
VEFAT EDEN GAZETECİLER UNUTULMADI
Başkan Demir, gazetecilik meslek yasasının de önemine değindiği konuşmasında, dört yıl önce Temmuz ayında vefat eden Otağ Fırıncıoğulları ile gerçeklerin yazılmasından korkan karanlık güçlerce öldürülen Balıkesir’in basın şehidi Cihan Hayırsevener başta olmak üzere vefat eden gazetecileri “Basın Dayanışla Günü” vesilesiyle rahmetle andı, gazetecileri giderek büyüyen sorunlara karşı birlikte örgütlü mücadeleye çağırdı.