Balıkesirspor Belediyesiz olmuyorsa…

Eveleyip gevelemeden, kitabın tam ortasından konuşalım…

balıkesirspor-belediyesiz-olmuyorsa

POLİTİKA’DAN

 

Balıkesirspor bir kongreye daha giderken, Büyükşehir Belediyesi tam destek versin ve yaşamaya devam etsin görüşünden daha öte bir durum yok!

Tuna Aktürk döneminden sonra peşpeşe gelen bütün yönetimlerin başını döndürüp de para bulmaya, kulübü yönetmeye ve başarıdan başarıya koşmaya çalıştığı, gözünü ayırmadığı yer Belediye’den başkası olmadı!

Aslında Balıkesirspor’un durumu için söylenebilecek argo bir deyim vardır; “elin şeyiyle” diye başlayan.. Burada söylemeyelim.

Durum uzun zamandır tam da bu!

 

***

Ahmet Edip Uğur döneminde Balıkesirspor’a destek olmak için iyi niyetle yaptırılan bazı bağışların, sonradan Balıkesirspor’un başına büyük maddi sorunlar açması, kent elitlerinin kulüpten uzak kalması sonucunu yarattı.

Benzinlik meselesi gibi.

Bu uzaklaşma, Balıkesirspor Başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliklerini oldukça ucuz hale getirdi.

Kentin çay ocaklarında sıkça konuşulduğu gibi, kulübün önünden geçemeyecek adamlar Balıkesirspor’da önemli görevlerde bulunmaya başladılar!

Ne yazık ki Yücel Yılmaz döneminde de kulübe olan ilgisizlik ileri düzeydeydi. Billboardlarda Yücel Yılmaz’la şampiyonluğa diye başlayan süreç, zaman içinde  Yücel Yılmaz’la amatöre doğruya evrildi.

Büyükşehir’i yeniden kazanmak hedefiyle, Yücel Yılmaz’ın LİMAK’a devredilen Çimento lojmanları arazisiyle ilgili imar planları kapsamında kopardığı büyük bağış olmasaydı, transfer yasağı kaldırılamayacaktı.

Kulübü görmezden gelen Yücel Yılmaz, seçim nedeniyle Balıkesirspor’a sahip çıkıyormuş havası estirdi. Oysa Kadir Dağlı, Özgür Yılmaz dönemleri boyunca kulüpten ilginç kokular gelmesine rağmen, hiç kimse dönüp bakmamıştı bile. Hele hele Özgür Yılmaz’ın Tomislav Glumac’ın kulüpten alacağı 1 milyon euroyu, kendi alacağı olarak temlik ettirmesi üzerine transfer yasağını kaldırmak için bu alacaktan ne kadarını alarak vazgeçtiği ise hala bir muamma.

 

***

ALACAĞI TAHSİL ETME GARANTİSİ…

Bugün de kongreye giderken şimdiki yönetim kurulu, çoğu Nedim Ömer’e ait olduğu söylenen 17 milyon lira alacaktan söz ediyor. Her dönem yöneticiler Balıkesirspor’dan kendi alacaklarını tahsil etme garantisiyle görevi bırakıyor.

Kırmızı – beyaz renkler için ölürüm, pazara kadar değil mezara kadar anlayışıyla “bu para da kulübümüze feda olsun” diyerek giden bir yöneticiye de ne yazık ki rastlanamıyor!

Şimdi Abdullah Bekki yönetimi iş başına gelecek, önceki dönemin alacaklarını ödeyecek, SGK’ya olan 11 milyon liralık borcu yapılandıracak, oyunculara olan 10 milyon liralık borcu kapatacak, sonra yeniden ve sıfırdan transferler yapılmaya başlanacak.

Oysa Balıkesir kamuoyunun kulübün son teknik adamı Cem Cambaz’la yapılan sözleşmenin ve devre arası alınan oyuncularla yapılan sözleşmelerin ve geleceğe dönük yükümlülüklerinin neler olduğunu bilmeye hakkı yok mu?

Borç 38 milyon lira, bunun 11 milyonu olan SGK borcu zaten bizim dönemimizden önce; biz kendi dönemimizin SGK borçlarını ödedik, bir zahmet oyuncu borçlarıyla bizim yönetimimizin borcunu hallediverin diyerek her şey hallolmuş mu olacak?

Göreve talip olan Bekki yönetimi geleceğe dönük oyuncu yükümlülüklerinin ne kadar olduğunu biliyor mu?

Piyasaya başkaca borcun olup olmadığını sordu mu?

SGK borcunun bugüne kadar neden ödenmediğini sorguladı mı?

Yeni çıkan spor yasası kulüplerin Anonim Şirket olarak yeniden yapılanmasını önerirken, üzerinden tam iki yıl geçmişken, Balıkesirspor’un gelecekte nasıl bir kurumsal yönetime sahip olacağını önüne koydu mu?

Şirketlerini ufacık bir dükkandan dünyaya ihracat yapan büyük bir sanayi kuruluşuna dönüştürmeyi beceren Abdullah Bekki ve ailesinin kurumsallaşmaya önem vereceğini düşünüyoruz.  Ama bu o kadar kolay mı, ya da düşünüldü mü?

Balıkesirspor taşıma suyla değirmeni döndürmeye daha ne kadar devam edecek?

Hatta geçtiğimiz günlerde yanlışlıkla olduğu açıklansa da, Balıkesirspor Kulübü’nün tesisleri Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nden kiralık durumda olan tesislerden alacaklarına icra getirmişti. Sonra bu apar topar kaldırıldı ve basına da açıklama yapıldı.

Bu bile gösteriyor ki, Balıkesirspor’un hala bir dikili çubuğu bile yok!

 

***

STAT KİRASI İÇİN DE BİR HACİZ GELİR Mİ?

Bilinmeyen bir konu daha var; Balıkesirspor Atatürk Stadı’nın maç kiralarını Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne ödüyor mu? Tuna Aktürk döneminde bu bayağı konu edilmişti. Ama şimdi hiç gündeme gelmiyor.

Ahmet Akın’ın Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve hamiliğinde gelişen yeni Balıkesirspor ve O’nun yönetimi ilk maça çıkmadan, stat kirası için de bir hacizle karşılaşır mı?

Yıllardır yazdık, çizdik, söyledik, ama ne yazık ki bir çözüm bulamadık. Balıkesirspor hala kentin kendi gücüyle, eliyle, tırnağıyla sahip çıktığı bir kulüp değil. İlgisi olan Balıkesirspor’a sevgisi olan Başkan’ın döneminde şahlanan, ilgisiz Başkanlar döneminde ise ne yazık ki amatör lige kadar düşen bir kulüp.

Şehrin markası ve dışa açık yüzü diyoruz ya, sanki hepimiz bu yüze zaman zaman sırtımızı dönüyoruz.

Müsabakalara giden taraftar sayısından belli değil mi?

 

***

Aslında hiç sözü ağzımızın içinde evirip çevirmeden, kitabın tam ortasından söylemek lazım:

Balıkesirspor, Belediyesiz olmuyorsa..

Büyükşehir Belediyesi, Balıkesirspor’u kendi bünyesine almalı ve Balıkesir kentine armağan etmeli.

Böylelikle geliri de gideri de harcaması da belli bir yapı oluşur, hiç kimsenin aklında soru işareti kalmaz. O vakit Balıkesirspor geleceğe daha iyi, daha güzel bakabilir. Sağlam adımlarla ilerleyebilir.

Kentin gerçek markası o zaman olur.

Manisaspor bildik aynı yönetimlerle üst üste ligden düştüğünde Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı ona alternatif olarak Manisa Büyükşehir Belediyespor’u kurmuş ve TFF 1. Lig’e kadar yükseltmişti. İsim değiştiren kulüp Manisa FK hala TFF1 1. Lig’de.

Biz de Balıkesirspor’u sıfırdan kurmayalım. Var olan yapıyı tümüyle Belediye’nin yönettiği şeffaf, açık, hesap verebilir, halkın da kolayca katılabileceği bir yapıya döndürelim. İşte o zaman her Haziran’da bunları konuşmaz, yeni yönetici kim olacak, acaba cebinden para verecek mi, acaba Balıkesirspor bu paralarla şampiyon olabilecek mi, ya da ne olacak bu BALKES’in hali diye konuşmaktan kurtuluruz.

 

POLİTİKA

 

Exit mobile version