Acil servis izlenimleri

Balıkesir Üniversite Hastanesi'nin acil servisindeydik geçen akşam.. Bu yazıda acildeki gözlemlerimi sizlerle paylaşayım dedim.

baün-hastanesinden-acil-servis-izlenimleri

 

 GEÇEN gece Balıkesir Üniversitesi Hastanesi’ndeydik.

‘Acil’ durumluk hastalık olunca, orayı tercih ediyoruz. Şehirden kilometrelerce uzak olsa da, Şehir Hastanesi veya Devlet Hastanesi Acil Servis’ine gitmiyoruz.

Atatürk Şehir Hastanesi çok karmaşık. Bir yerden bir yere gitmek için rehber lazım!

Balıkesir Devlet Hastanesi acilinde beklediğiniz ilgiyi göremiyorsunuz. Hem çok kalabalık oluyor, hem olaylı.

Bir ilaç yazıyorlar ya da iğne yapıyorlar, “haydi güle güle…”

Tetkikle, tahlille çok uğraşmıyorlar.

BAÜN Hastanesi’nde durum farklı.

Acil servis, her yerde aynıdır aslında. Adı üstünde, acil vakalar geliyor. Hemen müdahale etmek lazım.

Ediyorlar mı; ediyorlar!

Orası da zaman zaman kalabalıklaşıyor.. Aylar önce elini kesen kızım için gitmiştik; içerisi ana baba günüydü. Ay ve güneşin astrolojik hareketleriyle falan bir ilgisi var mıydı bilmiyorum ama ipini koparan oradaydı…

En çok da ortopedi vakaları.. Kimisi düşmüş kolunu kırmış, kimisi bacağını…

Acilin yatakları tam dolu.. Hasta ve hasta yakınları oradan oraya koşuşturuyor.. Hekimler, stajyerler, hemşireler, sağlık görevlileri hastanın birini bırakıp diğerine bakıyor.

Bir şamata, bir uğultu, bir kaos.

Geçen gece tam tersine oldukça sakindi.

İçeride müthiş bir sessizlik.. Çoğu zaman arabayı park etmek için dört döneriz bahçede; bu sefer cuk diye yer bulduk meselâ… Park yeri ararken zaman kaybedip sinir küpüne dönen sürücüler için müthiş bir moral kaynağıdır bu.

 

***

ANNEM için gittik. Hasta olan O; ben refakatçiyim!

Nabzı sürekli yüksek, tansiyon, kalp falan.. Bizimki de eski sağlıkçı.. SSK’da senelerce ameliyat hemşireliği yaptı. Zaten ne zaman hastaneye gitse, doktora, hemşireye “ben de sağlıkçıyım, ameliyat hemşiresiyim” der; muhtemelen ‘özel ilgi’ istediği için…

Öteki hastanelerde pek karşılığı yok bunun.

BAÜN Hastanesi’nde, bir doktor, bir hemşire, “ooo sen de bizdensin” dedi mi, bizimkinden keyiflisi yok!

Sonra, “bizim zamanımızda” muhabbeti başlar…

Sağ olsunlar, hastanın etrafında pervane gibi dönüyorlar.

Genç genç çocuklar hepsi. Yeni mezunlar, stajyerler, uzmanlık yapanlar, öğrenciler…

Dedik ya, Devlet Hastanesi’ne gitsek, iki tık tık, yap iğneyi, yolla evine…

BAÜN Hastanesi’nde tetkikler, tahliller, ince eleyip sık dokumalar.. Sonra hocaları geliyor, adınıza açılan hasta evraklarını, tahlil sonuçlarını inceliyor, asistanlarına talimatları veriyor, ne yapılacaksa yapılıyor.

Her şeyden önemlisi, canı yanan, ağrısı olan, kalbi tekleyen, yaralanan, ne bileyim işte acil durumluk bir hali olan vatandaş, iki güler yüz, bir çift tatlı söz bekliyor, bedenini teslim ettiği sağlıkçılardan.

BAÜN Acil Servisi’nde bu var. İletişim gayet iyi.

Geçenlerde bin altı yüz ayrı başlıkta incelemeye tabi tutulmuştu BAÜN Hastanesi.

Bakanlığın incelemesinde 92,4 puan alarak büyük bir başarıya imza atılmıştı.

Sağlık Bakanlığı’nın ‘sağlıkta kalite değerlendirmesi’nde, önceki yılların çok üstünde bir puan almayı başardı.

Balıkesir için önemli bir gelişme bu.

 

***

BİN ALTI YÜZ ayrı başlıkta inceleme yapılıyor ve 92,4 puan veriliyor.

Bu inceleme başlıklarının arasında ‘temizlik ve hijyen’ var mı, bilmiyorum.

Temizlik konusunda biraz zayıf kalındığı kesin. Acil servisteki hasta yataklarındaki çarşafın, kılıfın her yeni hasta geldiğinde değişmesi gerekir. Bizden önceki hastanın kullandığı çarşafın üstüne yatmak hoş değil.

Zamanla yarışılıyor, en kısa sürede müdahale gerekiyor.. Bu yüzden temizlik ikinci planda kalıyor olabilir.

İnsan temiz bir hastane arıyor.

Tuvaletler kirli.. Kullandığımız için biliyoruz, görüyoruz. İnsanımız da temiz bırakmıyor; kendisi temizlik arıyor ama, bir sonraki kullanıcının temizliğini düşünmüyor. Şeyini sildiği kağıdı yere atıveriyor.

Sifon çekmiyor meselâ.

Bu arada kurulama kağıdı da bulunmuyor tuvaletlerde. Beklenen temizlik ortamı yok yani.

 

***

HASTANE kantini de öyle.. İleri hijyen aramıyoruz zaten, ama azıcık temiz olsa!

Kantinde her şeyin fiyatı, dışarıdakinden daha yüksek. Yerlerde sigara izmaritleri, yiyecek artıkları, dolu küllükler, günlerdir silinmediği besbelli olan masalar falan.

Kantinde gerekli temizlik denetimlerinin yapılmadığı anlaşılıyor. Bu arada sattıkları yiyecek ve içecekler için fiş falan verdikleri yok.

Acil girişine ‘sigarasız alan’ diye yazmışlar.. Yerlerde sigara izmaritleri dolu. Kapıdaki güvenlik içerideki bankoda gevezelik etmek yerine, girişte sigara içenleri uyarabilir sık sık.

İşin bu kısmı böyle.

Diğer taraftan, eksiklerine, yetersizliklerine karşın aradığınız sağlığa kavuşabileceğiniz bir hastanemiz var. Yatak yetersizliği, hekim eksiği, bazı branşların olmaması falan handikap. Ne ki, çok başarılı operasyonlar yapılabiliyor; bunları zaman zaman kamuoyuna duyurma görevi de bize düşüyor.

Çevre illerden, ilçelerden şifa için gelen o kadar çok hasta var ki.

 

***

ACİL servislik olduğumuz geceden izlenimler böyle.

Selam ederim.

Exit mobile version