Troya Antik Kenti’ndeki yaşantıyı minyatür eserlerle yansıttı

Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Göksel Sevim, arkeolog Manfred Osman Korfmann'ın önerisi üzerine Troya Antik Kenti'ni anlatan 230'a yakın minyatür eser yaptı

featured
Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Göksel Sevim, Çanakkale merkeze bağlı Tevfikiye köyü sınırlarında bulunan yaklaşık 5 bin 500 yıllık geçmişe sahip Troya Antik Kenti'ndeki yaşam ve bölgedeki kazı çalışmalarını içeren 230'a yakın minyatür eser üretti. ( Sevi Gözay Uğurlu - Anadolu Ajansı )
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Göksel Sevim, Çanakkale merkeze bağlı Tevfikiye köyü sınırlarında bulunan yaklaşık 5 bin 500 yıllık geçmişe sahip Troya Antik Kenti’ndeki yaşam ve bölgedeki kazı çalışmalarını içeren 230’a yakın minyatür eser üretti.

 

Su ürünleri biyoloğu 69 yaşındaki Göksel Sevim’in, tatil günlerinde katıldığı seramik atölyelerinde sanata ilgisi arttı. Emekli olduktan sonra sanat çalışmalarına yoğunlaşan Sevim, oğlunun üniversite eğitimi için gittiği İstanbul’da bir yıl seramik eğitimi verdi ve Caferağa Medresesi’nde minyatür derslerine katıldı.

Minyatür sanatının inceliklerini sanatçı Taner Alakuş’tan öğrenen Sevim, 2010 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığına başvurarak “Sanatçı Belgesi” aldı.

Memleketi Çanakkale’de kendi atölyesini açan Sevim, yakın arkadaşı Troya Antik Kenti’nin merhum kazı başkanı Alman arkeolog Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann’ın önerisi üzerine 15 yıl önce Troya’ya ilişkin minyatürler çizmeye başladı.

Göksel Sevim, Troya minyatürlerinde, İlyada ve Odysseia’daki karakterlerden, Troya kazısının başkanı ve çalışanlarından, antik kentteki günlük yaşam gibi temalardan yararlandı. Troya ile ilgili özel minyatür koleksiyonunu 15 yılda tamamlayan Sevim, antik kente ilişkin 230’a yakın minyatür eser üretti.

 

Korfmann’ın vefatının ardından çalışmalara bir süre ara verdi

Minyatür sanatçısı Sevim,   vefatına çok üzüldüğü arkadaşı Korfmann’ın önerisiyle 15 yıl önce başladığı özel Troya minyatür koleksiyonunu şimdiki Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan’ın desteğiyle tamamladığını söyledi.

Eserlerinden oluşan bir sergi de açtığını anlatan Sevim, “Korfmann’ın vefatı nedeniyle çok ağladım. Çalışmalara devam edemedim. Daha sonra Prof. Dr. Rüstem Aslan ‘Bu kadar başladın, yapabilirsin.’ deyince onun desteği ve önerileri doğrultusunda Troya’nın 9 kentini bitirebildim ve bir sergi açtım.” ifadelerini kullandı.

Göksel Sevim, her eserin tasarım sürecinde aylar süren araştırmalar yaptığını, üretim sürecinin ise 8-9 ayı bulduğunu vurguladı.

Minyatür sanatındaki deneyimiyle Troya Antik Kenti’ni anlatmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Sevim, şöyle konuştu:

“Minyatürde çok özgürsünüz, bir kere perspektif yok. Düşündüğünüz her şeyi, istediğiniz yerde ve renkte yapma şansınız var. Atı maviye boyayabilirsiniz, en öne büyük bir çiçek, arkaya bir insan koyabilirsiniz. Bu sizin hayal gücünüzü çok geniş bir alana taşıyor. O yüzden minyatürden çok etkilendim, minyatür sizi çok büyük bir sonsuzluğa itiyor. Bir esere başladığım zaman adeta kendimi orada hissediyorum. Zaman mefhumu olmuyor. Sadece pencereden Çanakkale Boğazı’nı izliyorum.”

Sevim, ulusal ya da uluslararası sergilerde karşılaştığı ilginin ardından eserlerini paylaşmanın kendisine mutluluk verdiğini sözlerine ekledi.

 

Troya Antik Kenti’ndeki yaşantıyı minyatür eserlerle yansıttı
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!