featured
Institut Français'in hazırladığı, Fransızca konuşulan bölgelerden filmlerin gösterileceği "Frankofon Film Festivali" 14 Mart'ta başlıyor. Institut Français Türkiye Görsel ve İşitsel Ataşesi Florent Signifredi, festivale ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu. ( Ömer Mirza Şeker - Anadolu Ajansı )
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 Institut français’in hazırladığı ve Fransızca konuşulan bölgelerden filmlerin gösterileceği “Frankofon Film Festivali”, 14 Mart’ta başlayacak.

 

Fransız sinemasının en iyi örneklerinden hazırlanan bir edisyonun izleyiciye sunulacağı festival, İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir, Balıkesir, Diyarbakır, Gaziantep ve Mersin’in arasında bulunduğu 16 farklı yerde sanatseverlerle buluşacak.

Fransa, İsviçre, Belçika, Kanada, Lüksemburg ve Romanya Büyükelçilikleri ile iş birliğiyle düzenlenecek festival, Fransızcayı ve Fransızca konuşan ülkelerin kültürlerini tanıtmayı amaçlıyor.

 

 “Frankofoniye açılan pencere”

Institut français Türkiye’nin Görsel ve İşitsel Ataşesi Florent Signifredi, festivale ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, seçkiyi hazırlarken Türk sinemaseverleri etkileyecek filmleri seçtiklerini söyledi.

Signifredi, programda her yaş kitlesine uygun film olduğunu belirterek, “Çocuklara, gençlere, yaşlılara yönelik drama, komedi gibi her türde film var. Amacımız Frankofon sinemasının vitrini gibi, bu festivali izleyiciyle buluşturmak, Frankofon sinemasının ne kadar geniş bir yelpazeden oluştuğunu 360 derece burada sunmak. Onun için festivalde çok farklı filmlere yer veriyoruz.” dedi.

Türkiye’de hiç gösterilmemiş son dönem filmleri izleyicilerin beğenisine sunacaklarını aktaran Signifredi, “Bu festivali Frankofoniye açılan bir pencere gibi düşünebilirsiniz. Filmler dünyanın her yerinde geçen temaları işliyor. Dolayısıyla herkese dokunan konular var. Örneğin bir baba kız ilişkisi her ülkede aynıdır. Evrensel konular işleniyor. Herkese hitap eden, dokunan filmler var.” ifadelerini kullandı.

 

“Sinema ile kültür iç içedir”

Signifredi, sinemanın Fransa kültürünün önemli bir parçası olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:

“Sinema Lumiere Kardeşler tarafından Fransa’da icat edildi. Sinema ile kültür iç içedir. Türkiye’de de sinemanın gelişimine Fransızların çok katkısı oldu. Sinema bizim için kültürel bir miras. Teknolojik gelişimler olsa da platformlar yaratılsa da sonuçta içerikler hala önemli ve merkezde. Rakamlara baktığımızda da Kovid-19 öncesi döneme tekrar geldik.”

Türk filmlerine de ilgi duyduğunu dile getiren Florent Signifredi, “Bir sürü yeni perspektifler oluşuyor. Yapımcılar için finansal zorluklar var ama Fransa ile ortak yapım şeklinde de yapılabiliyor. Nuri Bilge Ceylan ve Emin Alper’in böyle filmleri var. Genç yönetmenlerden ise Selcan Ergün’ü takip ediyorum. Türk sinemasında da çok evrensel konular ele alınıyor.” görüşünü paylaştı.

Festivalde, Fransa, İsviçre, Lüksemburg, Kanada, Belçika, Romanya, Haiti ve Lübnan’dan 12 uzun ve 4 kısa metrajlı film izleyiciye sunulacak.

İstanbul’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi Beyoğlu Sineması ve Institut français’de 14-23 Mart’ta düzenlenecek festival, Ankara’da Büyülü Fener’de 17-23 Mart, İzmir’de ise 17-27 Mart’ta Institut français ve Karaca Sineması’nda gerçekleştirilecek.

Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!