Yapay zeka yapsa bizim işleri… O çalışsa, biz yanlayıp yatsak!

HABERTÜRK’ün sabah haberlerini izleriz hergün. Çıkan haberler, bir gün öncesinden bildiklerimiz olsa da,  izlemekte yarar var.

Dün sabahki mevzu, yapay zekanın hangi meslekleri ortadan kaldıracağına dair.

Pek çok mesleğin üstesinden gelebilirmiş yapay zeka; o sebeple ileride o işleri yapmak için insana ihtiyaç duyulmayacakmış.

O zaman insanoğlu başka alanlara yönelir; yapay zekanın halledemeyeceği işler keşfeder, geliştirir, kazanç sağlar.

Ne ki, her cins iş icat olunmuş, geriye başka ne olabilir ki?

Hani yok olan meslekler haber olur sık sık; işte efendim ne bileyim, nalbantlık meselâ.

Yapay zeka halledebilir mi o işi?

Ne olacak canım; 3D yazıcıdan çıktısını alır, nalı da robotlara çaktırır…

 

***

YAPAY zeka ortamıyla tanışan arkadaşlar var; kimileri köşe yazıları için asistan olarak kullanıyor hâttâ.

Ben tanışmış değilim henüz.

Tanışırsak bir gün; hani her anı mizahlık mevzu ya yurdum insanının, hiç umulmayacak makara bir soru yöneltiriz yapay zekaya, tepetaklak gider!

 

***

ROBOTLAŞMA, yapay zeka falan derken, bizden sonraki nesil beyinsiz olacak muhtemelen!

Hani her işi yapmaya, her şeyi düşünmeye, insanoğluna kafa yoracak bir mevzu bırakmamaya göre tasarlanırsa eğer.. İnsanın da beyne ihtiyacı kalmayacak ya, o açıdan yani.

Endüstriyel gelişmeler insanoğlunun kol ve bacak gücünü nasıl zayıflattıysa, beyin de öyle zayıflar kuşkusuz.

Evrim teorisinden yola çıkarsak, git gide maymunlaşmamız söz konusu olabilir.

Hâttâ bir bakarsınız, Maymunlar Cehennemi gerçek olmuş!

 

***

MATBAA, baskı işleri için de insan gücüne ihtiyaç kalmayacakmış yapay zeka sayesinde.

O işleri de halledecek yani.

E o zaman basıver bizim gazeteyi diye komut verdin mi, baskı işi tamam!

Peki ya, “benim başım ağrıyor bugün yapay zekacım; gazeteyi sen hallediver, haberleri ayar et, görselleri yerleştir, köşeleri doldur” desek?

Onu da yapar mı?

“Manşet ne olsun” diye sorar mı; sorar vallahi…

 

***

HANİ yapay zeka çalışsa hep, biz yatıp dinlensek.

E peki nasıl para kazanacağız?

Yapay zeka ihtiyaç halinde para da versin o zaman; banka hesabı kurumasın hiç, kartlar çakmasın, cüzdan da hep mor iki yüzlükler olsun deste deste. Haydi yapay zekacım, sen çalış, biz yiyelim içelim eğlenelim.

 

***

BİLİMKURGULARIN, ütopik filmlerin konusudur ya her zaman.. İnsan eliyle üretilen robotlar işgal eder memleketleri, insanları yönetir; insan artık robotların tebaası olur falan.

Oralara doğru mu gidiyoruz acaba, nedir?

Geldiğimiz noktaya bakar mısınız?

Biz yetmişleri seksenleri görüp yaşamış bir kuşağız. Yokluğu da, varlığı da gördük. Siyah beyazdan renkliye geçince televizyon alemi, bizim kuşak için en önemli teknolojik hamleydi; gözümüz gönlümüz renklendiydi yani.

Kablolu telefondan takoz gibi tuşlu cep telefonlarına geçince, devrim yapıldı sanki telekomünikasyon aleminde…

Mesleğe başladığımız yıllarda, ‘basın ödemeli’ sistemi vardı meselâ. İzmir’e, İstanbul’a haber geçeceksin, postaneye numarayı yazdırırsın, saatler sonra bağlantı kurulur, haberi geçersin.

Evime ilk kablolu telefonu bağladığında PTT, dünyanın en mutlu, en mesut insanıydım artık.

Şimdi haberleşmenin milyon şekli var.

Oturduğun yerden dünyayı izliyorsun internetle. İstediğinle, istediğin şekilde haberleşebiliyorsun.

Uzaya gidiyoruz uzaya. Elon Musk’un uyduları vır vır dönüyor karanlık gökyüzünde.

Kısacık sürede nereden nereye geldi insanlık.

Yakında uzaylılar da gelecek…

 

***

DAHA DA ilerisi kıyamettir artık! Koptu kopacak zaten. İklim değişikliği, nükleer silahlanma, küresel ısınma, savaşlar, teknolojik hamleler falan derken.. Bindik bi alamete, gidiyoz kıyamete…

 

***

AMA tüm bunlar yaşanmadan önce.. Yani ben sağlıkla yaşamaya devam ederken henüz.. Gün yüzü görmek isterim; sabahtan akşama harıl harıl çalışmadan, ertesi gün kaygısı taşımadan, iki kadeh bi şey içebilmek için emekli maaşıma gelecek zammı beklemeye gerek duymadan.. Çok şey istemiyorum yani, yapay zeka çalışsın, ben gezip tozayım; çok mu?

 

***

YAPAY zekadan sonraki süreci merak edeniniz var mı?

Ete kemiğe de bürünür mü zamanla?

Meselâ dişi bir yapay zeka!

Gördün, sohbet ettin, hoşlandın… Aşık bile olursun yani, o derece.

Sonra?

“Benimle evlenir misin?”

Bir demet gül, bir kutu baklava eşliğinde, yapay zekayı istemeye gideriz artık…

“Sizin oğlanla bizim yapay kızımız tanışmış, birbirini sevmiş, anlaşmış; Allah’ın emri, peygamberin kavliyle…”

 

Exit mobile version