DOLAR 19,1074 % 0.09
EURO 20,6895 % 0.29
GRAM ALTIN 1.201,37 % 0,05
ÇEYREK A. 1.964,25 % 0,05
BITCOIN 26.972,22 -2.968
GİRİŞ YAP

SON DAKİKA
hava 12°
Google News

TÜRKİYE’NİN KARŞILIK BULMAYAN DIŞ POLİTİKASI

Son Güncelleme :

02 Mart 2022 - 13:43

TÜRKİYE’NİN KARŞILIK BULMAYAN DIŞ POLİTİKASI

Suriye, S-400, enerji ve tarımsal ürün ithalâtı, turizm alanlarında Rusya Türkiye için önemli siyasi, askeri, ekonomik bir devletken;

  • Rusya ile ciddi anlaşmazlık içindeki Ukrayna’nın yanında tutum sergilemek, Rusya karşıtı ortak açıklamalar yapmak, ardından inandırıcı, güven verici olmayan, olamayacak, Rusya’dan da, ABD’den de destek bulmayan arabuluculuk teklifi…
  • Rusya ile komşu olsun ya da olmasın tüm ülkelerin “kınama” ile geçiştirdikleri, Donetsk ile Luhansk’ın bağımsızlık kararları karşısında izlenecek politikanın getiri ve götürülerini düşünmeden apar topar açıklanan – daha radikal -“tanımama” kararı…

Türkiye, Rusya – Ukrayna çatışmasından ciddi olarak etkilenecek ülkelerden biridir. Bu konuda “taraf olmak” doğru değildir. Türkiye’nin Rusya’ya bağımlılığı, Rusya’nın Türkiye’ye olan ihtiyacından çok daha fazladır. Türkiye Rusya’ya yaptırım uygulayamaz ama Rusya Türkiye’ye yaptırım uygulayabilir.

Böylesine önemli konularda muhalefete bilgi verilmeden, görüş sorulmadan alınan kararlar…

Bu arada önemli bir gelişme de; Türkiye’nin her alanda desteklediği, methiyeler sıraladığı Azerbaycan’ın, Ukrayna krizinin pik yaptığı zamanda Rusya ile “müttefiklik anlaşması” imzalaması. Müttefiklik; taraflara yakın işbirliği, ortak hareket etmeleri gibi yükümlülükler getirdiğine göre zamanlaması ilginç. Bayram değil, eniştem beni niye öptü acaba?

Öte yandan ABD’nin, Fransa’nın Yunanistan’ı silahlandırma girişimleri sürerken, Türkiye’den tek söz ara sıra ve sadece Milli Savunma Bakanı tarafından dillendirilen Yunanistan’a itidal tavsiyeleri. Karşılık bulmayan bir “politika”!

Diplomasi bir meslektir. Eğitimi kadar deneyim de önemlidir. Analitik, objektif yaklaşım gerekir. Bu niteliklere kolay sahip olunmaz. Siyasi iktidar izlenecek politikanın çerçevesini çizer, onu diplomasi bilgisi ve adabına uygun şekilde diplomatlar şekillendirir, yürütür. Diplomatlar, “monşer küçümsemesi” ile bir kenara atıldığında dış politika objektif, tutarlı olmaktan çıkar, günlük demagojiler ve popülist yöntemlerle yürütülmek istendiğinde de karşılıksız kalır. Ülke saygınlığını kaybeder. Türkiye’nin geldiği nokta da bu oldu. Hemen her konuda, her yer ve zamanda konuşan, doğrudan veya dolaylı müdahil olan ancak somut sonuç alamayan bir Türkiye…

Türkiye Cumhuriyeti,  kuruluşundan başlayarak benimsediği “yurtta barış, dünyada barış” ilkesi ile komşusu ülkelere eşit mesafede duran, aralarındaki anlaşmazlıklarda, çatışmalarda ‘taraf olmadan’ sözüne, tutumuna saygı duyulan’ ağırbaşlı politikayı benimsemiş ve uygulamıştır. Arap – İsrail ve Irak – İran savaşları bu bağlamdaki örneklerdir. Türkiye bu olaylarda  ‘taraf’ değil, diplomatik tavırları ve söylemleri ile ciddiye alınan, önem verilen saygın bir devlet olmuştur.

“Stratejik” ülke Türkiye son on yıldır ciddiye alınmayan ülke konumuna düştü.          

İmparatorluğun çöküş döneminde Batı Osmanlı için “hasta adam” diyordu. Bugün ise Türkiye Cumhuriyeti “yalnız adam”!

Devletleri kuranlar değil, yönetenler yaşatır.

Düşünen Adam  

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.