Tükenen kaynaklar… Su kıtlığı… Yerel Yönetimler…

Tarımsal sulama mevzusu yalnızca yerel yönetimin el atmasıyla çözülebilecek bir durum değil maalesef. Bu konuya kollektif bir şekilde yaklaşmak lazım. Gelişmiş ülkelerdeki tarımsal faaliyetlerden örnekler toplamak, su kullanımı için yeni bir mevzuat hazırlamak, modern sulama tekniklerini çiftçiye hibe olarak sunmak gerek. Bu hibe uzun vadede tarımsal sulamayı ücretsiz vermekten daha az maliyetli olacaktır.

yagmurlama

 

 

Türkiye, son 2 yıldır dengesiz yağışlarla karşı karşıya kalıyor. Yağış alması beklenen bölgelerde beklentiler karşılanmazken umulmadık yerlerde şiddetli yağış, vatandaşların hayatını olumsuz etkiliyor. Dünyada su ep bir döngü içindedir. Yani aslında su tükenebilir bir kaynak değildir. Sadece temiz su ve içme suyu kaynakları vahşi tüketim yüzünden dönemsel olarak azalabilir.

Suyun arıtılması, geri dönüştürülmesi doğal şartlara bırakılırsa çok uzun süreceğinden, yerel yönetimler, bakanlıklar, DSİ gibi kurumlar çeşitli arıtma tesisleri ile suyun döngüsünü sağlıyorlar. Tabi bunun ne kadar yeterli olduğu tartışılır. Tarımsal sulama, su kaynaklarını en çok tüketen çeşitlerden biridir. Yani bireysel su kullanımına nazaran çok daha büyük ölçüde su tüketimi yapılıyor.

Tarımsal sulamayı ücretsiz ya da düşük meblağ ile veren yerel yönetimler bir yandan çiftçiye destek oluyor ancak bir yandan da temiz su kaynaklarının giderek azalmasına yol açıyor. Çok meşhur bir atasözü vardır ‘’Arap yağı bol bulunca…’’ şeklinde tam da bu konuya uygun bir söz.

Tarımsal sulama mevzusu yalnızca yerel yönetimin el atmasıyla çözülebilecek bir durum değil maalesef. Bu konuya kollektif bir şekilde yaklaşmak lazım. Gelişmiş ülkelerdeki tarımsal faaliyetlerden örnekler toplamak, su kullanımı için yeni bir mevzuat hazırlamak, modern sulama tekniklerini çiftçiye hibe olarak sunmak gerek. Bu hibe uzun vadede tarımsal sulamayı ücretsiz vermekten daha az maliyetli olacaktır. Türkiye çok geniş bir coğrafya ve neredeyse tarım yapılmayan bir bölgesi yok. Her alana yetişmek yerel yönetimleri aşan bir durum haliyle. Ancak kollektif bir çalışmayla, tarım arazilerine modern ve akıllı sulama sistemleri su sorununu çözmede önemli bir rol oynayabilir.

Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Balıkesir Dönüşüm Kongresi’nde Balıkesir Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula’nın yaptığı açıklamada, Balıkesir’e gelecek sanayi kuruluşlarına yönelik denetimlerden bahsedilmişti. Balıkesir’e fabrika kuracak firmaların çevreyi kirletme oranı, su kullanımı, enerji kullanımı gibi koşullara dikkat ettiklerini belirtmişti Rahmi Bey. O kadar doğru bir yaklaşımki bu. Balıkesir, 2 denize kıyısı olmasına rağmen su sorunu çeken yerlerden biri. Bu nedenle kaynakların kullanımı son derece önemli. Dediğim gibi bireysel kullanımlar su tüketiminde çok büyük yer tutmuyor. Sanayi ve tarım alanındaki kullanım en vahşi olanı.

Yerel yönetimler, tarımsal sulamayı ücretsiz yapacağına, çiftçinin tarlasına sulama sistemi kursalar kaynakların doğru ve düzenli kullanımı açısından daha kıymetli olacak. Kısa vadede değil ama uzun vadede belki de hayatımızı kurtaracak bir çözüm olurdu.

Exit mobile version