AK Partili Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş’ın çok rakibi var.
“Biz Ekrem’den daha iyi Belediye Başkanlığı yaparız” iddiasıyla ortaya çıkan aday adayları geçen hafta temayüle girdi.
Hangisi daha çok tercih aldı, hangisi geride kaldı bilmiyoruz.
Aday adaylarından hiç birini tercih etmeyip, yine Ekrem Yavaş’la yola devam etmeleri de mümkün.
İçlerinde bir de medya dünyasından gelen arkadaşımız var: İsmail Uluhan.
Gazeteci.. Siyasi danışman.
Yerel yönetimlerdeki danışmanlık görevlerinden az çok biliyor belediyeciliği.
TBMM’de de danışmanlık görevlerinde bulunmuş bir isim.
Biz O’nu, Zekai Kafaoğlu’nun Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde tanıdık.
Alçakgönüllü, saygılı, işini iyi yapan bir arkadaş.
Ekrem Yavaş’ın ‘turistik Sındırgı’ hayalperestliğine karşı, dağın başındaki bu ilçenin somut gerçekliğini öne çıkarıyor.
Bir yanda Ulus Dağı’na kayak merkezi yapma hayali..
Diğer yanda, Sındırgı’yı daha yaşanabilir bir yerleşmeliğe dönüştürme hedefi.
Yenilenen Belediye binası ve meydana bakarak, “Sındırgı gelişiyor, kentleşiyor, altyapı sorunlarını çözüyor, sosyal yaşam renkleniyor, ekonomik refah seviyesi yükseliyor” diyebilir miyiz?
Sındırgı’nın kırsal mahallelerinin beklentilerine, sosyal medyadan “cenazeye gittik, düğünde nikah şahitliği yaptık, lokma hayrına katıldık” paylaşımlarıyla yanıt verilebilir mi?
İsmail Uluhan yapmıyor bu kıyaslamaları, yanlış anlaşılmasın.
Sadece, “ben daha somut hedef projelerle Sındırgı’nın gelişimi için çalışmak istiyorum” diyor.
Başkan adayının kim olacağına Genel Merkez karar verecek elbet.
Ama Ekrem Yavaş, ama İsmail Uluhan, ama diğer aday adaylarından biri.
Genel Merkez, geçen sefer yine aday adayı olup sonra Büyükşehir’de Daire Başkanlığı kapan Elvan Bahar Göktepe’yi de tercih edebilir; bilemeyiz.
Sındırgılı seçmenlerin, sandık başında hangi partiye, hangi adaya oy vereceği hepsinden önemli.
Oyları arttırabilecek, Belediye’yi başka partilere kaptırmayacak bir aday olmalı.
Neyse…
Dedik ya en başta, İsmail Uluhan bizim meslekten geliyor; gazeteci, medyacı.
Yaşadığı kentin sorunlarını en iyi bilenlerdir gazeteciler. Çözüm üretme noktasında mesleğin kazanımı olan pratiklik devreye girer.
Ne ki gazeteci milleti siyaset dünyasını, yerel yönetimleri yakından takip etse de, içinde yer almaz pek.
İsmail Uluhan gözünü karartmış, kendine güvenmiş, “dışarıdan bakmayayım, içinde olayım” deyip Sındırgı’yı yönetmeye talip olmuş.
Bazı ilçelerde yeni yüzler gerekiyor. Onlardan biri de Sındırgı.
Ama Uluhan, ama bir başkası.. Yüzler değişmeli.