Cumhuriyet Gazetesi’ndeki Atatürkçülük/Sosyal Demokrasi (2) isimli yazı dizinizin ikinci bölümüne cevap verme gereği duydum.
Kenan Evren ve 12 Mart generallerinin Atatürkçülüğü saptırma düşüncelerinize katılıyorum. Yalnız Atatürkçülük tarifinize katılmıyorum.
Altıok Türkiye içindir, bizim içindir. Altıok’un kaynağı milli siyaset ve Misak-ı Milli’dir. Kemalizm’in altıok dışında bizi ve de dünyayı ilgilendiren yaklaşımları vardır.
Ağaç, çiçek, yeşillik medeniyet demektir.
Yurtta barış, dünyada barış.
İstikbal göklerdedir.
Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.
Bir Türk dünyaya bedeldir,
Ordumuz Tür birliğinin, Türk kudret ve vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir.
Bu yaklaşımlar bu gün de değerini korumaktadır.
“Dünyanın ve Türkiye’nin 1920’ler ve 30’lardan beri değiştiğini, dolayısıyla Kemalizm’de 1920’ler ve 30’lar dönemindeki çağdaşlık hedefini ve yöntemlerini ana hedef doğrultusunda değiştirmiş ve geliştirmiştir” diyorsunuz.
1920’ler ve 30’lardan beri dünya nasıl değişmiştir?
Dünyanın nüfusu 6-7 kat artmış, Sovyetler Birliği dağılmış, mikro milliyetçilik akımları güçlenmiş, iletişim ve bilgisayar teknolojilerinde olağanüstü ilerlemeler sağlanmıştır.
Evinizde ve ofisinizde renkli TV, masanızda internet, elinizde dünyanın her tarafıyla konuşabildiğiniz cep telefonu bulunmaktadır.
Emperyalizm bitmiş midir?
Fransa’nın Doğu Akdeniz ve Suriye politikası, İngiltere’nin Güneş Batmayan İmparatorluk siyaseti, Yunanistan’ın MEGALO-İDEA’sı bitmiş midir?
Bunları görmezden gelerek 20’ler ve 30’lar değerlendirmesi yapılamaz. 20’lerden ve 30’lardan beri günümüze çok şey değişti yaklaşımı kulağa hoş gelen ama içi gerçekçi şekilde doldurulamayan, doldurulması da mümkün olmayan kof bir yaklaşımdır. Gelin yine Atatürk’e dönelim:
GERÇEKLERİ KONUŞMAKTAN KORKMAYINIZ.