YILMAZ SİMAV
Elimizde, VATAN GAZETESİ’NİN 2.4.1952 tarihli Balıkesir ilavesi vardır. İlave hazırlanırken gazeteciler, Kuvayi Milliye konusunda İSTİKLAL MÜCADELESİNDE BALIKESİR başlıklı yazı için M. Vehbi Bolak’a başvurmuşlar, “Vehbi Bolak Anlatıyor” alt başlığı ile anlatımlarını aktarmışlardır.
Yazı, “Balıkesir’de Kuvayi Milliye’nin Tarihi selahiyetle nakledeceklerinden biri” olan eski Maarif Vekili Vehbi Bolak’ı “ziyaret ettik” diye başlamaktadır. O, bu teşkilatta İzmir Şimal Cepheleri Merkez Heyeti Reisliği, …… Maarif Vekilliği yapmıştı, diyerek yazı devam etmektedir. Cevaplar genelde ÖZET halindedir.
ŞUMULLÜ BİR KARAR
Vehbi Bolak’ın anlatımı sürüyor. 16 Mayıs’ta İzmir’in işgali protesto edilmiştir. Leblebici Raşit’in, “ne Mandası, neye uzun laf ediyorsunuz? Bunun cevabı namlunun ucundadır” şeklinde özetlenen ünlü çıkışı kabul görmüştür. Nihai hedef budur. Bu hedefi gizlemek ama ondan da uzak kalmamak için “şümullü bir karar” alınmak üzere, Alacamescit’te mevlit bahanesi ile toplanılıyor.
Toplantıda yapılan konuşmalarla ilhakın reddine, vatanın savunulmasına karar veriliyor. Örtülü olarak, “her türlü” kararı almak üzere 41 kişilik selahiyetli bir heyet belirleniyor.
Alacamescit Toplantısı kararının bir açılımı olarak, bu heyet, 19 Mayıs 1335 tarihinde ALACAMESCİT ODASINDA toplanarak “memleketi silahlı müdafaaya karar vererek, il toplantının kararını yerine getirme yolunda güçlü bir adım atıyor.
Alacamescit’teki birinci (mevlitli) toplantının tarihi, şu durumda ne oluyor?
Prof. Mücteba İlgürel, Milli Mücadelede Balıkesir Kongreleri isimli kitabında, 68.sahifede, Alacamescit Toplantısını etraflı bir şekilde ele almıştır. Farklı bir tarih için “acaba”, “müzakere” aşamasında kalan mütalaaları geçtikten sonra, 18 Mayıs’ta karargir olmuştur. Günümüzde “Pazar” olarak belirtilmiştir. (19 Mayıs 1919’da günün “pazartesi” olduğu kesindir.)
3-4 Mayıs 1986’da Balıkesir Ticaret Odası’nda yapılan “Milli Mücadelede Balıkesir” panelinin tebliğ metinlerini içeren 1986 baskılı, Milli Mücadelede Balıkesir isimli kitabın 41.sahifesinde, Aydın Ayhan, “18 Mayıs Alacamescid Toplantısı” ara başlığı altında, konuşu işlemiştir. 48.sahifede de mevlit günü seçilenlerin, 18 Mayıs günü (ertesi gün) hemen toplanıp [Alacamescit’te] kararlar aldıklarını kaydetmektedir.
Aynı kitabın 54.sahifesinde, Aydın Bolak, “18 Mayıs 1919 günü Alacamescit’te mevlid-i nebevi kıraati vesilesiyle toplanan Balıkesirliler’in ilhakı fiilen reddetmek yani, harb etmek, kararı verdiklerini” belirtiyor. [Vehbi Bolak’ın o günkü konuşmasından: Bizim atacağımız her kurşun şark ve İslam kurtuluşuna; yoksa akıbetimiz maazallah ebedi esaretine sebep olacaktır.]
Doç. Dr. Mediha Akarslan tarafından yazılan, 1998 baskılı, “Türk Milli Mücadelesinin Balıkesir Cephesi” isimli kitapta, 71.sahifede, 18 Mayıs’ta seçilenlerin 19 Mayıs’ta yani ertesi gün, aralarından bir heyetin İstanbul’a gitmesini kaydetmektedir.
Prof. Dr. Mustafa Özsarı tarafından yazılan ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Kent Arşivi yayını olan “Balıkesir Kuvayi Milliyecileri” isimli kitapta: “Nitekim 18 Mayıs 1919 günü Alacamescit’te geniş katılımlı bir toplantı gerçekleştirilir” diye konumuzu işlemiştir.
Türkiye coğrafyasından bir profesör de kitabında, Alacamescit toplantısından söz ederken, farklı bir tarihe, 19 Mayıs’a yer vermiştir. Ancak, Alacamescit’teki iki toplantıdan ikincisinde alınan asıl icrai kararı, birinci güne izafe ederek, inandırıcılığını zaafa uğratmıştır. Dolayısıyla, kendisinin etki alanında, konuya ilişkin olarak üretilen “farklı tarih”, 18 Mayısı yerinden başkaca “yakın” deliller yoksa edemeyecektir.
Kurtuluşun hilali, 18 Mayıs’ta Balıkesir’de, güneşi ise 19 Mayıs’ta Samsun’da doğmuştur. O güneşin, eşi ve emsali yoktur.