CUMHURİYET Meydanı’nda kocaman harflerle ‘Balıkesir’ yazıyor.
Yazmayınca, buranın Balıkesir olduğunu anlamıyoruz!
Özentidir.. Avrupa şehirlerinden örneklemedir.. Özgün bir şey değil.
Önceden kalp vardı ‘Balıkesir’in yanında.
Kalp, sözcüklerle çok zor anlatılacak sayısız duygunun en basit sembolik anlatımı.
Oradaki anlamı, ‘sevmek’ti, ‘aşk’tı.
Kaldırdılar.. Yerine, yuvarlak ışıklı bir tabela koydular.
Şöyle yazıyor üzerinde:
“Mutlu ve huzurlu şehir Balıkesir.”
Haydi gel şimdi, mutlu ve huzurlu şehrin açılımını yap uzun uzun.
Karmaşık; saçma sapan bir logosu var, mutlu ve huzurlu şehrin.
Dağlar, kuşlar, binalar, folklorik semboller, güneş…
Şadırvan, Paşa Camii, Saat Kulesi…
Yeşil, mavi.
Logoyu kim yaptıysa coşmuş; ne bulursa katmış içine.
Altıeylül Belediyesi’nin logosu gibi.. Ne ararsan var!
Karmaşık, içinden çıkılmaz ve görsellik ziyanı.
Oysa kalp, yanındaki kırmızı renkli Balıkesir harfleriyle bir araya geldiğinde, hepsini ve daha fazlasını anlatmaya yetiyor.
***
EKLEME yapmadan duramayız..
Yanına Balıkesirspor logosunu da ekledik yazının.
Şimdi tam oldu!
Logoyu koymasalardı, bir şey eksik kalacaktı çünkü.
Ama daha eksikleri var..
Yazının arka planına kocaman bir Büyükşehir logosu kondurmak lazım!
Merkezdeki iki ilçenin logolarını yanına iliştirmek lazım.
İki ilçeyi değiliz tabi; yirmi tane var.
Yirmisini de sıralayalım arka arkaya.
Sonra koskocaman bir tak yapalım, sarmaşıklarlarla süsleyelim.
Büyükşehir’in peyzajcıları bu işlerde müthiş; peyzajın ciciğini çıkarmakta üstlerine yok!
Bittabi, Büyükşehir’in müteahhitlik şirketi BALTOK..
Onu da unutmamak lazım.
Balıkesirspor’un ana sponsoru.
Hem zaten artık tek başına Balıkesirspor değil.
Balıkesirspor BALTOK.
Onu da koyun…
***
ORAYA, ‘mutlu ve huzurlu şehir’ yazınca ne oluyor?
Mutlu ve huzurlu olmuş oluyoruz.
Yani, yönetenler öyle görmemizi istiyor.
Onlar ne diyorsa o.
Mutlu ve huzurlu şehir diyorlarsa, öyleyizdir.
Gerçekte öyle miyiz?
Değiliz tabi.
Bu ayrı bir yazı konusu olsun.. Neden mutlu ve huzurlu olmadığımızı uzun uzun anlatırız sonra.
Bu yazıda, kalp sembolünün bazılarının kafasında nasıl çağrışımlar yaptığını anlatmaya çalışalım.
***
DEDİK ya kalp, aşkı, sevgiyi anlatıyor.
En kestirmeden.. En kolay yoldan.
Ama olmaz.. Kalp sembolü girdi mi işin içine..
Çıkamazsın.. Orada kalırsın.
Yasak meyvedir.. Yanarsın.
Aşk sembolü, cinsel çağrışımlar yapar.. Mazallah, günaha girersin!
Sevmek suça dönüşür.. Sevgiyi, kalple anlatmak suç olur.
Mutluluk ve huzur gibi sözcükler daha muhafazakardır.
Realite budur.
***
NE Kİ, kalbin yansıttığı sıcaklık yok şimdi o meydanda.
Zaten yönetenler de sıcak değil.