HEY gidinin Kara İsa Bey’i.. Hani türbenden kalksan görsen şu “sen” diye Toygar Meydanı’na kondurdukları plastik ucubeyi, kahrından bir daha ölürsün!
Bu ne tipsiz, bu ne uyduruk, bu ne şekilsiz bir şey…
Cüneyt Arkın’ın ‘Karaoğlan’ filmlerindeki ucuz kostümlü figüranların hali gibi bir nevi!
Bizim Kara İsa’nın tipi böyle miymiş?
Tipsizmiş harbiden.
Ama kim nereden biliyor kestirmeden ‘Karesi Bey’ dediğimiz Kara İsa’nın tipini?
Burma bıyık tamam da, belki sakalı vardı adamın.
Çekik gözlü değildi belki, Moğol, Tatar gibi.. Adı üstünde ‘kara’ yani.
Kara kaşlı, kara gözlü, boylu postlu, biriydi, kim bilir?
Bu tipi nereden buldunuz, uydurdunuz?
Var mıymış o devirden kalma bir resmi, tablosu falan?
Hiç hayal gücünüz yoksa, Diriliş Ertuğrul’daki kostümlerden, karakterlerden falan esinlenseydiniz ya!
Bunlar Karaoğlan filmlerinden esinlenmiş besbelli.
Hani Cüneyt Arkın’ın belinde kırmızı kuşak olur ya hep o filmlerde.. Bir o eksik!
***
KARESİ Belediyesi, Kara İsa Bey’in heykelini dikti Toygar’a.
Asri mezarlık tarafına geçenler görmüştür. Şu günlerde üstü örtülü; birkaç güne bandolu mızıkalı açılış yapacaklar.
Heykel plastikten. Şekilsiz bir şey.
Kara İsa Bey’i temsilen bunu uygun görmüş arkadaşlar. Uygun görenleri gözlerinden öperim…
Oyuncak bahçesi mi yapıyorsunuz Allah aşkına?
Kimin ufkudur bu, kimin öngörüsü, kimin vizyonu?
Allah onlara selamet versin. Biraz da akıl fikir ihsan eylesin.
Ufuk demişken..
Avrupalara falan gidip geliyorsunuz ya zırt pırt. Hiç mi bakmıyorsunuz o kentlerin meydanlarındaki heykellere, anıtlara, rölyeflere?
Hiç mi görmüyorsunuz?
Şimdi bu heykelin İzmir yolundaki oyun parkında geleni geçeni selamlayan Keloğlan salıncağından farkı ne?
***
GOOGLE Amca var meselâ.. Yazın ‘Rönesans dönemi heykelleri’ diye.. Envai çeşit heykel çıkar karşınıza. Hepsi birbirinden özel, farklı, döneminin ruhunu yansıtan sanat eserleridir.
Bakınca bir ihtişam, bir güç, bir ruh, bir tarih görürsünüz.
Bakmak ve görmek ayrı şey tabi. Her bakan görmez.
Bizimkiler de görmemiş belli ki.
TRT’deki uyduruk animasyon çizgi filmlerden fırlamış gibi bir şey koyarsan ‘heykel’ diye meydana..
Gören gözlerden böyle bir eleştiri alırsın işte.
***
BU MUDUR yani vizyon?
Bu kadar mı?
Demek ki çok şey beklemeyeceksiniz; eldeki malzeme bu, idare edin.
***
BEDAVA yapılmıyor tabi.
Dünyanın parası ödeniyor bu işlere. Yazık günah.
Madem kaynak ayırdınız, paranız var; doğru düzgün bir icraat yapın.. Tarihi bir karakteri karikatüre benzeyen bir heykelle anlamlandırmak adına milleti kendinize güldürmeyin.
***
ADAM koskoca bey yani; Karesi toprağının sahibi..
Sen n’aptın?
Adamı flamacı yaptın!
Bey dediğin adam bayrak flama taşır mı?
Beygiri şahlandırdın mı, üstündekinin eline kılıç tutuşturursun yani.
Flamayı eleman taşır.
***
KARESİ Belediyesi bu heykellerden üç beş tanesini şehrin muhtelif yerlerinde konuşlandıracakmış.
Bu modelde olacaksa yapmayın!
Plastik oyuncaklarla bu şehri kandırmayın.
Dünyanın parasını böyle garabet şeyler uğruna çarçur etmeyin.
***
AYRICA aceleniz mi var yani?
Apar topar plastikten bir şeyler döktürüp Karesi Beyi diye millete yutturmaca yapacağınıza..
Bu işin üstünde uzun uzun çalışın.. Marmara Adası’nda her yıl heykel sempozyumu yapılıyor meselâ.. Yerli yabancı pek çok heykeltıraş Saraylar’a gelip ünlü ada mermerini yontuyor.
Marmara Belediye Başkanı Süleyman Aksoy’la paslaşın; aynı partidensiniz sonuçta.
2020’nin sempozyumunda Karesi Beyliği konu edilsin; heykeltıraşlar bunun üstünde çalışsın, olmaz mı?
Sonra seçin içlerinden işinize geleni, getirin Balıkesir’e, dikin meydanlara.
Avlu’daki Belediye Sergi Salonu’nun önünde heykeller var, görmüşünüzdür. Onlar, adadaki geçmiş yılların çalışmalarından örnekler.. Vaktiyle Edip Uğur seçip getirdiydi hepsini.
***
TOYGAR Meydanı’na diktiğiniz plastiği de Karesi’nin muhtelif yerlerindeki çocuk oyun parklarından birine dikiverin; çocuklar oynasın üstünde.
O heykel dediğiniz ucubeyi kaldırın oradan.
Sakın açılış maçılış yapmayın; güldürürsünüz kendinize.