Gelen vuruyor giden vuruyor!

YAKIN zamanda tekmeli yumruklu saldırıya uğramıştı. Ağız burun kan içinde, gazetecilerin karşısına çıkıp olayı anlatmıştı.

Bu kez korumaların gazabına uğradı!

 

***

EDREMİT Belediye Başkanı Hasan Arslan’dan bahsediyoruz.

9 Eylül’de, CHP’nin 100. Kuruluş yıldönümü kutlamalarına davet edilmiş; Edremit’in düşman işgalinden kurtuluş gününü falan boşverip, kendisini Genel Başkanı’na göstermeye gitmiş Ankara’ya!

Anıtkabir çıkışında Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanına gidip elini sıkıyor, ayaküstü bir şeyler söylüyor.. Hani, “ben de buradayım” diyecek, kendisini gösterecek.

O kalabalıkta, kimi kimden koruduğu belli olmayan koruma ordusu, CHP’li Belediye Başkanı Hasan Arslan’ı, Kılıçdaroğlu’nun yanından söküp alıyor, ite kata uzaklaştırıyor.

Hasan Arslan, itiş kakış sırasında zor anlar yaşıyor; bir ara düşecek gibi oluyor, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel tutuyor.

Özel, korumaların elinden kurtarmaya çalışıyor Hasan Arslan’ı.

Kılıçdaroğlu olan biteni öylece seyrediyor!

Yani, haber kanalları ve sitelerdeki videolardan öyle anlaşılıyor.

 

***

YİNE soralım: Korumalar kimi kimden koruyor?

Korudukları kişi, CHP’nin Genel Başkanı.

İtekledikleri kişi, CHP’nin ilçe Belediye Başkanı.

Kurtaran kişi, CHP’nin Grup Başkanvekili; muhtemel Genel Başkan Adayı.

Ortam kalabalık.

Ama hepsi CHP’li oradakilerin.

Davetle gelen kişiler.

Hasan Arslan da öyle.

Genel Başkanı’na kendisini göstermek istedi diye bu muameleyi hak ediyor mu?

Soma’da maden işçisine tekme tokat girişen iktidar elemanından ne farkı kaldı şimdi o korumaların?

 

***

CHP Genel Başkanı, genel seçim sürecinde mütevazı evinden videolar paylaşıyordu.

Çay demlerken, bulaşık yıkarken, arka planda bulaşık deterjanı, kap kacakla birlikte, “yaşamım sizinkinden farklı değil” imajı çiziyordu.

O mütevazılık, o samimiyet, o sıradan vatandaş rolü, seçime kadar mıydı?

 

***

HASAN ARSLAN’a gelince…

Sözlü ve fiziki şiddet mağdurudur kendisi.

Ama arkadaş, ilçenin düşman işgalinden kurtuluş gününde, senin başrolde olman gerekmiyor mu Edremit’te?

Bırak, başkan vekilin falan gitsin 100. Yıl kutlamasına.

Sen Edremit’i yönetiyorsun. Gerçi altı ay sonra yoksun.. Yeniden aday gösterilmeyeceğin konusunda herkes hemfikir.

Ne ki, şu anda Belediye Başkanı sıfatı taşıyorsun. Başkan vekilinin değil, senin çok ateşli bir Kurtuluş Günü konuşması yapman gerekmez miydi Edremit’te?

Seni seçenlerin ve seçmeyenlerin Belediye Başkanı olarak, Edremit halkıyla yan yana olman gereken yerde, Ankara’da 100. Yıl etkinliklerindesin.

Gitmesen de olur.

Yokluğun hissedilmezdi!

O kalabalıkta kimin aklına geleceksin, kim görecek seni, CHP’li üç beş belediye başkanı ve tanıdık birkaç milletvekili dışında?

Edremitli sormuştur ama…

“Bizim Başkan niye yok?..”

Edremitli şu yorumu da yapmıştır arkandan:

“Bizim Başkan yine yok!..”

 

***

E öyle ya canım, zırt pırt izin, ikide bir yurt içi – yurt dışı gezi…

Edremit Belediyesi haftanın üç – dört günü vekaletle yönetiliyor.

Hasan Arslan’ın meydanı boş bıraktığı ortamda, Başkan Yardımcısı ve Özel Kalem Müdürü Tayfun Canlı öne çıkıyor. Belediye’nin tek sayfalık dijital mevkutesinde, Hasan Arslan’dan çok Tayfun Canlı’nın resimleri, açıklamaları yayımlanıyor.

 

***

SONUÇ itibariyle Anıtkabir’deki görüntüler CHP’ye hiç yakışmadı.

Korumaların kontrolsüz güç kullandığı olaylar olabilir; ne bileyim Genel Başkan’a fiziki bir saldırı falan.

Ortada öyle bir durum yok.

Hasan Arslan, fazladan üç beş saniye Kılıçdaroğlu’nun yanında kalmış, elini bırakmamış falan.

Bunun için tartaklanır mı adam?

Kibarca uyarır, Genel Başkan’a yol açarsın.

Adamı itip kakmak ne oluyor?

Geri geri iteklenirken tökezledi malum. Düşüp kafasını çarpsaydı duvara…

Burun kemiğinden sonra bir de kafatası kırılsaydı meselâ Allah göstermesin.

O zaman durum daha vahim!

Bu olay dakikalık haber oldu geçti.. Başka türlüsü yaşansaydı, haftalarca yayın yapardı yandaş kanallar.

 

***

BİR DE, neden hep Hasan Arslan’ın başına geliyor böyle şeyler, onu merak ediyor insan.

Öteki CHP’li belediye başkanları da orada meselâ.

Onlar böyle bir olay yaşamadı.

Hasan Arslan ise baştan beri olay adamı!

Daha adayken Akçay’daki seçim bürosu açılışında yaşanan vukuatla gündem olmuştu.

Sonra, hep gündemde kaldı.

Yakın zamanda, Edremit’teki Sibel Can konserinde de sahneye çıkmak istemiş, korumaların izin vermemesi üzerine salonda olay çıkarmıştı.

Ya “aksiyon benim işim” diyor, ya da belayı üstüne çeken bir ruh haline sahip.

 

Ne diyelim; bir kez daha ‘geçmiş olsun’ dileyelim.

 

Exit mobile version