BİR Belediye Başkanı, kendi partisinin Belediye Meclisi’ndeki temsilcileri için “üyeliklerini düşürelim” diyebilir mi?
Hani gerekçe devamsızlık olsun, başka bir şey olsun, fark etmez.
Bunu kendi parti gurubu içinde dillendirebilir belki.. Ama, başka bir siyasi parti grubuna, “önerge verin, üyeliklerini düşürün” denmez!
Edremit Belediye Başkanı Hasan Arslan’ın, CHP’de devamsızlık yaptığı ileri sürülen Meclis üyeleri için AK Parti Grubu’na “üyeliklerini düşürün” demiş.
İddia, AK Parti Edremit Belediye Meclisi Üyesi Murat Tuna’ya ait.
Tuna bu iddiayı Salı günü Büyükşehir Meclisi’nde ortaya attı.
AK Parti Sözcüsü Birol Şahin’in, “Hasan Arslan’ın devamsızlığı gerekçesiyle üyeliğinin düşürülmesini talep ediyoruz” diye verdiği dilekçe ortalığı karıştırmıştı malum.
Maksat zaten ortalık karıştırmaktı.. “Siz bizim üyeleri düşürürseniz, biz de misilleme yaparız, ayağınızı denk alın” tehdidi bir bakıma.
Burada konu, kendi partisinin üyesi için bir başka parti grubundan ‘düşürme’ desteği istenmesi!
***
HASAN ARSLAN’la ilgili bu iddiaya CHP cephesi sessiz kalmayı tercih etti.
Her mevzuda bir açıklama yapma, basın toplantısı düzenleyip hesap sorma, sokak eylemleri düzenlemeyi adet edinen CHP İl Başkanı Serkan Sarı, AK Partili Murat Tuna’nın iddiası üzerine tek söz etmedi!
Belki kendi içlerinde konuşmuşlardır; kamuoyuna ve basına yansıması olmadı.
Oysa bu konu önemli.
Kim bilir, belki Serkan Sarı da, devamsızlıkları bahane edilen CHP’li üyelerle ilgili Hasan Arslan’la aynı fikirdedir.
Meselâ o üyeler zaman zaman arıza çıkarıyordur.
Meselâ, Hasan Arslan’ın Büyükşehir Belediyesi ile paslaşıp Yücel Yılmaz’la anlaştığı bazı konularda, o üyeler kamu yararı görmedikleri için itiraz falan ediyordur.
Meselâ, Zeytinli’deki arıtmanın, Büyükşehir’in tapusunu istediği Çıkrıkçı Köyü’ndeki 111 dönümlük tarım arazisine taşınmasına karşı olabilirler.
Bunun gibi pek çok konuda, Hasan Arslan’ın manevralarından rahatsızdırlar belki.
Otomatikman Hasan Arslan ve kemik ekibi de onlardan rahatsızdır; “düşürelim gitsin” diyorlardır, olamaz mı?
***
AK Partili Murat Tuna, Millet İttifakı’nın üyelik düşürme operasyonlarına misillemeye hazırlanan Cumhur İttifakı cephesi adına, CHP içine etki gücü yüksek bir bomba atmış oldu şimdi.
Burada gerçekten devamsızlık alışkanlığı oluşmuşsa, seçildikleri görevi ihmal ediyorlarsa çekinmesinler, düşürsünler üyelikleri.
Ama asıl gerekçenin bu olmadığı anlaşılıyor.
Hasan Arslan, Büyükşehir’le paslaşmalarında, kendi grubundan arıza çıkarabilecek arkadaşları yanında istemiyor. Tuna’nın “bizden üyeliklerin düşürülmesini istedi” iddiası, bunun böyle olduğunu ortaya koyuyor.
***
CHP’nin bu gelişmeyi kendi içinde enine boyuna değerlendirmesi gerekir. Hasan Arslan’la ilgili bu gelişme, disiplin mekanizmasına fazla mesai yaptırabilir.
Genel Merkez’e de görev düşüyor. Bu iddiaları araştırmak ve gereğini yapmak lazım.
*************
Çınaraltı’nı özleyeceğiz!
ALTINOLUK’un en sevdiğimiz yeridir sahildeki Çınaraltı. Başka bir yerini de sevmeyiz zaten. Beton beton beton her yer.
Cumartesi Pazarı’ndan sebze meyve alıp, terimizi soğutmak için oturduğumuz Çınaraltı’nda, önce azşekerli kahve, ardından birer bardak çay içip dinlenirdik eskiden.
Kaç yıl oldu, o tarafa gitmiyoruz pek.
Edremit Belediyesi, Çınaraltı’ndaki çay bahçesini yıkıp meydana dönüştürüyor şimdilerde.
Oraların sakinleri genellikle emeklilerdir. Yaz kış oturanlar, yaz sezonunu orada geçirenler falan. Alışverişten sonra oturup dinlenebilecekleri tek yer orası. Yaz döneminde, hele de hafta sonları oturacak yer bulunmaz; buluşma merkezidir aynı zamanda.
Şimdi sen kalk, bu alışkanlığı yok et!
Altınoluk’a modern bir meydan kazandırma iddiasıyla, herkesin benimsediği bir mekanı ortadan kaldırmak.. Onca insanın anısına, yaşanmışlığına, hafızasına darbedir yani.
Çınaraltı, Altınoluk için özgün bir noktaydı. Her yeri tektipleştiren yönetim anlayışı özgünlük, doğallık falan tanımıyor. Her yerde aynı döşemeler, aynı peyzaj, aynı yol, aynı kaldırım, aynı meydan. Güre sahilinde bunu gördük meselâ. Sahil boyunun doğallığını ortadan kaldırdılar; o salaş haliyle sevdiğimiz yeri modernleştirme adı altında tektipleştirdiler!
Bunları yaparken vatandaşa sormak, danışmak da yok.
Edremitliler, Altınoluklular “neden böyle bir şeye gerek gördünüz” sorusuna yanıt alamadılar Belediye’den.
“Nasıl bir meydan düzenlemesi yapacaksınız” sorusu da yanıtsız. Bilgisayarda alel acele hazırlanmış bir görseli gösterip, “aha işte böyle yapacağız” diyebildiler yalnızca.
Halkçı belediyeciliğin, halka rağmenciliği değil midir bu durum?
